Kanserle savaşta yeni yöntem: 'Akıllı ilaçlar'
Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Uğur Coşkun, “Akıllı ilaçlar, tümörün gelişimi ve büyümesinde kullandığı damarlanma ve benzeri yolaklara odaklanıyor ve buraları engelleyerek, reseptörleri bloke ederek tümörü öldürmeyi hedefliyor” dedi. Coşkun, immünoterapi denilen tedavi yönteminin, vücudun kendi bağışıklık hücrelerini kuvvetlendirdiğini aktardı.
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) pandemisi dünyayı etkisi altına almayı sürdürse de; kanser hala çağın hastalığı olmaya devam ediyor. Onkoloji alanında yaşanan gelişmelerle kemoterapi kullanımlarının gerçekten azaldığını belirten Coşkun, “İleride bu yeni gelişen teknolojilerle yeni gelişen ilaçlarla kemoterapi kullanımı oldukça azalacak. Son dönemde ayrıca hem kemoterapi hem akıllı ilaçların bir araya getirildiği çok etkili tedavi seçenekleri de çıkmaya başladı. Bunlar devreye girdiğinde kullandığımız kemoterapi büyük oranda azalacak diyebiliriz” diye konuştu.
"SADECE TÜMÖRE ODAKLI"
Akıllı ilaç yöntemiyle, kemoterapi arasındaki farkları değerlendiren Prof. Dr. Coşkun, “Kemoterapi tümör hücrelerini öldürürken normal hücrelere de zarar veriyor. Kişinin saçı dökülüyor, cildine zarar veriyor. Ağız içinde, bağırsaklar da yaralar oluşabiliyor. Akıllı ilaçların özelliği ise sadece tümörün geliştiği mekanizmayı hedeflenesi. Dolayısıyla bunlar sağlıklı hücrelere kemoterapi kadar zarar vermiyorlar. Bu nedenle de çok daha uzun süre kullanılma imkanları var. Sadece tümöre odaklı olduğu için etkinlikleri de genel olarak daha fazla” açıklamasında bulundu.
Akıllı ilaçların tümörün geliştiği yolları hedeflediğinden bahseden Prof. Dr. Coşkun, “Tümör nerden gelişiyorsa hangi yolu kullanıyorsa oraya karşı geliştirilmiş olan ilaçlar. İmmünoterapi dediğimiz tedavi yöntemleri akıllı ilaçlar içerisinde sayılıyor. Bu tedavi yöntemi vücudun kendi bağışıklık hücrelerini kuvvetlendirerek kanserle savaşmamızı sağlıyor” ifadelerini kullandı.
Onkoloji alanında son 5-10 yıldır çok büyük gelişmeler olduğunu anlatan Prof. Dr. Coşkun artık eskiden iyileşme şansı olmadığı düşünülen birçok hastanın eğer moleküler, genetik özellikleri uygun ise akıllı ilaçlar denilen yöntemlerle iyileşebileceğini kaydetti.
Bireyselleştirilmiş tedavi hakkında değerlendirmelerde de bulunan Prof. Dr. Coşkun, “Eskiden biz tümörü organlarına göre tedavi ediyorduk. Örneğin meme kanserinde hangi ilaç etkili olur, akciğer kanserinde hangi tedavi olur gibi. Grup grup ilaçlar vardı. Bunların tamamı kemoterapiden oluşuyordu. Artık günümüzde tümörün nereden kaynaklandığından ziyade tümörün nasıl geliştiği, hangi genleri kullandığı, hangi yolları izleyerek geliştiği, ne şekilde metastaz yaptığı gibi durumları saptayabiliyoruz. Saptadığımız zaman bu şekilde tedavi yapıyoruz. Her meme kanseri hastası aynı olmuyor. İnsan da yaklaşık 20 bin civarında gen var. Bunun da 300-400'ü kanserle ilişkisi olan genler. Günümüzde artık bunları tarama yaparak nerede hangi gende bozukluk var ve tümör hangi yolla gelişmiş anlayabiliyoruz. Herkesi farklı farklı değerlendiriyoruz” açıklamalarında bulundu.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!