Osman Kavala için çağrı yapan 10 ülkenin büyükelçilikleri, dün art arda açıklama yaptılar
10 ülkenin büyükelçilikleri, yaptıkları açıklamada Viyana Sözleşmesi’ne dikkat çekerken, Türkiye’ye “istenmeyen şahıs” çıkışından geri adım için alan açmış oldukları yorumu yapıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “istenmeyen şahıs (persona non grata)” ilan edilmesi talimatı verdiğini açıkladığı iş insanı Osman Kavala için çağrı yapan 10 ülkenin büyükelçilikleri, dün, kabine toplantısı sürerken krizi yatıştıracak bir açıklama yaptı. Büyükelçilikler, Viyana Sözleşmesi’nde yer alan “bulunulan ülkenin içişlerine karışılmamasını” düzenleyen maddeye bağlı olduklarını bildirdi. Böylece büyükelçilikler daha önce yaptıkları Kavala açıklamasından “geri adım atmaksızın” halihazırda uymakla yükümlü oldukları anlaşmaya bağlılıklarını yineleyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “istenmeyen şahıs” çıkışından geri adım için alan açmış oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın cumartesi günü Eskişehir’deki toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada açıkladığı Kavala’nın serbest bırakılması çağrısında bulunan büyükelçilerin, diplomasideki en ağır yaptırımlardan olan “istenmeyen şahıs” ilan edilmesi talimatı, yurtiçinde ve yurtdışında büyük tartışmaya yol açmıştı. Erdoğan’ın talimat verdiğini açıklamasına karşın Dışişleri Bakanlığı, konuyla ilgili resmi bir girişimde bulunmamış, bu 10 ülkenin büyükelçiliğine de herhangi resmi bir bildirim yapılmamıştı.
Dün konunun ele alınacağı kabine toplantısının sürdüğü saatlerde Kavala çağrısında imzası bulunan ülkelerden yazılı bir açıklama geldi. İlk olarak ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nin resmi Twitter hesabı üzerinden yapılan açıklamada, “ABD, 18 Ekim tarihli açıklamaya ilişkin bazı sorunların yöneltilmesi vesilesiyle, Diplomatik İlişkiler Hakkındaki Viyana Sözleşmesi’nin 41. maddesine riayet etmeyi teyit eder” ifadelerine yer verildi. Hollanda, Kanada ve Yeni Zelanda’nın Ankara Büyükelçilikleri de sosyal medya hesapları üzerinden benzer açıklamalar yaparken Almanya, Fransa, Danimarka, Finlandiya, İsveç ve Norveç büyükelçilikleri, ABD’nin açıklamasını “retweet” etti.
1961 tarihli Diplomatik İlişkiler Hakkındaki Viyana Sözleşmesi’nin 41. maddesi diplomatların, görev yaptıkları ülkenin içişlerine karışmaması konusunu düzenliyor. Maddede “Kabul eden devletin kanunlarına ve nizamlarına riayet etmek, ayrıcalıklarına ve bağımsızlıklarına halel gelmeksizin, bu gibi ayrıcalıklardan ve bağışıklıklardan yararlanan her şahsın görevidir. Anılan devletin içişlerine karışmamak da bu şahısların keza görevidir” ifadeleri yer alıyor.
ELÇİLİKLERDEN ZEYTİN DALI
Gezi ve 15 Temmuz darbe girişimi davaları kapsamında tutuklu bulunan Kavala’nın tutukluluğunun 1 Kasım’da dördüncü yılını dolduracak olması dolayısıyla ABD, Almanya ve Fransa’nın da aralarında bulunduğu ülkelerin Ankara büyükelçilikleri 18 Ekim’de ortak bir açıklama yayımlayarak Türkiye’ye uluslararası yükümlülüklerini anımsatmış ve “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) bu husustaki kararları doğrultusunda Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılmasının sağlanması için Türkiye’ye çağrıda bulunuyoruz” demişti. Bu açıklamanın ardından Dışişleri Bakanlığı’na çağrılan büyükelçiler, “Viyana Sözleşmesi kapsamında görevlerinin sorumlulukları içerisinde kalma” konusunda uyarılmışlardı.
Büyükelçilikler, dün yaptıkları açıklamayla Kavala çağrısından geri adım atmadan uymakla yükümlü oldukları Viyana Sözleşmesi’ne bağlılıklarını yineleyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “istenmeyen şahıs” çıkışından geri adım için alan açmış oldu.
Büyükelçiliklerin bu açıklamasının, Anadolu Ajansı tarafından “ABD ve diğer ülkelerin büyükelçiliklerinin geri adımı” başlığıyla servis edilmesi dikkat çekti. AA’ya bilgi veren Cumhurbaşkanlığı kaynakları da açıklamanın, “Erdoğan tarafından olumlu karşılandığını” bildirdi.
LOĞOĞLU: ERDOĞAN’A ÇIKIŞ YOLU AÇILDI
Konuyla ilgili Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan emekli büyükelçi Faruk Loğoğlu, büyükelçiliklerin açıklamasının hemen ardından Cumhurbaşkanlığı kaynaklarının Anadolu Ajansı aracılığıyla Cumhurbaşkanlığı Erdoğan’ın açıklamayı “olumlu karşıladığını” bildirdiğine dikkat çekerek “Bir çıkış yolu bulunmuş görünüyor. Büyükelçilerin yaptığı bu açıklama esasında bir geri adım olarak görülemez. Çünkü Viyana Sözleşmesi’nin 41. maddesi hükümlerine uydukları teyit ediliyor” dedi. Açıklamaların “gerilimi azaltma adımı” olarak yorumlanabileceğini belirten Loğoğlu, “Yani bu açıklamayla Cumhurbaşkanı için çıkış yolu açılmış oldu diyebiliriz” diye konuştu. Öte yandan AKP’li bazı siyasetçiler ise sosyal medyada yaptıkları paylaşımlarda, 10 ülkenin büyükelçilerinin dünkü açıklamasını “geri adım” olarak nitelendirdi.
SÖZCÜ PRICE: BİLDİRİ 41. MADDEYE UYGUN
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 10 ülkenin büyükelçilerine yönelik “Ülkemizin bağımsızlığına saygı duymayan hiç kimse bu ülkede barınamaz” sözlerinin not edildiğini bildirdi. Kavala’ya yönelik açıklamanın, Viyana Sözleşmesi’nin 41. maddesiyle tutarlı olduğunu savunan Price, “Herhangi bir anlaşmazlığı gidermek için diyalog kurmaya devam edeceğiz. İlerlemenin en iyi yolunun karşılıklı çıkar konularında işbirliği yapmak olduğuna inanıyoruz” dedi.
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu