Balkan Sağlık İş Forumu'na katılmak için geldiği Edirne'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu depremlere ilişkin açıklamalarda bulundu.
"Eğer çürük bir binada oturuyorsak ya da çürük bina yapıyorsak, bu bizim kabahatimiz olur" diyen Memişoğlu, "Deprem öldürmez, bina öldürür diyoruz. Bu yüzden insanların düşünce tarzını ve hazırlığını depreme göre yapması gerekiyor. Aynı zamanda deprem esnasında nasıl hareket edileceğini ezbere bilmemiz şart" diye konuştu.
Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur bu açıklamaya sert tepki gösterdi.
'DEVLET AKLININ İFLASIDIR'
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nun sağlık hizmetlerinin eşit, ulaşılabilir ve nitelikli sunulması konusunda üstüne düşen görevleri yerine getirmekten başka her konuyu vazife edindiğini ifade eden Uğur, "Kendisinden öncelikle beklentimiz görevinden affını istemesidir. Evet ama madem ki bunu yapmıyor o zaman sağlık hizmeti veren kamu kurum ve kuruluşlarında verilen sağlık hizmetlerinin yurttaşlarımızın sağlıklı yaşam hakkı ve sağlık emekçilerinin insanca çalışma koşullarını yerine getirmesidir. Fakat o görevini layıkı ile yerine getiremediği için her gün bizleri şaşırtmaya devam etmektedir. Deprem değil bina öldürür denilerek sorumluluğu vatandaşa yüklemek, devlet aklının iflasıdır. Bu ülkede insanları bireylerden ziyade, denetlenmemiş sistemler öldürmüştür. Çürük binalar, eksik denetimler, göz ardı edilen mevzuatlar, imar afları, mühürsüz şantiyeler insanlarımızı öldürmüştür" dedi.
'SORUMSUZLUĞUN SONUCUDUR'
Devletin asli görevinin insanların yaptığı binaların güvenliğini sağlamak, denetlemek ve korumak olduğunu söyleyen Uğur, "Devletin görevi vatandaşına “hazırlıklı olun” demek değil, vatandaşını korumaktır. Deprem değil, ihmaller ve sorumluluktan kaçış öldürmüştür. 6 Şubat’ta yaşanan felaket, yalnızca doğanın değil, siyasi iktidarın yıllardır biriken sorumsuzluğunun ve liyakatsizliğin sonucudur. Bu acının üstünden iki yıldan fazla zaman geçmesine rağmen hala devletin sorumluluğundan tek kelime edilmemesi, üstelik suçun halkın sırtına yüklenmesi kabul edilemez" diye konuştu.
'RANTA GÖZ YUMAN ANLAYIŞ ÖLDÜRÜR'
Asıl hazırlıklı olması gerekenin vatandaş değil, devlet olduğunu belirten Uğur, "Devletin görevi, “düşünce hazırlığı” değil, sağlam şehirler, güvenli binalar ve şeffaf denetim mekanizmaları kurmaktır. Önce kendi yükümlülüklerinizi eksiksiz yerine getirin. Vatandaşın değil, devletin hazırlığı sorgulanmalıdır. Çünkü deprem değil; ranta, ihmale ve cezasızlığa göz yuman anlayış öldürür!" ifadelerini kullandı.
