Tekin: Bakanlar istifa etmeli

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Hakan Şükür'ün partisinden istifasının sorulması üzerine Tekin, "istifası hayırlı olsun" değerlendirmesinde bulundu.

İstanbul merkezli operasyona ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine Tekin, "Aslında çok bilinmeyen bir süreç değildi, zaman zaman sizlerle de paylaştığımızda, 2 yıl önce yolsuzluk haritasını açıkladığımızda bunlar çok bildiğimiz şeylerdi. Sayıştay raporlarına baktığınızda bu yolsuzluk haritasını çok somut bir şekilde görebilirsiniz" açıklamasını yaptı.

Tekin, şöyle devam etti:

"Soruşturma devam ediyor, ama soruştuma devam ederken, kabinenin en önemli bakanlarının halen görevlerinde olması doğrusu hukuken, kabul edilebilecek bir şey değildir. En azından soruşturmanın daha sağlıklı bir şekilde yürüyebilmesi için bakanların derhal istifa etmeleri gerekiyor. Bütün demokratik ülkelerdeki yöntem budur. Sizin çocuğunuz gözaltındayken, sizin o koltukta oturmanız demokrasi açısından kabul edilebilecek bir yöntem değildir. Bu soruşturmaların daha sağlıklı yürüyebilmesi için mevcut bakanların görevlerini bırakmaları gerektiği inancı içerisindeyim."

"Başbakan'ın bu operasyondan bilgisi olduğu inancı içerisindeyim"

"İçişleri Bakanı'nın bilgisi dahilinde midir, bu konuda bir gözleminiz var mı?" sorusuna Tekin, "Sosyal medyayı takip edince bir çok bakanın bunu sosyal medyadan fark ettiğini görebiliyoruz. Ama, Sayın Bakan'ın bilgisi var mı, yok mu bilmiyorum ama büyük bir olasılıkla Sayın Başbakan'ın bu operasyondan bilgisi olduğu inancı içerisindeyim" yanıtını verdi.

Tekin, "Devamı gelir mi" sorusunu "Daha başladı mı" şeklinde yanıtladı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bir konuşmasında "Ankara'nın derin delhizleri" dediğini anımsatan Tekin, tüm partilerin şeffaf olması gerektiğini söyledi. Tekin sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu başlangıcın sonunu bekliyoruz. İnşallah derin delhizlere kadar iner. Buna da CHP olarak, bugüne kadar Türkiye'deki yolsuzluklarla mücadele etmiş Sayın Kılıçdaroğlu ve bizler çok ciddi katkı sunarız. Önemli olan Türk siyasetinin bu kirlilikten kurtulması. Şu anda Van'da binlerce insan çaresiz, sokaklara gittiğinizde, metrepol kentlerde kağıt toplayan çocuklar varken, Bakan çocuklarının böylesi bir servet içinde olması, vicdanen de dinen de kabul edilebilecek bir anlayış değildir. Sayıştaş raporlarının dikkatle takip edilmesi gerekir. Bu yolsuzlukların ve bu gidişatı görmek için müfettiş, savcı ya da Sayıştay denetçisi olmaya gerek yok. Siyasetçilerin mal varlıklarına baktığınızda bu fotoğrafları çok net bir şekilde görebilirsiniz. İki yıl önce TBMM'de rant haritasını açıklarken, büyük bir hassasiyetle çalıştık, bütün bilgileri belgeleri Sayın Başbakan'a gönderdim. Dünyanın her yerinde anamuhalefet partisinin bir iddasına cevap verilmesi gerekir. Ranta dayalı bir sistem var, bu rantı ortadan kaldırmadığımız sürece milyonlarca insanın sorununu çözemezsiniz."

"Bu süreç CHP'li belediyelere de gelirse tutumuzun ne olur" sorusu üzerine de Tekin, "Sorun CHP, AKP, MHP, BDP sorunu değil sorun sistem sorunudur, bir olumsuzluk varsa, bu olumsuzluk kime kadar gidiyorsa gitsin. CHP'li de varmış, yokmuş algısı içinde değiliz. Buna en büyük desteği yolsuzlukla mücadele etmiş Kemal Kılıçdaroğlu verir. Yeter ki Başbakan'ın bilgisi dahilinde yürüyen bir operasyonun devamının gelmesini diliyoruz" diye konuştu.