Merkez Bağlar ilçesinde Narin Güran cinayetine ilişkin "suçluyu kayırma" suçundan 6 aydan 5’er yıla kadar hapis cezası istemiyle haklarında dava açılan tutuklu sanıklar Maşallah, Fuat ve Birsen Güran, Salim Güran’ın işçisi Mehmet Selim Atasoy, Mehmet Şevket Kaya ve Muhammed Kaya ile tutuksuz sanıklar Şeyma Kaya, İbrahim Halil Güran, Hediye Güran, Barış Güran, Kurtuluş Güran ve Ömer Faruk Güran, çocuklar R.A. (16), M.G. (16) ve İ.K. (17), Diyarbakır 17. Asliye Ceza Mahkemesinde görülecek duruşmada ikinci kez hakim karşısına çıkacak.
Tutuklu sanıklar, Diyarbakır Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nden cezaevi nakil araçlarıyla geniş güvenlik önlemi alınarak Diyarbakır Adliyesi’ne getirildi.
Duruşmada şu ana kadar 2 jandarma personeli tanık olarak dinlendi.
'VİCDANIM TATMİN OLMAMIŞTIR'
Duruşmayı bir süre takip eden CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, çıkışta basın mensuplarına konuştu.
Tanrıkulu, "Yargılamayı bir müddet izledim. Şunu ifade etmeliyim; tabii ki ilk yargılamada ilk derece mahkemesi 4 şüpheliyi müebbet hapisle cezalandırdı. Bir avukat olarak, bu davayı başından beri takip eden birisi olarak, ilk yargılamadaki yargılama beni tatmin etmemişti. Hüküm de beni tatmin etmemişti. Zira ilk mahkemedeki hüküm faili ve olayın nedenini tarif etmekten uzaktı. İlk mahkeme hüküm kurarken faili bize göstermedi. Gerçek faili bize göstermedi ve olayın nedeni henüz açıklığa kavuşmadı. Oysa ceza yargılaması biz de biliyoruz ki bu iki şüpheyi yenmek için yapılır. Olayın nedeni nedir, fail kimdir? İlk mahkeme kararında bunlar açıklığa kavuşmadı" dedi.
Tanrıkulu şöyle devam etti:
"Şimdi bir vesileyle soruşturma sırasında delilleri kararttığı iddiasıyla veya adil yargılamayı etkiledikleri gerekçesiyle Narin Güran'ın yakınları ve akrabaları, köylüleri yargılanıyorlar. Bu yargılama biçimi de bana göre yine adil değil ve maalesef gerçek failleri ortaya çıkaracak bir faaliyet yürütülmüyor. Bunun nedeni şu; ilk günden itibaren ifade ettim. Soruşturma makamları, soruşturmayı etkin bir biçimde yapmadılar. İhmal ettiler ve gerçek faillerin ortaya çıkmasını, delillerin karartılmasını engelleyemediler.
O nedenle de toptancı bir anlayışla; madem faili bulamıyoruz, buna en yakın insanlar bunlardır deyip, toptancı bir mantıkla bir hüküm kuruldu. Bunu vicdanen kabul etmek de mümkün değil, bunu ifade edeyim. O nedenle soruşturmanın etkin bir biçimde ele alınması lazım. Bu yargılamaların etkin bir biçimde yapılması lazım. İstinaf yargılamasının da etkin bir şekilde yapılması lazım ki gerçekten bu vakada gerçek faillere, olayın nedenine ulaşabilelim. Benim temennim budur. Vicdanım tatmin olmamıştır. Onu ifade edeyim."
NE OLMUŞTU?
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos 2024’te kaybolan ve 8 Eylül 2024’te Eğertutmaz Deresi’nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin 6’sı tutuklu 12 kişi ile suça sürüklenen 3 çocuk hakkında yürütülen soruşturma tamamlanmış, Başsavcılık tarafından 12 kişi hakkında "suçluyu kayırma" suçundan 6 aydan 5’er yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame, Diyarbakır 17. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından, çocuklar R.A. (16), M.G. (16) ve İ.K. (17) hakkında aynı suçtan hazırlanan iddianame ise 2. Çocuk Mahkemesince kabul edilmişti.
Diyarbakır 2. Çocuk Mahkemesinin, kendilerindeki dosyanın, Diyarbakır 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 6’sı tutuklu 12 sanık hakkında açılan dava ile birleştirilmesi yönündeki talebi kabul edilmişti.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar hakkında yürütülen soruşturma tamamlanmış, 4 sanık hakkında "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle hazırlanan iddianame, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesince 23 Ekim 2024’te kabul edilmişti.
Sanıkların yargılanmasına 7 Kasım 2024’te başlanmış, mahkeme heyeti 28 Aralık 2024’teki duruşmada, tutuklu sanıklar Yüksel, Enes ve Salim Güran’ın "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, Narin’in cansız bedenini Eğertutmaz Deresi’ne sakladığını itiraf eden Nevzat Bahtiyar’ın da "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan 4 yıl 6 ay hapisle cezalandırılmalarına ve tutukluluk hallerinin devamına karar vermişti.