Ederson'dan transfer itirafı! Fenerbahçe, Taffarel, Alex...

Ederson'dan transfer itirafı! Fenerbahçe, Taffarel, Alex...

18.12.2025 21:15:00
Güncellenme:
Cumhuriyet Spor
Takip Et:
Ederson'dan transfer itirafı! Fenerbahçe, Taffarel, Alex...

Süper Lig ekibi Fenerbahçe'nin 32 yaşındaki Brezilyalı kalecisi Ederson, katıldığı bir YouTube kanalında kariyeri hakkında dikkat çekici ifadeler kullandı.

Fenerbahçe'nin Brezilyalı file bekçisi Ederson, KAFA Sports'a açıklamalarda bulundu.

Ederson'un açıklamaları şu şekilde:

"Evet, Taffarel ile konuştum. Türkiye hakkında, İstanbul hakkında...Burada uzun bir süre geçirdi o ve kültür hakkında, şehir hakkında çok güzel şeyler söyledi. Ve şu ana kadar gördüğüm şey de, farklı bir kültür, farklı bir ülke...Ama çok iyi adapte oluyorum."

"FENERBAHÇE'NİN BÜYÜKLÜĞÜNÜ BİLİYORUZ"

"İstanbul'da yaşıyor olmak çok hoşuma gidiyor. Manchester'dan tamamen farklı. İstanbul çok daha iyi bir şehir, çok daha fazla yapılacak şey var. Dolayısıyla tadını çıkarıyorum... Şehirdeki ilk zamanlarımı güzel bir şekilde değerlendiriyorum. Ve tabii ki yeni kulübümde de. Farklı bir lig, farklı şeyler var ama çok iyi adapte oldum. Arkadaşlarım da aynı şekilde, beni çok iyi karşıladılar. Dolayısıyla kendimi kulüpte çok rahat hissediyorum. Çok fazla çalıştık, kendimizi verdik ve buna devam ediyoruz çünkü Fenerbahçe'nin büyüklüğünü biliyoruz. Dolayısıyla kulübün büyüklüğünü tekrar devam ettirmemiz gerekiyor. Şampiyonluklar getirerek, buna çalışarak...Ve tabii ki güzel yaşayarak değil mi?"

"İstanbul büyük bir şehir ve bana da benim şehrim Sao Paulo'yu hatırlatıyor. Çok fazla insan ve trafik var. Ama İstanbul inanılmaz bir şehir. Çok fazla yardımsever insan var. Bu beni mutlu ediyor. Yemek konusunda da aynı şekilde. Türk mutfağı çok güzel, yemek türlerine bayıldığım bir mutfak. Dolayısıyla buraya çok iyi adapte oldum. En çok yediğim şey kulüpte tavuk göğsü oldu. Şefin yaptığı… Mükemmel. Her gün yediğimde ona teşekkür ediyorum ve 'yemek mükemmeldi' diyorum."

GUARDIOLA AÇIKLAMASI

"Guardiola.. Onunla çalışmaya başladığımda futbolu başka bir açıdan görmeye başladım. Çünkü o futbola farklı gözlerle bakıyor; kimsenin göremediği şeyleri görüyor. Ve onun Premier Lig'de yaptığını bir antrenörün yapması çok zor. O Premier Lig'e geldiğinde birçok insan onu eleştiriyordu. Doğru olsun veya olmasın. Premier Lig'i bugün izlerseniz çok rekabetli, kontrollü maçlar oluyor. Çok az takım eski zamanlardaki futbol gibi uzun top oynuyor. O yüzden bence o İngiliz futbolunun oynanma şeklini değiştirdi. Çünkü onun gelmesiyle birlikte oyuna kattığı kalite çılgınlık seviyesinde. Ve öyle bir insan k,i tüm onunla çalışan oyuncuların performansından en yüksek seviyede faydalandığını görüyorsunuz. O sizin en iyinizi çıkarabiliyor. Birlikte geçirdiğimiz 8 yıllık birliktelikten ötürü ona çok minnettarım."

