"BİLETİ KESTİLER"
Hilmi Türkay: "Büyük takımsanız bu seviyedeki maçlarda böyle basit goller yememelisiniz. Demek ki henüz o olgunluğa ulaşamamışsınız. Hata yapma lüksünüz yok. Biletinizi keserler, kestiler de. Fenerbahçe’nin bundan önceki birçok maçında gördüğümüz iştahlı oyunundan Rangers karşısında eser yoktu. Her bir futbolcunun üzerinde adeta tutukluk vardı. Sarı-Lacivertliler fırsat yakalamadı mı, yakaladı. Ama Fenerbahçe kolay pozisyonlarda golleri kaçırdı, rakibi attı. Üstelik İskoç ekibinin ağları bulan iki topu da ofsayt diye sayılmadı. Rangers genç ve hızlı oynayan takım. F.Bahçe süratlerine pek yetişemedi. Fred’in bağlantı oyunundaki önemi dün yokluğunda çok arandı. Kalitesinin ve beklentinin altında kalan Sarı-Lacivertliler için 3-1 ağır yenilgi. İlk yarı 3’lü, ikinci devre 4’lü savunma pek işe yaramadı. F.Bahçe’nin tur umudu var mı? Bence var. Ama bu oyunla İskoçya’dan tur çıkacak gibi durmuyor." (Cumhuriyet)
"ATILAN GOLDEN ÇOK İPTALLERE SEVİNMEK"
Cem Dizdar: "Ülke futbol kamuoyu bir yanda münakaşa keşmekeşinde boğulup diğer yanda eğlenirken hamasetin ipliğinin pazara çıkması için ‘’normal bir maç’’ yetiyor da artıyor. Bir kaç gündür UEFA Kupası’nda nerelere varılabileceğinden çok ‘’ülke içi çekişmeler’’ konusunda tonu iyice yükseltilen demeçlerle hazırlandı Fenerbahçe maça. Nihayetinde sahaya çıkıldı ve ilk yarı görüldü ki Fenerbahçe de en az rakibi kadar hücumda etkili olabiliyordu. Lakin özellikle ‘’savunmacı’’ olarak tanımlanan Jose Mourinho’nun Fenerbahçesi takım savunması konusunda kendisini ilk devre bir parça zorlayan Rangers karşısında ciddi zaafiyet de gösteriyordu. Fred’in yokluğunda Sofyan Amrabat’ın onaramadığı orta sahadan geçen hemen her Rangers hücumu ya gol oldu ya tehlike! Oysa bizim ligde oynadıkları maçlarda bu problemler bu netlikte görünmüyor çünkü zorlayan takım sayısı çok az. Barry Ferguson maç önünde Edin Dzeko ile Dusan Tadic bağını koparmaktan söz ederken bazı sürprizlerinin de olacağını söylemişti. O bağı kopardığı gibi hazırlanan sürprizleri de peşpeşe sıraladı takımı. Dakika 60’a varıldığında maçı anlatan Özkan Öztürk üst üste iki kez kaleye giren topların ofsayt nedeniyle iptal edilmesine sevindirdi ülkeyi!" (Fanatik)
"İLK YEDİ KORNERİ NEDEN SZYMANSKİ KULLANDI"
Uğur Meleke: "Mourinho sezonun en formsuz gününü geçirdi. Merkez zaten Szymanski-Amrabat oynuyorken dahi çok geçirgendi. Ben oraya takviye yapacağını düşünürken tam aksine her değişiklikte daha da boşalttı merkezi. Ve Rangers’in kontralarına davetiye çıkardı. Fenerbahçe golü köşe atışı sonrası seken bir toptan buldu ama imkanınız varsa ilk 7 korneri inceleyin lütfen. Sahada hem Tadic, hem Kostic varken yedi köşe atışının tamamını Szymanski’nin kullanmasının birisi bana mantıklı bir açıklamasını yapabilir mi? Yedi kornerin neredeyse tamamını ön direkteki ilk Rangerslı’ya nişanladı Szymanski." (Hürriyet)
"MOURİNHO KAYBETTİ"
Güntekin Onay: "Rangers'ın 2 golü VAR’dan ofsaytla dönerken Fenerbahçe maçın 2’nci yarısında da orta-kafa-gol oynamaya devam etti. Bu kadar geniş ve kaliteli bir kadronun bir Avrupa maçında 42 tane orta yapıp başka hiçbir şey denememesi düşündürücü. Rövanşta Glasgow’da Fenerbahçe’nin işi daha zor olacak ve ciddi bir skor dezavantajı var. Çok yazık oldu. Fenerbahçe iyi bir kura çekmişti ve 2 Rangers maçı arasında lig maçı yoktu. Tur şansı az ise bunda en büyük pay Mourinho’nun orta sahayı boşaltması ve erken risk almasıydı. Dün oynanan futbol, sadece yüksek toplarla hücum yapmaya çalışmak Fenerbahçe’ye yakışmadı." (Hürriyet)
"HER YÖNÜYLE TEKNİK ADAM FELAKETİ"
Ömer Üründül: "Dün geceki her yönüyle olumsuz futbol ve alınan iki farklı yenilginin tek sorumlusu tereddütsüz teknik direktör Jose Mouriunho'dur. Ben yeri geldikçe her zaman vurguladım. Avrupa'nın en vasat takımları dahi fizik gücü ve oyun planı olarak bizim takımlarımızdan üstün. Bu görüşüm doğrultusunda, Fenerbahçe'nin çift santrforlu oyun anlayışında arkalarında da yürüyerek oynayan Tadic olursa Avrupa kulvarında işlerin iyi gitmesi tesadüflere bağlı oluyor. Maçta esas teknik adam felaketi ikinci yarıda başladı ve devam etti. Tadic'e ilaven güçsüz Talisca oyuna girdi. Ondan sonra haftalardır oynamayan ve ciddi kilo almış Maximin sahaya sürüldü. Bu tabloda bir de risk alıyorsun. Bu ne demektir, rakibe 'çık çık bana gol at' demektir… Rangers da gereğini yaptı. Geriyi kapattı, ani ve hızlı çıkışlarla geniş alanda pozisyonlar buldu. Filelere giden iki top kıl payı ofsayta takıldı. Bir tane çok net kaçırdılar, bir tanesinde de karşı karşıya üçüncü golü bulup iyice rahatladılar. Fenerbahçe'nin genel görüntüsünde bir ilginç tablo daha var. Uzun süredir yedek kalan, en az 4-5 kilo almış Maximin bütün arkadaşlarından daha hareketliydi! Bir çift sözüm de medyanın geneline… Bu sene önümüzde bir Galatasaray örneği varken bu defa Fenerbahçe için 'finale gider', 'İskoç takımı Rangers'ı rahat eler' dediler. Rangers vasat bir takım olsa da iki sene evvel Avrupa Ligi'nde final oynadığını ve şampiyonluğu penaltılarla kaybettiğini hiç akıllara getirmediler." (Sabah)