Son Dakika... 'Gezi Parkı çıplak arama' davasında karar açıklandı: 2 polise hapis cezası!

-Gezi Parkı eylemleri sırasında gözaltına alınanlar arasında olan Taksim Dayanışması Sözcüsü Mimar Mücella Yapıcı ile kızı Cansu Yapıcı’nın, gözaltındayken çıplak aramaya maruz bırakıldıkları iddiasıyla ikisi kadın biri erkek polis hakkında 'işkence' suçundan açılan davada karar açıklandı. Erkek polis suçlamalardan beraat ederken, iki kadın polise 5'er ay hapis cezası verilerek, hükmün açıklanması geri bırakıldı.

Taksim Dayanışması Sözcüsü Mimar Mücella Yapıcı ve kızı Cansu Yapıcı’nın, Gezi eylemleri sırasında gözaltında çıplak aramaya maruz kalmasıyla ilgili üç polisin 'işkence' suçundan yargılandığı davanın karar duruşması bugün İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mücella Yapıcı ile kızı Cansu Yapıcı ve iki kadın polisin katılmadığı duruşmada kendilerini avukatları temsil etti. Başka suçtan tutuklu polis memuru L.M. ise bulunduğu cezaevinden duruşmaya SEGBİS aracılığıyla katıldı.

"İŞKENCE DEĞİL GÖREVİ İHMAL"

Savcılık mütalaasında, sanık polis memurları S.E.K. ile C.B.P.'nin, Mücella Yapıcı ile Cansu Yapıcı'ya, 'istisnai' arama şekli olan 'tüm giysileri çıkarttırmak' şeklinde arama yaptıkları belirtilerek, işkence suçunun oluşması için işkence suçunu oluşturan fiillerin sistematik ve belirli bir süreç içerisinde yapılması gerektiğini kaydedildi. Mütalaada, sanıkların 'arama gereklerine aykırı hareket ettikleri' ifade edilerek, sanıklar S.E.K. ile C.B.'nin eylemlerine uyan 'görevi kötüye kullanma' suçunu işledikleri gerekçesiyle 6 aydan 2 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Diğer sanık L.M.'nin ise üzerine atılı 'görevi ihmal' ve 'işkence' suçlarında somut ve yeterli delil bulunmadığından beraatına karar verilmesini talep edildi.

"GEZİ DÖNEMİNDE ÖNE ÇIKAN İSİM OLDUĞU İÇİN YAPILDI"

Mücella Yapıcı ile Cansu Yapıcı'nın avukatı Gülyeter Aktepe, mütalaaya karşı beyanında olay tarihinde çok sayıda hak ihlali yaşandığını, davanın ise 7 yıl sonra açıldığını, müvekkillerinin gözaltına alınma nedenlerinin narkotikle ilgili bir suçlama değil, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet olduğu halde çıplak arama işkencesine maruz kaldıklarını, çıplak aramanın ise sadece olay günü gözaltına bulunan kadınlara yönelik yapıldığını belirtti. Avukat Aktepe, Mücella Yapıcı'nın, Gezi döneminde platform sözcüsü olduğunu ve o günlerde öne çıkan isimlerden biri olduğunu kaydederek, çıplak aramanın Yapıcı ile yanındakilere eziyet etmek, rencide etmek, utandırmak ve taciz etmek için yapıldığını ifade etti. Sanıkların, müvekkillerine çıplak arama yapan kişiler olduklarını itiraf ettiklerini kaydeden Aktepe, eylemin 'görevi kötüye kullanma' olmadığını, 'işkence' olduğunu belirterek, mütalaaya katılmadıklarını ifade ederek tüm sanıkların 'işkence' suçundan cezalandırılmalarını talep etti.

"HÜKÜMETTEN ÖÇ ALMA İSTEĞİ"

Mütalaaya karşı savunma yapan sanık avukatı, iddianamenin soyut anlatımlar üzerine hazırlandığını öne sürerek, müştekilerin gözaltına alınmasına neden olan olayların, hükümete karşı ideolojik bir savaş olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini ortadan kaldırmaya yönelik bir ayaklanma olduğunu savundu. Sanıkların cezalandırılmasının istenmesinin, hükümetten öç alma isteği olduğunu öne süren sanık avukatı, Gezi eylemlerinin, çevreci eylemden çıkarak siyasi bir eyleme dönüştüğünü, ülkesel bir iç karışıklığa neden olduğunu, bu davanın da sanıklardan öç alma isteğine dönüştüğünü ve müştekilerin 'mağdur edebiyatı' yaptıklarını savundu. Diğer sanıkların avukatları da müvekkillerinin her iki suçlamadan da beraatlarını talep etti.

BİRİNE BERAAT İKİSİNE HAGB'Lİ CEZA

Kararını açıklayan mahkeme, sanık L.M. hakkında 'işkence' suçundan dava açılmışsa da, eyleminin, 'görevi kötüye kullanma' olduğunu ancak atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak somut bir delil bulunmadığından beraatına karar verdi. Mahkeme, sanık kadın polis memurları S.E.K. ile C.B.'nin 'işkence' suçundan cezalandırılmaları talebiyle dava açıldığını ancak eylemlerinin 'görevi kötüye kullanmak' suçunu oluşturduğuna kanaat getirerek, iki sanığa da ayrı ayrı 6 ay hapis cezası verdi. Sanıklar hakkında iyi hal indirimi uygulayan amhkeme cezayı 5 aya düşürerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına (HAGB) karar verdi.