"Kevin De Bruyne tamamen yıldız oyuncu. O hiç tahmin edilemeyen pasları düşünüyor. Hiç beklemediğiniz bir anda mükemmel bir pas düşünüyor. Mükemmel bir oyuncu. Onunla çalışabilmek çok güzel bir şeydi. Kendimi bu yüzden ayrıcalıklı hissediyorum. O, ortalamanın üstünde bir oyuncu, herkesten farklı ve inanılmaz kalitesi var. Soluyla ve sağıyla o olağanüstü bir oyuncu. Sıra dışı bir oyuncu."

"SOL AYAĞIM KEVIN DE BRUYNE'DEN DAHA İYİ"

-"Senin sol ayağın mı daha iyi yoksa Kevin De Bruyne'nin mi?"

Ederson: "Hayır, solda ben daha iyiyim."

"Ama onun sağı, benim solumdan daha iyi. Bundan eminim çünkü o pas attığında, orta açtığında finalize etmekte o iki ayağını da iyi kullanıyor. Çok farklılık yaratan bir oyuncu. Çok hızlı düşünen bir oyuncu."

ERLING HAALAND AÇIKLAMASI

"Haaland, İngiltere'de birçok rekoru kıran bir oyuncu. Premier Li^g'de 100 gole ulaşan en hızlı oyuncu bile oldu. Şampiyonlar Ligi'nde, ligde, kupada fark yaratan bir oyuncu ve dolayısıyla Haaland'a yakın bir oyuncu olursa takımınızda, sakin kalabilirsiniz. Çünkü biliyorsunuz ki bir gol atacak eninde sonunda, golü kokluyor. Gol makinesi tam anlamıyla. O yüzden hala geleceği çok fazla olan bir oyunu. Genç bir oyuncu ki şimdiden kariyerinde çok büyük işlere imza attı. Onunla çalışmış olmak da iyiydi çünkü benim asistlerimle iki gol attı. Dolayısıyla bana teşekkür etmeli. Çünkü sayemde iki gol attı. Çünkü attığım bazı paslar, diğer oyuncular tarafından golle sonuçlanmadı. O ise iki tanesini gole çevirdi."

İSTANBUL'DA KAZANDIĞI ŞAMPİYONLAR LİGİ KUPASI

"İstanbul bana büyük anılar hatırlatıyor. Burada benim hayatımda profesyonel olarak en önemli maçım olmuştu. Buraya ulaşmak için, bu kupayı kaldırmak için çok çalıştığım bir andı. Bu kupayı kaldırmak için biz çok fazla düştük. Ama devamlılığımızı gösterdik, çalışmaya devam ettik. Bu an gelinceye kadar kendimiz iadamaya devam ettik ki bu ana hazır olmak için. Çok insan soruyor 'Şampiyonlar Ligi'ni kazanmak nasıl bir his?' Öyle bir an ki umarım tüm futbolcular bunu yaşayabilir."

"Doğrusu ben her zaman grubun liderlerindendim ama asla benim için kaptan olmak, o pazubandı takmak değildir. Benim için kaptanlık, liderliktir. Siz konuştuğunuza insanlar sizi dinler ve saygı duyarlar. Soyunma odasının lideri, oyuncuların da lideri. Çünkü onlar bana karşı çok saygı duyuyorlardı. Sadece kulüpteki varlığımdan değil ama çok dürüst biri olduğum ve doğruları söylediğim için. Şakalaşmam gerektiğinde şakalaşıyor, ciddi olmam gerektiğinde de ciddi olabiliyorum. O yüzden kaptanlar kolunda bir bant taşıyor ama lider olmak saygıdan ve liderlik yapmaktan oluşuyor. Dolayısıyla beni, kaptanlık bandını takmasam bile grubun lideri olarak görüyorlardı."

