Suriye: Demokratik Reform Önerileri ve Gerçekler
Suriye’deki başkaldırı konusunda resmi çevrelerde yapılan açıklamalar ve medyada yer alan yorumlarda çözüm yolu olarak demokratik reformlar ve muhaliflerle diyalog öneriliyor.
Bu öneriler, Suriye’deki sosyal yapı ve rejimin temel verilerini, bilerek veya bilmeyerek görmezden geliyor. Dolayısıyla gerçekçi değil.
Beşşar Esad ve Nuseyrilerin yüzde 12’lik azınlık rejiminin demokratik reformlar yapması beklenemez. Çünkü demokratik reformlar Beşşar Esad ve rejiminin iktidarı temelli kaybetmesi sonucunu doğurur. İktidar, Sünni çoğunluğa geçer.
İktidarın Sünni çoğunluğun eline geçmesi Nuseyri topluluğu için vahim sonuçlar doğurur.
Şöyle ki: Suriye nüfusunun yaklaşık yüzde 70’i Sünni, yüzde 15’i Hıristiyan, yüzde 12’si Nuseyri (onlar kendilerine Alevi diyor) kalanı Dürzi ve öteki mezheplerden oluşuyor.
1970’te iktidarı ele geçiren Nuseyri azınlığı ülkeyi, doğal olarak sıkı bir istihbarat ve polis rejimi ile yönetiyor. Hıristiyan topluluğu, azınlık iktidarı ile iyi ilişkiler içinde. Çünkü doğal olarak, azınlık azınlıkla dayanışma ihtiyacı duyuyor. Ama Sünni çoğunluk, yoğun baskılara maruz kalıyor.
Bu durumun tarihten gelen nedenleri var. Osmanlı döneminden beri Sünniler daima Nuseyri azınlığı önyargılarla küçümsemiş, dışlamış, onlara ikinci sınıf yurttaş muamelesi yapmış, onlarla evlenmeleri dahi hoş karşılamamış.
Bu ezikliği yaşamış olan Nuseyriler iktidara gelince benzer muameleyi Sünnilere uygulayarak bir bakıma geçmişin acısını çıkardılar. 1982’de Hama’da Sünnilerin etkin örgütü Müslüman Kardeşler’in başlattığı isyan, kent havadan ve karadan bombalanarak en kanlı bir biçimde bastırıldı. Ölenlerin sayısı çeşitli kaynaklara göre 20-25.000.
Bu temel veriler dikkate alındığında, Beşşar Esad ve rejiminin demokratik reformlar yaparak iktidarda kalmasının olanak dışı olduğu çok açık. Beşşar Esad’ın, iktidardan çekilmesinin, hem kendisi hem Nuseyri topluluğu için vahim sonuçlar doğuracağından ciddi endişeler duyması doğal.
Bu durumda, demokratik reform söylemlerinin gerçeklerle bağdaşmadığı kabul edilerek başka çözüm yollarının araştırılması gerekiyor.
Suriye’deki başkaldırının Türkiye ve bölgenin öteki ülkeleri bakımından incelenmesi başka bir yazının konusu olabilir.
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği