"Türkiye'nin zaman kaybına tahammülü yok"

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye-AB ilişkilerinin 50. yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Ortaklık başvurusunun yapıldığı 31 Temmuz 1959 tarihinden bu yana 50 yıl geçtiğine dikkat çekerken "Bugünü bir yıldönümü olarak anıyoruz ama kutlamıyoruz. Zira Türkiye gibi tarihin ve coğrafyasının en öncü ülkelerinden birinin Avrupa Birliği ile bütünleşmeyi 50 yıldır gerçekleştirememiş olması düşündürücüdür" dedi.

Bağış şöyle devam etti:
"Artık ülkemizin hiçbir şekilde zaman kaybına ve oyalanmaya tahammülü yok. Bu sürecin bu kadar uzamasında iç ve dış birçok faktör etken oldu. Bugün bizim yapmamız gereken şimdiye kadar yapılan hatalardan ders çıkarmak, sorumluluklarımızın farkında olarak en kısa sürede tam üyeliği gerçekleştirmektir."


"Hedefimiz tam üyelik"

Tam üyelik müzakerelerinin kırk beş yıl bekledikten sonra açılmasının temelinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki hükümet tarafından uygulanan onurlu ve akılcı dış politikanın yanı sıra arka arkaya gerçekleştirilen reformların yattığı unutulmaması gerektiğini ifade eden Bağış, "Dolayısıyla anahtar sözcük reformdur, dönüşümdür. Sosyo-ekonomik ve zihinsel dönüşüm kolay değildir. Ama bu yoldan da vazgeçmemeliyiz. Hedefimiz tam üyeliktir; bu nedenle de tam üyelik hedefi doğrultusundaki reformlarımıza kararlı adımlarımıza devam ediyoruz" dedi.

Egemen Bağış, mesajında Cumhuriyetin ilanından sonraki en önemli çağdaşlaşma projesini hayat geçirmek için emek sarfeden en önemli liderlerini özellikle anmak istediğini belirterek "1959 yılında büyük bir vizyonla Avrupa Ekonomik Topluluğuna başvuruyu yapan Başbakan Adnan Menderes'i ve Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu'yu, 1963 yılında ilişkilerimizin en önemli dayanağı olan hukuki temeli atan Ankara Anlaşmasını imzalayan İsmet İnönü'yü, 1987 yılında tam üyelik başvurusu yapan Turgut Özal'ı, 1999 yılında ülkemizin adaylık statüsü kazanmasını sağlayan Bülent Ecevit'i rahmetle anıyorum."