"VEDA KONUŞMASI YAPMAK KOLAY DEĞİL"

"Veda konuşmalarını yapmak asla kolay değil ama hayatta her zaman bir an vardır. Ve o an da 'elveda' demem gereken bir andı. Benfica'dan çıktığımda da oyuncu gider, kulüp kalır ve her zaman böyle oldu. Seni, kulübe kattıklarınla ve çalışmalarınla hatırlarlar. Dolayısıyla eminim ki sadece kazandıklarımla değil ama kulübe karşı duyduğum adanmışlık, saygı ve sevgi ile onların da bana duyduğu saygı ve sevgiyle hatırlanacağıma eminim."

"Yeni kulüp...İstanbul'a ilk geldiğim andı... Saat 1.30-1.40 gibiydi. Beni karşılamaya gelen taraftarlar vardı. Eşime de çok söylediğim şey buydu. Burada insanlar futbolu farklı bir şekilde yaşıyorlar. Sadece futbolu değil ama sporları bu şekilde yaşıyorlar. Bu da ihtiyacım olan bir histi. Ve taraftarlar hakkında konuşmak çok kolay çünkü onlar çok fanatikler ve bu çok iyi."

"Maçlardaki atmosferi görüyorsunuz. Bu da size 3 puanı kazanmak için daha fazla hırs veriyor. Kesinlikle daha farklı bir atmosfer ve burada eşimle, çocuklarımla ilk günümde olabilmek çok iyi. Çünkü kızlarım az anlıyor ama küçük oğlum futbolu oldukça iyi anlıyor. Ama sadece bu anı paylaşabilmek değil başardığım tüm anları ailemle paylaşabilmekten daha iyi bir şey yok."

EDERSON’DAN TRANSFER İTİRAFI

-"Fenerbahçe'ye gelişindeki süreç nasıl oldu?"

Ederson: "Çok hızlı oldu çünkü başka takımlar da ilgileniyordu. Ve Fenerbahçe beni projesiyle oldukça etkiledi. Ve tabii ki tarihiyle, Fenerbahçe'de oynamış Brezilyalı futbolcularıyla... Bazılarıyla konuştum ve bu da süreci oldukça kolaylaştırdı.

Fenerbahçe'de eskiden oynadığım takım arkadaşlarım da vardı. Fred vardı, önceden tanıyordum... Talisca var mesela, hem Benfica'da hem Brezilya Milli Takımı'nda onunla oynadım. Nelson Semedo da var. Onunla da Benfica'da oynadım. Dolayısıyla benim için karar vermesi kolay bir süreç oldu."

BREZİLYA VE FENERBAHÇE YANITI

-"Biliyoruz ki Fenerbahçe ile Brezilyalılar arasında özel bir bağ var. Alex, Roberto Carlos..."

Ederson: "Evet Alex... Bence Fenerbahçe'nin yabancı en büyük efsanesi. O yüzden onunla Fenerbahçe'ye imza attıktan sonra biraz sohbet etme fırsatı buldum. Ve biliyorum ki tüm taraftar onu burada çok seviyor. Sadece kalitesinden değil tabii... Burada oynamış, şampiyon olmuş diğer oyuncular da var. Roberto Carlos olsun, Cristian Baroni olsun, Deivid olsun... Çok fazla oyuncu vardı burada ama Fenerbahçe'de yeni bir Brezilyalı olarak forma giyebilmek ve takımla Fenerbahçe'ye yeni zaferler getirebilmek için çalışmak kesinlikle çok önemli bir şeydi."

