Eczacılar hem geleceği hem sorunları konuştu: 'İlaç tasarruf alanı değildir'
Pharmetic Girişimci Eczacılar Derneği (PGED) tarafından 20-22 Ekim 2022 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi'nde (ICC) düzenlenen kongrede eczacılar önemli konulara dikkat çekti. İlaca erişim noktasında yaşanan sorunlara değinilen toplantıda ayrıca eczane dışı satılan tıbbi ürünlere dikkat edilmesi uyarısında bulunuldu.
Pharmetic Girişimci Eczacılar Derneği (PGED) tarafından 20-21-22 Ekim 2022 tarihlerinde Günümüzün En Büyük Eczacılık Bulaşması “Geleceğin E Hali”, “Havandan Dijitale” mottosuyla İstanbul Kongre Merkezi (ICC)’de düzenlendi.
Kongrede eczacılık mesleğinin zorlukları dijital çağın gerekliliklerine dikkat çekildi. Kongrede ayrıca, eczane dışı satılan tıbbi ürünler hakkında uyarılarda bulunuldu. PGED Genel Sekreteri Eczacı Şule Dilek Yağcı Tüysüz, ilaca erişimdeki zorluklara dikkat çekerken bu süreçte hem eczacıların hem de hastaların mağdur olduğunu belirtti.
PGED Yönetim Kurulu Başkanı Uzm. Ecz. Kazım Aykanat, gıda takviyeleri, zayıflama ilaçları, çaylar ve bitkisel karışımların ölüme kadar varabilen sonuçlarının olabileceğine dikkat çekti.
Aykanat, konuşmasında şunları söyledi:
"KULLANANLARDA ÖLÜME VARAN YAN ETKİLERE SEBEP OLABİLMEKTEDİR"
"Hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar, Sağlık Bakanlığı onaylı tesislerde üretilip yine Bakanlıkça verilen ruhsat sonrası piyasaya sürülürken, kaçak yollarla Türkiye'ye sokulan ürünlerin izin ve ruhsatı bulunmamaktadır. Bu ürünlere bilinçsizce ve yüksek oranlarda konulan ilaç etken maddeleri, kullananlarda sonu ölüme varan yan etkilere sebep olabilmektedir. Bu ürünlerin üretim yeri, koşulları, saklama ve dağıtım şartları bilinmemekte ve kontrol edilememektedir.
"YASAL PROSEDÜRLER YENİDEN TANIMLANMALI"
Türkiye’de bitkisel ilaçların sunumunda eczanelerin yetkili ve sorumlu olduğu, 2010 yılında yürürlüğe konulan Geleneksel Bitkisel Tıbbi Ürünler Yönetmeliği ile yasal bir zemine kavuşmuştur. Ancak bitkisel ilaç tanımı ve sınıflandırması açısından mevzuatta bulunan boşluklar kullanılarak, halka yapılan sunumlar ciddi sağlık riskleri oluşturmaktadır.
Tarım Bakanlığı ruhsatlı ürünlerin ve yasal prosedürlerinin yeniden tanımlamasını sağlamak gerekmektedir. Etkinlik ve yan etkileri nedeniyle, içinde etken madde içeren tüm ürünler, halk sağlığını korumak için doktor önerisiyle, Sağlık Bakanlığı onay ve denetiminde veya 7/24 birinci basamak sağlık hizmetini büyük bir özveri ve güvenle veren, aldığı eğitimlerle bu alanlarda uzmanlaşan, meslek etiği içerisinde önce danışanını düşünen eczacı danışmanlığında sadece eczanelerde satılmalıdır.
Eczacıların yaşadığı sorunlara dikkat çeken PGED Onursal Başkanı Ecz. Armağan Ener, eczacılık mesleğini danışman eczacılıkla bütünleştirmeye, yeniçağa uygun gelişmesine yön vermeye ve akıllı ilaç kullanımını yaygınlaştırmaya odaklandıklarını belirtti.
