Foça’da 'işgal yasası'na tepki: 'Toprağımızı vermiyoruz'

Foça’da 'işgal yasası'na tepki: 'Toprağımızı vermiyoruz'

17.09.2025 15:29:00
Güncellenme:
Foça’da 'işgal yasası'na tepki: 'Toprağımızı vermiyoruz'

Torba yasa içinde Meclis’ten geçirilen; köyleri, ormanları, meraları ve suları madencilere peşkeş çeken yasa AYM’ye taşındı. Ankara’da AYM’ye başvuru yapılan saatlerde eylem yapan Foça Tarih ve Doğa Talanına Hayır Platformu da “İşgal yasasına hayır” açıklamasında bulundu.

Kamuoyunda, “süper talan” yasası olarak tanımlanan 7554 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu’nun iptali için bütün muhalefet partilerin vekilleri ortak imzayla aynı dilekçeyi mahkemeye sundu. 

Ankara’da Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvuru yapılan saatlerde, Foça Tarih ve Doğa Talanına Hayır Platformu’nun çağrısıyla Foça’da kitlesel basın açıklaması gerçekleştirildi.

AYM başvurusunun sadece hukuki bir girişim olmadığının ifade edildiği basın açıklamasında, tepeden inme yönetim anlayışına karşı kurulan bir dayanışma olduğu ifade edildi.

Image

Platform pankartı arkasında bir araya gelen Foçalılar, “İşgal Yasasını Hayır”, “Toprak vatandır vatan satılamaz”, “Havana Suyuna Toprağına Sahip Çık” sloganlarıyla; Foça PTT önünden Nihat Dirim Barış ve Demokrasi Meydanı'na yurttaşların alkışlı desteğiyle yürüdü.

Yürüyüşün ardından meydanda yapılan basın açıklamasını Platform Sözcüsü Ramis Sağlam okudu. 

Image

"İŞGAL SENARYOSUYLA KARŞI KARŞIYAYIZ"

Maden ve enerji şirketlerine “süper talan yetkisi” veren ve rant çevrelerinin ihtiyaçlarına göre formüle edilen yasanın, yasa olmadığını belirten Sağlam, “Bu yasa köksüzleştirme ve mülksüzleştirme planıdır. Kökü sökülmüş köyler, tarlası alınmış çiftçiler, hasadı gasp edilmiş köylüler... Meralar şirketlere devredilecek, zeytinlikler bir imzayla elimizden çekilip alınacak. Bir sabah uyandığımızda, atadan dededen kalan toprakta, artık şirketlerin iş makineleri çalışıyor olacak” dedi.

"BU YASA ŞEHİRLERİ DE VURACAK"

Köylü toprağından koparıldığında şehirde ucuz işgücüne dönüştürüleceğini ifade eden Sağlam, “Köyler boşaldığında pazar da, sofra da yoksullaşacak. Suyu ve toprağı gasp edilen köy, susuz ve ekmeksiz kalan şehir demektir. Bu düzen hepimizi aynı zincire vuruyor; hem köylünün kökünü hem şehirlinin geleceğini yok edecek” diye konuştu.

Image

"HUKUKSUZLUĞA KARŞI HUKUKA SAHİP ÇIKIYORUZ"

Arkadan gelen mahkeme kararlarının adaleti sağlamadığının altını çizen Sağlam, şöyle devam etti:

“İktidarın totaliter eğilimi, yasayı salt bir araç olarak kullanıyor. Yasaya yazılan maddeler, insanların yaşam alanlarını, tarihlerinin izlerini ve emeklerini silmeye yönelik yönlendirmeler içeriyor. 7554 sayılı yasa yalnızca çevresel yıkım değil; toplumsal köksüzleştirme projesidir.

Unutulmasın: Bu yasa yalnızca insanı değil, bu topraklarda birlikte yaşadığımız tüm canlı ve cansız varlıkları da yok sayıyor. Bizim mücadelemiz yalnızca kendi geleceğimiz için değil; bütün varlıkların var olma hakkı için de verilen bir mücadeledir.

Buradayız çünkü karşı çıkıyoruz: hem hukuki yoldan hem sokağın gündeliğiyle. Yaşamı sömürü düzeninin cetveline kurban etmeyeceğiz. AYM’den talebimiz açık: işgal yasasını iptal edin. İktidarın tepeden indirdiği çaresizlik anlatısını bozan bir cevap olsun. Tarih bunu kaydetsin.”

İlgili Haberler