"Tedesco büyük fikirlerle geldi. Ben biraz karmaşık bir dönemde geldim. Çünkü ben geldim ve Mourinho, Benfica'ya gitmişti. Ve hocamız yoktu idmanlarda. Daha sonra Tedesco geldi ve bir sonraki hafta da başkanlık seçimleri vardı. O yüzden orada karmaşık bir dönem oldu. Sonra Mister oyun görüşünü uygulamaya başladı. Tabii ki başlarda her zaman eski antrenörün oyun tarzına yeni bir şeyler katmaya çalışmak biraz daha zordur. Bu zaman gerektirir... 3-4 maç o süreçte zorlandık ama sreç daha iyiye gitti ve takım oldukça gelişti. Daha iyi oynamaya başladı ve bence doğru yoldayız. Çok çalışarak, çok inanarak... Takım oyunu bu tabii.. Hepimiz çok iyi bir sezon geçirmeyi hedefliyoruz. Ve büyük şeyler başarmak istiyoruz."

"BAŞKANIMIZ HER ZAMAN YANIMIZDA"

"Başkan her zaman maçlarda, maçlardan sonra soyunma odasına geliyor ve oyuncularla konuşuyor. Gelemediğinde de uçakta konuşuyor mesela. Her zaman yanımızda olan bir başkan, zamanında sporcu olmuş bir başkan. Her şey nasıl işliyor, biliyor. O yüzden başkanlığının en başında büyük bir lider oldu. Ve umarım ki arzuladığı başarıya ulaşabilir. Sadece o değil, biz de oyuncular olarak, taraftarlar olarak onun yaptığı bu büyük işin parçası olabiliriz."

“KADIKÖY BAMBAŞKA BİR DÜNYA”

-"Kadıköy atmosferi?"

Ederson: "Atmosfer, Türk statlarında farklı... Çünkü burada önceden Şampiyonlar Ligi'nde de oynamıştım. Beşiktaş'a karşı Benfica'dayken.. Türk futbolunda statlar, atmosferler tamamen farklı. Taraftarlar inanılmaz. Kadıköy'ün atmosferi bambaşka bir fanatik düzeyde.

Kadıköy'de beni en etkileyen şey ısınmaya çıktığımızda taraftarlarımızın oyuncuların isimlerini bağırması. Oyuncunun oraya gitmesi ve selamlaması. Bunu Avrupa'nın diğer yerlerinde göremezsin. Bu benim için büyük bir an, farklı bir his. Kadıköy atmosferinde başka bir dünyadasın gibi, çok iyi.."

"NEDEN 31 NUMARA"

"Özel bir nedeni yok. Çünkü Manchester City'ye gittiğimde 1 numara doluydu... Claudio Bravo giyiyordu o sezon ve müsait olan az sayı vardı. Bu numaralar içinden de 31'i seçtim. Hiçbir kaleci bu numarayı kullanmıyor galiba, öyle hatırlıyorum. Yanlış hatırlamıyorsam ilkim galiba. Çünkü bu numarayı seçtiğimde o sezonda hiçbir kaleci bu numarayı kullanmıyordu. Ve bugün birçok kalecinin 31 numara giydiğini görüyorum. Etki ettiğim için mi bilmiyorum ama çok fazla görüyorum. 31 numaranın hiç özel bir yanı yok."

SEREMONİDEKİ KIZ HAKKINDA AÇIKLAMA

"Öncelikle onun duyma sorunu olduğunu bilmiyordum ve tüneldeyken onunla şakalaşmaya başlamıştım. Omzuna dokunup tekrar onunla konuşmaya çalıştım. Milan da bana işitme problemi olduğunu söyledi. Onun kameraya işaret yaptığını görünce ben de ona işaret yaptım ve o da bana gülücük attı. Büyülu bir an oldu.. Çocukları gülüyorken görebilmek benim için çok farklı. Her zaman diyorum, futbolcular her zaman iyi gününde olmayabiliyor, ben de öyleyim çünkü hepimiz insanız. İyi hissetmediğim günler çok insanla konuşmayı sevmiyorum. Ama çocukları gördüğümde, fotoğraf imza isterken işte o zaman tamamen farklı. Çünkü ben de çocuktum ve benim de idollerim vardı. Bu hissi biliyorum. Bir çocuğun mutluluğunu görmek benim için gol atmak veya kurtarış yapmaktan daha iyi bir şey.."

İlgili Haberler