Altın Koza Film Festivali’nde Doğuş Algün’ün yönetmenliğini yaptığı film, beş dalda altı ödülle döndü

31. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde en iyi film ödülünü “Hemme’nin Öldüğü Günlerden Biri” kazandı. En iyi kadın oyuncu ödülünü Funda Eryiğit ve Ece Yaşar, en iyi erkek ödülünü ise Erdem Şenocak aldı.

Altın Koza Film Festivali’nde Doğuş Algün’ün yönetmenliğini yaptığı film, beş dalda altı ödülle döndü
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 30.09.2024 - 04:00

Bu yıl 31’incisi düzenlenen Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin ödül töreni, önceki akşam Çukurova Üniversitesi Kongre Salonu’nda yapıldı. Sunuculuğunu Özlem Gürses’in yaptığı törene Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, kent protokolü, sanatçılar ve Adanalılar katıldı. Törende, bu yıl yaşamını yitiren sanatçılar anılırken bağlama sanatçısı Çetin Akdeniz de bir dinleti sundu.

Erdem Şenocak

ÖDÜLLER PAYLAŞILDI

“Şiddete son!” sloganıyla bu yıl yola çıkan festivaldeki seçkinin en dikkat çeken özelliği, şiddet içeren sahnelerinin en az seviyede olması ve finallerinin umutla bitmesi oldu.

Altın Koza’ya bu yıl, Doğuş Algün’ün yönetmenliğini yaptığı, akraba evliliği sonucu doğan üç kız kardeşin çocuk sahibi olamamaları üzerinden başlayan ve aile kurumu içerisindeki yıkımlara, ekonomik ilişkilere, cinsel saldırılara kadar uzanan bir hikâyeyi anlatan “Ölü Mevsim” filmi damgasını vurdu. “Ölü Mevsim”; Funda Eryiğit ve Ece Yaşar’ın “en iyi kadın oyuncu”, Erdem Şenocak’ın “en iyi erkek oyuncu ödülü”, Nesrin Uçarlar’ın aldığı “yardımcı rolde en iyi kadın oyuncu”, Serkan Ercan’ın “yardımcı rolde en iyi erkek oyuncu” ve “en iyi senaryo ödülü”nü kazanarak en fazla ödül toplayan film oldu. Erkan Tahhuşoğu’nun yönetmenliğini yaptığı “Döngü” filmi, “en iyi senaryo” ödülünü alan bir diğer film oldu. Türker Süer’in yönetmenliğini yaptığı Gecenin Kıyısında filmindeki rolüyle Ahmet Rıfat Şungar da “en iyi erkek oyuncu ödülü”nü kazanan bir diğer isim oldu. “Film Yön En İyi Yönetmen Ödülü” de “Döngü”nün yönetmeni Erkan Tahhuşoğlu ve “Hakkı”kın yönetmeni Hikmet Kerem Özcan arasında paylaştırıldı.

Ahmet Rıfat Şungar

KATLİAM BEYAZPERDEDE

Burak Çevik, “Hiçbir Şey Yerinde Değil” filmiyle, 1978’de Ankara’nın Bahçelievler Mahallesi’nde Türkiye İşçi Partisi üyesi yedi gencin katledilişini, dönemin kaosunu beyaz perdeye taşıyor. Çevik, filmiyle Altın Koza’dan “en iyi yönetmen”, “jüri özel ödülü” ve “en iyi sanat yönetmenliği” ödülleriyle döndü. Filmin, “dönemin siyasi ortamını iyi anlatamaması”, “yedi genci katledenleri istemeden de olsa aklaması”, “dönem gerçekliklerinin üzerinde oynanması” gibi eleştirileri beraberinde getirdiğini belirtmekte fayda var.

‘EN İYİ FİLM’ FIRATOĞLU’NUN

Festivalde “en iyi film” ödülü, yönetmenliğini Murat Fıratoğlu’nun yaptığı “Hemme’nin Öldüğü Günlerden Biri” filmine verildi. Yönetmen Fıratoğlu’na ödülünü Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ile Nuri Bilge Ceylan birlikte verdi. Yönetmen Ceylan, “Bu, şu ana kadar hiçbir ödül almamış bir film. Çünkü biraz da şöyle düşünüyorum: En iyi film ödülünü alan film, zaten bütün parametreleri baştan içeriyor. Yani onda zaten oyunculuk da iyi olmasa, kurgu da görüntü de diğer şeyler de iyi olmasa zaten en iyi film ödülünü almaz. Bazen eleştirilir, onun için söylüyorum” dedi.

Yönetmen Fıratoğlu da ödülü Ahmed Arif, Gülten Akın, Yaşar Kemal, Ahmet Hamdi Tanpınar ve Yılmaz Güney’e adadığını söyledi. Film aynı zamanda Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) jürisi tarafından Cüneyt Cebenoyan en iyi film ödülüne değer görüldü.

NURİ BİLGE CEYLAN’DAN YILMAZ GÜNEY İSTEĞİ

“Yılmaz Güney Ödülü”nü vermek için sahneye çıkan, Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması Jüri Başkanı Nuri Bilge Ceylan, ödülü “Gecenin Kıyısında” filminin yönetmeni Türker Süer’e verdi. Ceylan, daha önce de festivalde bu ödülü verdiğini, o zaman da Adana’da bir Yılmaz Güney Müzesi olması gerektiğini söylediğini hatta olmamasına şaşırdığını dile getirerek şöyle konuştu: “Yılmaz Güney benim çok sevdiğim birisi. Kendisinden, sinemasından çok etkilendim, çok şey öğrendim. Sadece beni değil Türk sinemasında bir sürü insan ve dünya sinemasında da çok önemli yönetmenleri etkilemiş, heveslendirmiş değişik bir isim. Sadece sineması değil; kişiliği, karakteri, eksileri, artıları, belki yanlışları, doğrularıyla efsane bir insan. Ben onun kişiliğinden de o tuhaflıklarında da çok şey öğrendim insan doğası hakkında. Onunla ilgili yazılmış her şeyi hemen hemen okumuşumdur.” Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar da Ceylan’ın bu isteğini yerine getireceğini ve Adana’ya “Yılmaz Güney Müzesi” kazandıracaklarını belirterek, açılışa da Nuri Bilge Ceylan başta olmak üzere, tüm jüri üyelerini davet etti.

SALONUN BOŞALMASINA İSYAN

Kapanış törenine damga vuran an, “Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması”nın ödülleri açıklandıktan sonra, salonun iyiden iyiye boşalmış olmasıydı. Ulusal Öğrenci Filmleri Yarışmasında “en iyi kurmaca ödülü”nü vermek üzere sahneye çıkan jüri üyesi Tufan Taştan, salonun boşalmasına isyan ederek “Benim için üzüldüğüm bir tören oluyor. Çünkü kısa filme verilen değer, geleceğin sinemasına verilen değerdir” cümlelerini kullandı ve salonda olanlar tarafından ayakta alkışlandı. Taştan konuşmasını “Ben kendi adıma özür diliyorum” diyerek bitirdi.


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon