CHP'den iktidara orman yangını tepkisi: 'Olmayan helikopteri varmış gibi anlatmak doğru değil'

CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban, TBMM Genel Kurulu’nda Marmaris’teki orman yangınıyla ilgili “İlk gün yapılan açıklamalarda 14 uçak, 25 helikopterle yangına müdahale ettiklerini söylediler. Bu 25 helikopter, 14 uçak neredeydi? Olmayan uçağı, helikopteri varmış gibi anlatmak, kamuoyunu yanıltmak doğru bir şey değildir” diye tepki gösterdi.

Yayınlanma: 28.06.2022 - 17:31
CHP'den iktidara orman yangını tepkisi: 'Olmayan helikopteri varmış gibi anlatmak doğru değil'
Abone Ol google-news

CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban, bugün TBMM Başkanvekili Celal Adan başkanlığında toplanan TBMM Genel Kurulu’nda gündem dışı söz alarak Marmaris’teki orman yangınıyla ilgili konuştu.

İktidarı eleştiren Alban“Yine aylardan haziran, yine 21 Haziran ve yangın, yine Marmaris, yine Muğla. Her ne sebeple ise yangın çıkmış veya çıkarılmış, bu yangında sabotaj ihtimalînin çok yüksek olduğu, yüzde 99 olduğu bilinmekte ve iddia edilmektedir. Yangın, nasıl çıkarsa çıksın, iktidarın ve ormanlardan sorumlu olan bakanın o yangınla mücadele etme ve en üst noktada mücadeleyi yerine getirme sorumluluğu vardır. Üç noktada çıkan yangına anında müdahale edilememiş ve o yangın çok büyük tahribat vererek çok büyük alanları yakmıştır" ifadelerini kullandı.

Alban, şöyle konuştu:

Geçen yıl Muğla'da 70 bin hektarlık alan yandı. O yıldan ders çıkarılmamış ki bu yıl da yine, üç gün içerisinde yaklaşık 5 bin 900 hektarlık alan yangın gördü, bunun 4 bin 500 hektarlık alanı da ormandı ve tamamı yandı.

Yangına uçakların ve helikopterlerin müdahale ettiğini iddia eden iktidarın yetkilileri: Biz eksikleri bildirmeye, yangınla mücadele etmeye herkesi davet ederiz, sizin eksikleriniz varsa onu da dile getiririz, konuşuruz. İktidarın ve ormandan sorumlu bakanlığın tek görevi vardır, o yangınları söndürmek ama ne yazık ki o yangınlar söndürülemedi ve o yangınlar sırasında -üzülerek söylüyorum- sayısal anlamda bizlerle polemiğe girdiler.

“ORMANLARI BİRİLERİ YAKIYOR, BİRİLERİ SÖNDÜRMÜYOR, BİRİLERİ DE SATIYOR”

İlk gün yapılan açıklamalarda 14 uçak, 25 helikopterle yangına müdahale ettiklerini söylediler. Ya, biz sayı saymayı biliyoruz, yangının yerindeyiz, bütün havaya bakıyoruz; bu 25 helikopter neredeydi, 14 uçak neredeydi? Bu yangına nasıl müdahale edildi de üçüncü gün sonunda ancak kontrol altına alınabildi? İkinci gün tekrar yeni bir açıklama ‘12 uçak, 45 helikopterle müdahale ediyoruz.’ Güzel, nerede bunlar? Yok ama olmayan uçağı, helikopteri varmış gibi anlatmak, kamuoyundan gerçekleri saklamak, kamuoyunu yanıltmak doğru bir şey değildir.

Ben bir açıklama yapmıştım, bu açıklama çok önemliydi arkadaşlar: Ormanları birileri yakıyor, birileri söndürmüyor, birileri de satıyor; geçen yılki yangında, bu yanan ormanların ağaçlarını yani tomruklarını kendi yandaş firmalarına metreküpünü 155 liradan ihale ettiler.

Polemik istemiyoruz. Burada çıkıp sayısal verilere girip farklı alanlara çekmeye kimsenin hakkı yok. Tek şey istiyoruz: Artık ormanlar yanmasın, ormanlardaki canlılar yanmasın, ağaçlar yanmasın, doğa yok edilmesin, ormanlar emniyet şeritleriyle koruma altına alınsın, yollar açılsın.

"BU YANGINA O SAATLERDE ANINDA MÜDAHALE ETMİŞTİR”

AKP Muğla Milletvekili Mehmet Yavuz Demir ise şu savunmayı yaptı:

“21 Haziran’da başlayan yangın Deniz Kuvvetleri'ne ait bir İHA tarafından tespit edilmiş, saat 20.02'de bu bilgi ilgili tüm birimlere iletilmiştir ve tam sekiz dakika sonra yani saat 20.10'da derhâl harekete geçilmiş ve tüm ilgili kurum ve kuruluşlar; Orman Genel Müdürlüğü, Orman teşkilatı başta olmak üzere Jandarma, Emniyet, AFAD, Kızılay ve ilgili tüm sivil toplum örgütleri aynı anda harekete geçmişler ve yine Marmaris'te ‘Değirmenyanı’ denilen mevkide akşam saatlerinde bir afet koordinasyon merkezi oluşturulmuş; bu arada, Ankara'dan Tarım ve Orman Bakanımız ve İçişleri Bakanımız da bölgeye intikal etmiştir. Onların yönetiminde çok hızlı bir şekilde ormana müdahale yapılmıştır.

61 hava aracı, yaklaşık 500 arasöz ve iş makinesi, 28 TOMA ve ilgili kurumların dışında yardımsever ve canları pahasına oraya gelen binlerce insanla birlikte yaklaşık 5 bin kişilik bir ekip bu yangına o saatlerde anında müdahale etmiştir. Dünyanın hiçbir yerinde sekiz dakikada hazırlanıp müdahale söz konusu olamaz. İşte, Türkiye Cumhuriyeti devleti bu kadar güçlü bir devlettir. Ve üç gün zarfında, tüm olumsuz hava şartlarına rağmen, rüzgâra rağmen üç günün sonunda yangın büyük ölçüde kontrol altına alınmış ve üçüncü gün de Cumhurbaşkanımız bölgemizi ziyaret etmiş, gerekli denetimlerde bulunmuş, havadan denetlemiş ve basına da gerekli açıklamaları yapmıştır ve dördüncü günün sonunda da yangın tamamen kontrol altına alınmıştır.

Yangınla mücadele aynı zamanda bir vatan savunmasıdır. Yani orada yanan ağaçlar AK Parti'nin veya MHP'nin ağaçları değildir, orada yanan orman bütün milletin ortak değeridir, ortak malıdır ve insanlığın değeridir hatta. Onun için bu olayı böyle sanki başarısız gibi göstermek, insanların o süreçte bu mücadeleyi verirken moralini bozmak hiçbir şeye yaramaz. Böyle afet günlerinde, tamam, hepimiz siyasetimizi yapıyoruz ama özellikle toplumu ilgilendiren afet günlerinde orada beklenen şuydu aslında: Muhalefet partileri de geleceklerdi, o merkezde bizlerle beraber ‘Biz de ne yapabiliriz’ deyip o yangına, o taşın altına onlar da ellerini sokacaktı.

Kim ne derse desin, bu ülke üzerine ne tuzaklar kurulursa kurulsun, hangi hain emellerle hangi devletler Türkiye'ye zarar vermeye çalışırlarsa çalışsınlar ve onların içimizdeki kirli elleri ne yapmaya uğraşırsa uğraşsın hepsi boş, hepsi hikâye. Bakın, çok net söylüyorum; hiçbir yere varmaları mümkün değil.”

 

 


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler