Tehdide en güzel cevap

Basın Özgürlüğü Ödülleri Taksim The Marmara Otel’de düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar halkın her türlü baskıya rağmen kamuoyunun bilgilendirilmesine yaptığı katkılar nedeniyle kişi dalında ödüle layık görüldü.

Yayınlanma: 25.07.2015 - 18:17
Abone Ol google-news
 
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) tarafından, basın özgürlüğünün önemini vurgulamak amacıyla 25 yıldan bu yana verilen Basın Özgürlüğü Ödülleri Cuma günü Taksim The Marmara Otel’de düzenlenen törenle sahiplerini buldu.
 
Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar halkın her türlü baskıya rağmen kamuoyunun bilgilendirilmesine yaptığı katkılar nedeniyle kişi dalında ödüle layık görüldü. Seçici kurul Can Dündar’ı halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkı adına uğradığı her türlü baskıya rağmen kamuoyunun bilgilendirilmesine yaptığı katkılar nedeniyle ödülü değer gördüğünü açıkladı. 

Kurum dalında ise Birgün gazetesi ve ‘Düşünce Suçuna Karşı Girişim’ adlı sivil toplum kuruluşuna ödül verildi. Kurumu adına ödülü Birgün gazetesi yazıişleri müdürü Barış İnce aldı. 
Ayrıca, törende son bir yıl içinde Sürekli Basın Kartı alan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti üyesi gazetecilere anı plaketi verildi. 
DÜNDAR: Bu ödül mücadaleye devam mesajı veriyor
 
Kendisine verilen ödül sonrası kısa bir konuşma yapan Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar TGC’ye teşekkür etti. Can Dündar MİT Tırları haberinin hazırlandığı günü anlatarak, “MİT TIR’ları ile alakalı yaptıkları haberleri hazırlarken bir an olsun bile akıllarımızdan ‘Bunu yayımlamayalım’ fikri geçmedi. İstihbarat teşkilatı bir suç işliyorsa bunu halkın bilmeye hakkı olduğunu düşünüyorduk. Çünkü bize gazetecilik böyle öğretilmişti. Çünkü hiçbirimiz gazeteciliği hükümet memurluğu sayan havuzlardan yetişmemiştik” dedi.
 
Gazetemizin Hukuk servisinin de haberin arkasında durduğunu söyleyen Dündar konuşmasını şöyle sürdürdü: 
 
“Gazetelerin basıldığı, gazetecilerin talimatla işten atıldığı tehditle baskılandığı bir ülkede gazetecilik yapıldığını hepimiz biliyorduk. Hakimler ve savcılar da baskı altındaydı, ne olacağı belli olmazdı. Bütün bunları bilerek haberi bastık. Ertesi gün bir cumhurbaşkanının bir gazeteciyi dünyanın gözü önünde nasıl tehdit edebildiğini hep birlikte gördük. Bu ödül o tehdite verilmiş en güzel cevaptır bence. Tahminin o ki burada bir gazetecilik yeteneğinden çok bir cesaret ödüllendirilmiştir. Gazetemiz tarihi boyu bu baskılara direnmiştir. Cumhuriyetin bu haberin de arkasında durması ödüllendirilmiştir. Ödülün gerekçesi ödül kadar değerli benim için. Sadece benim için değil bütün baskı altındaki meslektaşlarım için çok önemli bir dayanışma, çok önemli bir destek mesajıdır. Meslekte 35 yılımı geçtim. Askeri yönetimler döneminde de görev yaptım. İtiraf edeyim ki hiç bu kadar üst düzey bu açık tehditle karşılaşmadım. Hiçbir zaman da bu kadar büyük bir dayanışmayla karşılaşmadım. Bu ödül mücadaleye devam mesajı veriyor.”
 
 
 
İnce: Bu ülkede özgürlüğün bedeli var
 
BirGün Medya’nın Genel Yayın Sorumluluğu görevini yürüten Barış İnce yaptığı konuşmada ödülü kurumu adına aldığını belirterek şöyle konuştu: 
 
“Bizim gibi ülkelerde işini yapmanın bir bedeli var. Belki işini yaptığı için ödül alınan ülkelerden biriyiz fakat bu ülkede özgürlüğün bedeli olduğunu da biliyoruz. Kurumumuzun her çalışanı çok fazla bu ödülü hak etti, pek çok tehlikeye göğüs gererek haberi sizlere sunmaya çalıştık. Biz işimizi yaptığımız için cesur, biz işimizi yaptığımız için şöhret, kahraman olmak istemiyoruz. Bizim ödediğimiz bedel, yıkılmış kente oyuncak götüren çocuklardan çok daha fazlası değil. Onların yanında hiçbir şey ve ortada bir destan varsa bu destanda yalnızca onların hikayeleri olmalıdır.” 
 

Yurdatapan: 80 bin kişiye teşekkürler
 
Büyük Seçici Kurul ayrıca basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü ile ilgili hak ihlallerinin takibi, raporlanması ve duyurulması için Türkiye ve uluslararası alanda yaptığı çalışmalar nedeniyle de Düşünce Suçuna Karşı Girişim adlı Sivil Toplum Kuruluşu’nu ödüle değer gördü. Ödülü, Düşünce Suçuna Karşı Girişim Sözcüsü Şanar Yurdatapan, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş’in elinden aldı. Yurdatapan, ödülünü alırken 1995 yılından beri girişime katılan 80 bin kişiye ayrıca teşekkür etti. 
 
Anı plaketi alan TGC üyesi isimler şunlar: Ahmet Serhat Ulueren, Ardıç Aytalar, Ayla Dündar, Bahattin Demir, Can Uyguç, Coşkun Türk, Coşkun Yücedağ, Engin Çağlar, Fatma Duru, Gökhan Gültekin Karakaş, Güntay Şimşek, Hatice Yılmaz, Hayri Beşer, Hikmet İnce, İsmail Ballı, Mahmut Arslan, Mehmet Gürdil, Muhlis Polat, Mustafa Albayrak, Mustafa Anıklı, Mustafa Bakacak, Mustafa Güvenç, Necdet Açan, Oktay Çilesiz, Özkan Eminoğlu, Rıza Özel, Salim Yavaşoğlu, Sedat Sami Akyıldız, Semiha Öztürk, Sultan Uçar Çokan, Süleyman Sefer Cihan, Süleyman Vehbi Karakulluk, Şenol Baştakar, Zübeyde Balcı.
 
‘Gazeteciler ikiye bölündü’

Ödül töreninde konuşan TGC Başkanı Turgay Olcayto da bir konuşma yaptı. Olcayto, gazetecilerin son yıllarda büyük çileler çektiğini kaydetti. Olcayto, “Bugün işsiz gazeteci sayısı çok fazla. En son aramızda bulunan Kadri Gürsel arkadaşımız attığı bir tweet nedeniyle işinden atıldı. Bir yandan da gazeteciler herşeye rağmen dürüst kalmaya olayları sağlıklı bakmaya çalışıyorlar” diye konuştu. Türkiye’de gazetecilerin ikiye bölündüğünü anlatan TGC Başkanı Olcayto, “İkiye bölündük. İktidarı öven gazeteciler, iktidarı eleştiren gazeteciler. İktidarı eleştirmek her dönem çok doğaldır. Fakat nedense şimdiki iktidar bu konuda çok hassas. Ya davalar açıyor ya da patronlarına şikayet ederek işinden attırıyor” ifadelerini kullandı.
 
Ödül töreni toplu çekilen fotoğraf ile son buldu. Toplantıya aralarında Hürrriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin başta olmak üzere gazeteciler Kadri Gürsel, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş olmak üzere bir çok gazeteci katıldı. Törende, ayrıca son bir yıl içinde Sürekli Basın Kartı alan TGC üyelerine anı plaketi verildi.
 
 

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon