'Suriye yönetimi kendi halkını cezalandırıyor'
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Suriye'nin 1 Aralık itibariyle Türkiye ile Serbest Ticaret Anlaşması'nı askıya aldığının açıklandığını, ancak henüz kendilerine resmi bir bildirim yapılmadığını belirterek, "Bu karar, Suriye yönetiminin ve onu etkileyenlerin kendi halklarını cezalandırmasıdır" dedi.
Ekonomi Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, "Suriye'nin Türkiye ile Serbest Ticaret Anlaşması'nı askıya alma açıklamasını" değerlendirdi. Çağlayan, "Türkiye olarak Suriye yönetiminin halkına uyguladığı şiddet nedeniyle bir takım yaptırım kararları uygulamaya başladık. 9 maddelik yaptırım kararlarımızın içinde Suriye halkını, sanayicilerini ve ihracatçılarını sıkıntıya sokacak, onların gündelik yaşamlarını sekteye uğratacak herhangi bir karar söz konusu değildir. Bizim çabamız ve gayretimiz Suriye halkının bu süreçten bir an önce çıkması içindir. Suriye yönetiminin Suriye halkının haklı talep ve isteklerine bir an önce yanıt vermesini, şiddetin bir an önce durdurulmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Suriye yönetiminin, 1 Aralık'ta STA'yı askıya aldığını açıkladığını aktaran Çağlayan, "Ancak henüz bize resmi bir bildirimde bulunmadı. Bu Suriye yönetiminin ve onu etkileyenlerin; kendi halkını, Suriye vatandaşlarını ve işadamlarını cezalandırmasıdır. STA'nın askıya alınması demek, Suriye sanayisinin, ticaretinin ihtiyaç duyduğu ara malı fiyatlarının yükselmesi demektir. Zaten tedarikte sıkıntı çeken Suriye'nin ekonomik sıkıntılara daha fazla maruz kalması anlamına gelmektedir" dedi.
Türkiye Suriye'nin ara malı tedarikinde en önemli kapısı
Şu anda Türkiye'nin Suriye'nin ara malı tedarikinde en önemli kapısı olduğunu vurgulayan Çağlayan, Çin'in 2011 yılının ilk 6 ayında Suriye'ye ihracatının yüzde 70 oranında düştüğü dikkate alındığında, STA'nın askıya alınmasının Suriye ekonomisine büyük maliyetlerin getireceğinin ortada olduğunu kaydetti. Çağlayan şu noktalara dikkat çekti: "Suriyeli işadamları, Mart ayından itibaren gerek para transferinde yaşanan sorunlar gerek Suriye'ye yönelik konteynırla mal ticaretinde yaşanan sorunlar ve güvenlik nedeniyle alımlarını Türkiye'den yapmaya başlamışlardı. Batılı ülkelerin Suriye'ye yönelik kısıtlamaları nedeniyle Türkiye Suriye'nin mal tedarikinde en önemli merkez haline gelmişti. Yaptığımız analizler, STA'nın askıya alınmasının Türkiye'den çok Suriye'ye zarar vereceğini ortaya koymaktadır. Çünkü, Mart ayından bu yana devam olaylara rağmen Türkiye'nin Suriye'ye ihracatında, Ocak-Kasım döneminde geçen yılın aynı dönemine göre sadece yüzde 8 civarında bir daralma söz konusudur. 2010 yılında Suriye'ye ihracatımız 1 milyar 844 milyon dolar, ithalatımız ise 663 milyon dolardır. 2010 yılı uluslararası verilerine göre Suriye'nin toplam ihracatı 14 milyar dolar, toplam ithalatı ise 17 milyar dolar civarındadır. Yani Suriye, ithalatının yüzde 10'dan fazlasını Türkiye'den, ihracatının ise yaklaşık yüzde 5'ini Türkiye'ye yapmaktadır. STA'nın imzalanması ile Suriye'nin Türkiye'ye ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 102 artmıştı. STA'nın yürürlüğe girdiği 2007 yılında Suriye'nin Türkiye'ye ihracatı yüzde 101 oranında artarken Türkiye'nin Suriye'ye ihracatı yüzde 30.9 arttı. 2008 yılında Suriye'nin Türkiye'ye ihracatı yüzde 69.6 arttı. Söz konusu dönemde Türkiye'nin Suriye'ye ihracatı yüzde 39.8 artı gösterdi. Görüldüğü gibi STA Suriye'nin daha çok lehine olmuştur. Böylesine Türkiye'ye bağlı bir ekonomide STA'nın askıya alınması demek çarkların dönmesinde ciddi sıkıntı anlamına gelecektir. STA'nın askıya alınması ile birlikte Suriye'nin ihtiyaç duyduğu malların tedarikinde yaşanacak, mal fiyatlarında ciddi yükselmeler ortaya çıkabilecektir."
'Aklı selime davet ediyoruz'
Suriye'de 1 milyar dolar civarında Türk yatırımı bulunduğuna dikkat çeken Çağlayan, bunların istihdam ve katma değer sağlayarak Suriye ekonomisine ciddi katkı verdiğini kaydetti. Hem Suriyeli hem de Türk müteşebbislerin Türkiye'den tedarik ettikleri ara malını işleyip hem Suriye pazarına hem de yurt dışına ihraç ettiğini belirten Çağlayan, "Bu da Suriye ekonomisinin, dolayısıyla halkının kazanması demektir" dedi. Bakan Çağlayan şöyle devam etti: "STA'nın askıya alınması ile birlikte Suriye'de yatırımı bulunan Türk ve Suriyeli sanayicilerin, girdi maliyetleri yükselecek, rekabet güçleri azalacak, üretimde ihtiyaç duydukları makine-teçhizat ve yedek parça gibi temel ihtiyaçların karşılanması güçleşecektir. Bu durum da, Suriye ekonomisinin içinde bulunduğu ekonomik sorunların derinleşmesine neden olacaktır. Krizin derinleşmesinden de en fazla Suriye halkı zarar görecektir. Alınan bu karanın tek anlamı vardır, o da kendi halkını cezalandırmak. Bu yıl itibariyle Türkiye'nin Suriye'ye ihracattan kaybedeceği dünyaya yaptığı 1 günlük ihracat kadar olabilecektir. Yani ihmal edilebilir bir rakamdır. Ancak, Suriye için durum çok daha ağır olacaktır. Bu nedenle Suriye yönetimini, kendi halkı için 'aklı selime' davet ediyoruz. Şu çok iyi bilinmelidir ki biz, Suriye yönetiminin her türlü kararına ve yapılan her şeyin bir karşılığı olacağının bilinmesine rağmen, yine de Türkiye olarak devletiyle, işadamıyla, ihracatçısıyla, vatandaşıyla kardeş Suriye halkının yanında ve destekçisi olmaya devam edeceğiz."
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!