Bakanlığın iftarında AKP propagandası: Cumhur İttifakı’nın adayı Turgut Altınok da vardı!

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan önceki gün işçi, işveren ve memur konfederasyon ile sendikalarının yöneticilerine iftar yemeği verdi. Alınan bilgiye göre, İller Bankası’nın tesislerindeki iftara, Türk-İş, Hak-İş, TİSK, MemurSen, Türkiye Kamu-Sen’in de aralarında bulunduğu konfederasyon ve bağlı sendikalardan çok sayıda isim katıldı. İftara AKP’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı Turgut Altınok da katıldı.

Bakanlık tarafından konfederasyon ve sendikalara gönderilen davette, Altınok’un iftara katılacağı belirtilmemişti. İftara katılan sendikacıların Altınok’un da iftara geleceği ve konuşma yapacağından haberleri yoktu. Altınok bakandan önce kürsüye çıktı ve bir konuşma yaptı. AKP’nin adayı Altınok konuşmasında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı eleştirdi. Yavaş’ın hizmet yapmadığını, belediyeyi borçlu bıraktığını, beş yılın boşa geçirildiğini iddia etti. Altınok konuşmasının ardından da gitti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, konuşmasında Altınok’u övdü, seçimlerde destek istedi.

SALONDAN AYRILDILAR

İftara bir siyasi partinin belediye başkan adayının da katılması ve konuşma yaptırılması birçok sendikacıyı rahatsız etti. Çok sayıda sendikacı da Altınok konuşurken salondan ayrıldı. Az sayıda katılımcının Altınok’u alkışladığı öğrenildi.

İftara katılan sendikacılar, Cumhuriyet’e şunları söyledi:

“Altınok’un katılacağından haberimiz yoktu. Biz iftara gittik. İlk önce Altınok’u da görmedik. İftardan sonra konuşmalar olacak denildi. Birden Turgut Altınok kürsüye davet edildi. Hangi parti olursa olsun, ister iktidar olsun, ister muhalefet olsun bir adayın oraya çağrılması ve konuşma yaptırılması yanlış olmuştur. Sendikacıların davet edildiği iftar yemeğinde siyasetin olması yanlıştır. Birçok sendikacı da kendi arasında bu durumun yanlış olduğunu dile getirdi. Katılımcıların büyük bir bölümü bunu doğru bulmadı. Dışarıya çıktı. Bütün sendikacıların davet edildiği bir iftarda siyasetin olmaması gerekirdi. Sendikacılar kendi aralarındaki konuşmalarda yapılanın ‘çirkin’ olduğunu dile getirdiler.”