Ener ayrıca şunları aktardı:
EKONOMİK KRİZ VE KUR FARKI ETKİSİ
"Eczacılık mesleği bir taraftan da büyük sorunlarla baş etmeye çalışmaktadır. Dijital çağın gereği olan internet ortamından faydalanması yasak olan eczanelerimiz internet ve büyük sermayeli market zincirlerinin acımasız rekabeti karşısında büyük tehdit altındadır. Pandemi sürecinde büyük sıkıntılar yaşanmış ve yaşanmaya devam etmektedir. Geçtiğimiz yıl içinde miat problemleri ile mücadele edilirken son dönemlerde yaşanan ekonomik kriz ve kur farklarının etkisiyle ilaç dağıtımında büyük sıkıntılar yaşanmaktadır.
AKADEMİSYENLER, ECZACILAR, ÖĞRENCİLER BİR ARAYA GELDİ
İşte bütün bu olası sorunları yıllar önce fark eden Eczacılardan oluşan Pharmetic Girişimci Eczacılar Derneği (PGED), yaklaşık yirmi yıl içinde gerçekleştirdiği projelerle ilacın yanı sıra OTC, besin destekleri, medikal, dermokozmetik gibi kişisel bakım ve sağlığa dair tüm alanlarda da belirleyici rol oynamakta, önderlik yapmaktadır. PGED, Eczacılık mesleğini danışman eczacılıkla bütünleştirmeye, yeniçağa uygun gelişmesine yön vermeye ve akıllı ilaç kullanımını yaygınlaştırmaya odaklanmıştır. Bu amaçla geleceğe atılacak olan ilk adımların cesaretini yaptığımız çok sayıda ‘Uluslararası Geleceğin E Hali‘ kongrelerimizle ortaya koyduk. Bu kongrelerde sektörümüzün tüm değerli temsilcilerini, akademisyenlerimizi, eczacılarımızı, öğrencilerimizi bir araya getirdik ve gelecek için fark yaratmaya çalıştık."
PGED Genel Sekreteri Ecz. Şule Dilek Yağcı Tüysüz ise ilaca erişimdeki sorunlara dikkat çekti. Yağcı Tüysüz, ilaç firmalarının maliyetlerini düşünerek ürettiği ya da ithal ettiği ilaçları getirmediğini getirse bile ihtiyacı karşılamadığına dikkat çekti. Yağcı Tüysüz ayrıca, İlaç Fiyat Kararnamesi'nin yeniden düzenlenmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Yağcı Tüysüz şunları söyledi:
"İLAÇ YOKLUĞUNUN SEBEBİ ECZACILAR DEĞİLDİR"
"Maliyetlerinin karşılanmadığı gerekçesiyle, çok sayıda ilaç firması ürettiği ve ithal ettiği ilaçları ya hiç getirmemekte ya da çok az, hastaların ihtiyaçlarını karşılayamayacak miktarda piyasa vermektedir. Halkın ilaca erişiminde büyük sorunlara neden olan İlaç Fiyat Kararnamesi yeniden düzenlenmelidir. Euro kuru nedeniyle ortaya çıkan ilaç yoklarının önüne geçilmelidir. Eczacılar bulunamayan ilaçlar nedeniyle özellikle nöbetlerde çok zor zamanlar geçirmektedir, hastalarla karşı karşıya gelmektedir. Unutulmamalıdır ki, ilaç yokluğunun sebebi eczacılarınız değildir.
İLAÇ BİR TASARRUF ALANI DEĞİLDİR
Hastaların ödediği katılım ve fark ücretleri de her geçen gün artmaktadır. Örneğin 100 liralık bir ilacın yüzde 50-80’ine kadar varan farklar hasta tarafından ödenmektedir. Sağlık, ilaç tasarruf yapabileceğiniz bir alan değildir. Kamu eczacılarının özlük hakları ve çalışma koşulları iyileştirilmelidir. Plansız şekilde, ardı ardına açılan eczacılık fakülteleri nedeniyle ortaya çıkan istihdam problemlerine son verilmelidir."
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği