Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Erdem ve Kavala: Adalet ve devlet?
Kamuoyu, önce Eren Erdem davasında bu garipliği gördü...
Şimdi Gezi-Osman Kavala davasında, bir kez daha ona tanık oldu:
Hapiste yargılanan sanık beraat ettiriliyor, ama salıverilmiyor; derhal bir başka nedenle tutuklama kararı çıkarılıyor ve mahkûmiyet kararı olmadan uygulanan hapis cezası sürdürülüyor.
***
Yüzlerce kez söyledim...
Defalarca yazdım:
Devlet doğada yoktur, insan icadıdır...
İnsanın kendisini doğaya ve öteki insanlara karşı koruması için icat edilmiştir!
İnsanın, doğayla mücadelesi, teknolojiyi...
İnsanın insanla mücadelesi, ideolojiyi doğurmuştur:
Devlet teknolojinin ve ideolojinin geliştiği oranda güçlenmiştir.
Teknolojik gelişme, örneğin atomun parçalanması ve uzaya çıkış, onu doğaya ve öteki insanlara karşı güçlü kılmış...
İdeolojik gelişme, örneğin Demokrasi, İnsan Hakları ve Adalet ise, kendisini oluşturan insanların ona olan sadakatini ve onayını kuvvetlendirmiştir.
Elbette insanın, kurduğu devlet aracılığıyla teknolojiyi ve ideolojiyi, doğayı ve öteki insanları yok etmek için kullanması, bu evrimin en olumsuz sonucudur:
Devletin desteklediği ve kullandığı teknoloji insanın içinde yaşadığı doğayı yaşanamaz hale getirmeye, yani tahrip etmeye başladığında...
Devletin benimsediği ve desteklediği ideoloji ise, Demokrasiyi, İnsan Haklarını ve Adaleti yok ettiğinde...
Devlet artık olumlu değil, olumsuz bir rol oynamaya başlar!
***
Türkiye’de son günlerde nelerin olup bittiğine, benim gibi, akıl erdiremeyenler...
Tarihin ve insanın bu “devlet” eksenindeki bu evrim çizgisine ve bu çizginin falsolarına baktıklarında olup bitenler biraz anlam kazanabilir diye düşünüyorum.
İktidar, doğayı ve devleti oluşturan insanları değil...
Sadece kendisini düşündüğü için:
Hem doğayı tahrip ediyor...
Hem de devletin kendisini iktidara getiren ideolojisini yani Demokrasiyi, İnsan Haklarını ve Adaleti zedeliyor.
Bu yanlış, insanlığın evrimine, tarihin derslerine, siyaset biliminin tüm bulgularına ters bir uygulamaya işaret ediyor.
Benim mütevazı bir toplumbilim öğrencisi olarak gördüğüm bu gerçeği, bu hatayı yapanların en azından bir bölümünün görmemesi olanaksız:
Yaşadığımız garipliklerin kaynağı bu sanıyorum:
İktidar kadrolarının bir bölümü Demokrasi, İnsan Hakları ve Adalet olmadan Devletin de varlığını sürdüremeyeceğini fark etti...
(O yüzden eski iç ve dış eski müttefikler iktidarı terk etti; yönetici kadroların bir bölümü de partiyi terk edip yeni partiler oluşturmaya başladı.)
Ama bunu hâlâ fark etmeyenler baskılarını sürdürüyorlar!
***
YAŞASIN DEMOKRATİK DEVLET:
YAŞASIN ADALET...
YAŞASIN HUKUK DEVLETİ...
YAŞASIN ATATÜRK CUMHURİYETİ!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Türkiye'deki sağlık sistemi ne durumda? Mersin Tabip Oda
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
En Çok Okunan Haberler
- AFAD duyurdu: Ege Denizi'nde korkutan deprem!
- Premier Lig'den Arda'ya çılgın teklif!
- Kurum kazanacak diyen astrolog neden yanıldığını anlattı
- Kayıp ekonomist Berzeg olayında yeni gelişme!
- Sürekli negatif olan burçlar hangileridir?
- O il için gök gürültülü sağanak uyarısı!
- Hamza Dağ'ın 'içkili mekan turları' bitmedi
- Ali Yerlikaya'dan '1 Mayıs' açıklaması
- İYİ Parti'de yeni dönem istifalarla başladı
- Çağlayan'da 'Erdoğan' ve 'Deccal' krizi