AKP'nin Şanlıurfa'daki gücü: Şeyh torunu Kasım Gülpınar kim, hangi aşiretten? Kasım Gülpınar'ın babası kim?

AKP Şanlıurfa Milletvekili ve TBMM AB Uyum Komisyonu Başkanı Kasım Gülpınar'ın milletvekilliğinden istifa ettiği iddia edildi. Gülpınar ise iddiayı yalanladı. Peki, Kasım Gülpınar kim, hangi aşiretten? Kasım Gülpınar'ın babası kim?

Yayınlanma: 19.09.2022 - 14:02
AKP'nin Şanlıurfa'daki gücü: Şeyh torunu Kasım Gülpınar kim, hangi aşiretten? Kasım Gülpınar'ın babası kim?
Abone Ol google-news

Şanlıurfa, siyaset kulislerini hareketlendiren bir istifa iddiasıyla çalkalandı. İddiaya göre AKP Şanlıurfa Milletvekili Kasım Gülpınar, partideki görevinden istifa etti.  Gülpınar’ın dilekçesinin AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a iletildiği, ancak Erdoğan’ın yurtdışında bulunması nedeniyle dilekçenin bekletildiği öne sürüldü.

Şanlıurfa Tanıtım Günleri kapsamında Ankara'da bulunan Gülpınar, gazetecilerin ısrarlı soruları üzerine "böyle bir istifa dilekçesinin sözkonusu olmadığını" söyledi.

KASIM GÜLPINAR KİM?

Mehmet Kasım Gülpınar, 20 Eylül 1969 tarihinde Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde dünyaya geldi. Babası 2012 yılında  yaşamını yitiren, AKP'li Milletvekili ve Devlet Bakanı Eyyüp Cenap Gülbahar'dır. Kasım Gülpınar, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Arap Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdi.

Devlet Bakanlığında Özel Kalem Müdürlüğü ve Siyasi Danışmanlık, Sanayi ve Ticaret Bakanlığında Siyasi Danışmanlık görevlerinde bulunan Gülpınar, 24, 25, 26, 27. Dönem AK Parti Şanlıurfa'dan Milletvekili seçilmiştir.  Gülpınar, AK Parti Şanlıurfa Milletvekili AB Uyum Komisyonu Başkanı, Karma Parlamento Komisyonu üyesi ve Türkiye-Fransa Parlamentolar arası Dostluk Grubu Başkanı'dır. Fransızca, İngilizce ve Kürtçe, iyi düzeyde Arapça ve Farsça bilen Gülpınar, evli ve 3 çocuk babasıdır.

ŞEYH TORUNU KASIM GÜLPINAR HANGİ AŞİRETTEN?

Kasım Gülpınar'ın istifa iddiaları aslında AKP için normal bir üyenin ve vekilin istifasından çok daha fazlasını ifade ediyor. Gülpınar'ın babası Eyüp Cenap Gülpınar, Şanlıurfa'nın Siverek bölgesinde çok itibar gören şeyh Halit Gürpınar'ın oğlu. Mensup oldukları aşiret ise bölgede yüksek nüfuslu, güçlü ve söz sahibi olan Şeyhanlı Aşireti'dir. Kasım Gülpınar'ın şeyh olan dedesinin el verdiği, otomobilinin geçtiği yolda lastik izinin öpüldüğü söylentileri aşiretin ve ailenin ne kadar etki sahibi olduğunu gösteriyor.

Özellikle Şanlıurfa ve kırsal bölgelerde etkili olan feodalite kavramı, bugüne kadar yapılan her seçimde etkili bir oy kazanma aracı. Öyle ki Kasım Gülpınar'ın babası Eyüp Cenap Gülpınar'ın geçmiş dönemlerde de oy oranı ve bölgedeki gücü, dönemin haberlerine bakıldığında AKP'ye epey fayda sağlamış. 

KASIM GÜLPINAR'IN AĞZINDAN AŞİRET HİKAYESİ

Kasım Gülpınar, 2014'te Türkiye Gazetesi'ne verdiği röportajda ailesinin hikayesini şöyle anlatıyor:

''Benim büyük büyük dedemin babası Şeyh Kasım 1800'lü yılların başında ilim görmek üzere ailesi tarafından bulundukları Şırnak'ın Derşev bölgesinden Muş'a gönderilir. Şeyh Hasan denen zatın yanına gelip orada ilim görmeye başlıyor. Bu bölgede bizim atalarımızın yaymaya çalıştığı ilim, irfan ışığı başlıyor. Tarih 1820'ler... O da kendi oğlunu; yani benim dedemin dedesini Siverek'e gönderiyor. Siverek bölgesinde dedelerimin sevenlerinin artmasıyla bugüne kadar geliyoruz.''

Sabah Gazetesi'nde yazdığı yazılarlar tanınan Yavuz Donat, ''Siyaset ve... Tarikat... Cemaat... Aşiret... Şeyhlik...'' başlığını taşıyan 2011'deki yazısında, ''Tayyip Bey "gücünü kimseyle paylaşmıyor... Tarikatla, cemaatle, aşiretle işbirliği yapmıyor fakat..." diyerek, AKP'nin aşiret ve feodal yapının gücünden nasıl faydalandığını şöyle anlatıyor: 

''Örnek: Şanlıurfalı "Şeyh" Eyyüp Cenap Gülpınar'ı "şeref tribününe çıkardı... TBMM Başkanvekil yaptı.
Eyyüp Bey "siyaseti bıraktı", Başbakan bu defa onun oğlunu (Mehmet Kasım Gülpınar) bağrına bastı.''

KASIM GÜLPINAR'IN 'SANDIKLAR KARIŞIKTIR' AÇIKLAMASI

Türkiye'de aşiretlerin ve tarikatların halk üzerindeki etki ve baskısı her dönem tartışılırken, yine aynı röportajda Şeyh Torunu Kasım Gülpınar 'feodal yapıyı' şöyle anlatıyor:

''Bize atfedilen bölgelere baktığınızda birçok köyde sandıklar karışıktır. Kendimizin direkt çiftçilik yaptığı köyleri hariç tutarsak ciddi bir serbestlik vardır. Feodal düzen deyip de o kadar sert de algı oluşturmamak lazım, onların da sevgi tarafı var. İnsanların toplu halde hareket etmesi bazılarının işine gelmiyor. Mutlaka baskının olduğu yerler vardır. Bu bölgelerde sadece feodal düzen baskı yapmıyor ki, en demokrat geçinen insanlar bile kendi bölgesine hakim olmak ister ve bunu bir baskı unsuru olarak kullanabilir.''


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon