Harvard Business School araştırmacıları, kümülatif 5 bin 700 yetişkin ve öğrenci üzerinde iş yeri stresi ile ilgili dokuz araştırma yürüttüler ve bulgularını Ulusal Bilimler Akademisi Bildiriler Kitabı'nda yayınladılar. Yayınlanan rapora göre, kadınları iş yerinde erkeklerden daha hızlı tükenmeye iten şey “zaman stresi” duygusu. Bu ifade, kadınların yetki verme konusundaki isteksizliğini ve başkalarının ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarının önüne koyma olasılığını ifade ediyor.
"YARDIM İSTEME OLASILIKLARI DAHA DÜŞÜK"
Raporda, "Kadınların görevlerini tamamlamak için daha fazla zaman isteme olasılıkları daha düşük, çünkü bu talepler için cezalandırılacaklarına dair güçlü inançları var ve başkalarına yük olmaktan daha fazla endişeleniyorlar" deniyor.
Raporda ayrıca, kadınların diğer bireylerin duygularıyla erkeklere oranla daha fazla uyum içinde oldukları ve kendilerinin yerine başkalarının duygularına öncelik verme olasılıklarının daha yüksek olduğu belirtiliyor. "İşverenleriyle olan ilişkileri, kariyer hedefleri de dahil olmak üzere her şeyin üzerinde gelir, yani zam veya uzatma gibi herhangi bir yardım isteme olasılıkları daha düşük" şeklinde belirtiliyor.
Psikoterapist ve TV sunucusu Lucy Beresford Daily Mail'e verdiği demeçte, "Kadınlar hala 'yeterince iyi kız' olmadıklarından endişeleniyorlar. Bu, onları çok fazla evet demeye, baskıları en aza indirmeye ve 'mükemmel insan' olmaya yönlendiriyor" şeklinde konuştu.
ÇALIŞAN ANNELERE DİKKAT
Çalışan anneler, araştırmanın önemli odak noktalarından biri. Araştırmaya göre, çalışan anneler, çalışan babalara göre çocuk bakım sorumluluklarını üstlenme olasılığı daha yüksektir, bu da bunalmış hissetmeye etki ediyor.
Araştırmacılara göre, kadınlara bu konu hakkında yardımcı olabilecek şey, şirketlerin kadınlara, özellikle de yardım isteyemeyecekleri hissedilen çocuklu kadınlara, destek sunmalarıdır. Çalışma, bu cinsiyet farklılıklarını azaltmak için iş yerlerinin resmi kanallar aracılığıyla zam ve uzatma talepleri ile ilgili açık protokoller uygulayabileceğini ve bu sayede kadınları cezalandırılmadan yardım istemeye teşvik edebileceğini öne sürüyor.
COVID-19 ETKİSİ
Aslında bu, kadınların iş yerinde cinsiyet farklılıklarıyla ilk karşılaşması değil. Yaşlı kadınlar, özellikle COVID-19 vurduğundan beri, iş bulma konusunda genellikle daha fazla zorluk çekiyor. Çünkü işverenler daha az konaklama yeri olan genç çalışanlar için rekabet ediyor. Pandemi nedeniyle kadınlar, özellikle çocukları çevrimiçi okula kaydolan anneler, iş piyasasından itildi. Geçen yıl fazladan 173 saat ücretsiz çocuk bakımı işi gerçekleştirirken, erkekler yalnızca 59 saat daha çalıştı. Bu da iş gücü eşitsizliğinin açık olduğunu gösteriyor.
