"Türkiye bir kavim, bir kabile değildir"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Brüksel'de düzenlenen etkinlikte gazetecilerin sorularını yanıtladı. İran'la ilişkilerin kesilmesiyle ilgili gelen bir soru üzerine sert tepki gösteren Erdoğan, "Türkiye bir kavim değildir, bir kabile değildir. Bizim politikamızı kimse belirleyemez" dedi. Kıbrıs sorununa ilişkin soru üzerine ise, AB'nin Güney Kıbrıs lehinde yaptığı tercihi eleştirerek, "Buradaki tercih nedenlerinin çok iyi gözden geçirilmesi lazım" uyarısını yaptı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Brüksel'deki Conrad Otelinde Avrupa Politika Merkezi'nce düzenlenen etkinlikte soruları yanıtlarken Türkiye'nin Gürcistan krizini giderme çabalarından Türkiye-Ermenistan ilişkilerine kadar birçok konuda görüşlerini dile getirdi.
Türkiye'nin Gürcistan krizi sırasında önerdiği "Kafkas İstikrar ve İşbirliği Platformu" konusunda "önemli mesafe" alınmaya başlandığını anlatan Erdoğan, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin daha farklı bir konuma gelebilmesi amacıyla çalışmaların yapıldığını belirtti. Diasporanın tutumunu eleştiren Erdoğan, diasporanın, yürütülen çalışmaların da olumlu yönde gelişmesini istemediğini vurguladı. Erdoğan, Ermenistan'a hava sahasının açıldığını, Van'daki Ermeni kilisesinin restore edildiğini, 40 bin Ermenistan vatandaşının Türkiye'ye geldiğini de kaydetti.
"İran ile ilişkilerimizi kesmeyiz"
Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin İran ile yoğun temas ve işbirliğinden vazgeçmesinin söz konusu olmadığının altını çizerken de "Ben açık net tekrar söylüyorum: İran bizim komşumuz ve şu anda 10 milyar doları aşkın bir dış ticaret hacmimiz var kendileriyle. Ve 10 milyar metre küp doğal gaz alıyoruz. Böyle bir stratejik anlamda da ilişkimiz var" dedi. Erdoğan şöyle devam etti:
"Onun için bizden İran ile ilişkinizi kesin diyenler bu ekonomik ilişkilerimizi önce kendilerinin de değerlendirmesi lazım. Komşuluk durumlarımızı önce bir değerlendirmesi lazım. Dolaysıyla bizim İran ile ilişkilerimizi kesmek diye bir şey söz konusu değil, olamaz ve bizim bu politikamızı kimse belirleyemez. Türkiye bir kavim değildir, bir kabile değildir. Türkiye, asırlara dayalı bir geçmişi olan bir millettir, bir devlettir. Dolayısıyla biz kendi kararlarımızı kendimizi veririz, atacağımız adımları biz kendimiz atarız. Kimle görüşeceğiz, kimle görüşmeyeceğiz, bunun kararını Türkiye olarak veririz."
Obama'ya mesajlar
Mart seçimleri nedeniyle TBMM'de reform çalışmalarının ağırlaştığını ancak Nisan'dan itibaren yoğun bir döneme girileceğini anlatan Erdoğan, Salı günü ABD yönetimini resmen üstlenecek olan Barack Obama'nın küresel finans krizi ve Ortadoğu gibi zorlu dosyalarla uğraşmak zorunda kalacağına işaret etti. Erdoğan "Ortadoğu dosyası ateşkes ilan edilmesi ile ortadan kalktığı anlamına gelmez. Ama süreç ile ilgili inanıyorum ki Ortadoğu'ya çok daha farklı eğilmek süretiyle Sayın Obama'nın burada da atılması gereken adımlar noktasında hassasiyetini ortaya koyması gerekir" şeklinde konuştu.
Enerji başlığı için AB'yi uyardı
Başbakan Erdoğan, AB müzakerelerinde "Enerji" başlığının Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nce bloke edilmesine izin verilmesine tepki gösterdi. Erdoğan şunları söyledi:
"Enerji faslının bloke edilmesi gibi bir durumla karşı karşıya kaldığımız noktada biz de tabii ki kendi durumumuzu gözden geçiririz, yani bizim anlayışımız budur. Burada kazan kazan anlayışına göre hareket edeceğiz. Bizden bir görev istiyorsunuz. Biz de bir görev üstleniyorsak, karşımızdakiler de buna karşı bir görev üstlensinler ve kendi adil yaklaşımlarını ortaya koysunlar."
Erdoğan'ın, AB'nin bu konuda Güney Kıbrıs lehinde bir tercih yapmasını eleştirirken, "Buradaki tercih nedenlerinin çok iyi gözden geçirilmesi lazım" uyarısını da yaptı.
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği