Erdoğan’a saray öğrenciye konteyner

Hükümetin 2023 yılı yatırım bütçesinde Muğla ili Marmaris ilçesinde yer alan ve kamuoyunda yazlık saray olarak da adlandırılan Okluk Devlet Konukevi’nin inşaatı için 13 milyon lira ayıran AKP iktidarı, İzmir’deki okulları ise pas geçti. 2020 yılındaki depremde yıkılan okulların birçoğunda tadilat ve inşaata dahi başlanamazken Milli Eğitim Bakanlığı’na ayrılmayan bütçenin kat kat fazlası saray harcamalarına aktarıldı. 

58 OKUL YAPILACAK 

İzmir’de 30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen ve 117 yurttaşın yaşamını yitirdiği depremin ardından yaşanan okul çıkmazı bir türlü çözülemedi. Aradan geçen süreçte kentte yer alan ve deprem nedeniyle hasar gördüğü gerekçesiyle boşaltılarak eğitim faaliyetlerine ara verilen 122 okuldan sadece 17’si yeniden inşa edilirken 47’sinde çalışmalara başlandı ancak 58 okulda ise çivi dahi çakılamadı. Kentte yaşanan eğitim trajedisi bununla da sınırlı kalmazken, Buca ilçesinde Yıldızlar Mahallesi’nde yine 2009 yılında depremde hasar gören ve 155 öğrencinin eğitimine konteynerde devam ettiği Zeki Püskülcü İlköğretim Okulu ile Foça Reha Midilli İlkokulu’nun yerine de yeni bir okul binası inşa edilmedi. İzmir Valiliği tarafından yapılan son açıklamada İzmir’de yapımına henüz başlanmayan 58 okul için proje ve ruhsat hazırlıkları sürdüğü duyurulmasına karşın, 2023 bütçesinde eğitime sıfır bütçe ayrılan kent için yeni okul yapımı için de harcama öngörülmedi. 

YÜCE: ÖZEL OKULLARIN EĞİTİMDEKİ PAYI YÜKSELDİ

Öğrenci Velileri Derneği İzmir Şube Yöneticisi Orhan Yüce, “Bizim bölgemizde bizzat takip ettiğimiz 42 okulun yarıya yakınının yerine yenisi yapıldı ama kalan yarısı için hiçbir şey yapılmadı. İki yılı aşkın süredir burada okuyan çocuklar taşımalı eğitim adı altında başka okullara götürülüp 50-60 kişilik sınıflarda üst üste eğitim görüyor. Ödeneği ayrılan, planı projesi olan okulların yerine yenileri yapıldı. Peki kalanlar neden yapılmıyor? Devletin iş dünyasına yeni okul yapımı için çağrısı olmuştu. Okul yapımı esas devletin işidir. Bu iş adamlarının keyfine bırakılamaz ki. Devletin asli görevlerinden bir tanesi de bu çocuklara nitelikli eğitim vermektir. Devlet bu şekilde bağışlarla, niyetlerle işlerini yürütemez. Başka hiçbir ülkede devlet böyle ‘Zenginler haydi yardım edin de okul yapın’ demez. Devlet vergisini toplar, bu işleri kendisi yapar. Devlet doğru düzgün vergi toplamıyor, sonra ‘Hadi yardımcı olun okul yapalım’ diye çağrıda bulunuyor. Özel sektör, iş dünyası okul yaptı mı orası özel okul olur. Devlet okulu olmaz. Bundan 6 yıl önce özel okulların eğitimdeki payı yüzde 2 iken, şimdi bu oran yüzde 8’e kadar çıktı. Bu durum devletin özelleştirmeyi teşvikidir” dedi.