B. Erdoğan - El Kadı Fotoğrafı Neden Haberden Sayılmadı?
Can Dündar
Son Köşe Yazıları

B. Erdoğan - El Kadı Fotoğrafı Neden Haberden Sayılmadı?

03.01.2014 02:06
Güncellenme:
Takip Et:

Cevabı bildiğimden değil, merak ettiğimden soruyorum:
Bir Başbakan’ın oğlunun, bir dönem dünyada “terörü finanse eden isim” olarak aranan ve ülkeye girişi yasaklanan bir işadamıyla buluşmasına ilişkin fotoğraf haber değil midir?
Dünyanın her yerinde haberdir.
Bu fotoğraf bütün medya kuruluşlarına “servis edildi”.
Neden birkaçı dışında büyük çoğunluk, görmezden gelmeyi tercih etti?

***

İyi niyetli bakmaya çalışalım:
O işadamı hakkındaki suçlamalar ve yurda giriş yasağı daha sonra kaldırılmış. Dolayısıyla bu buluşmada hukuki bir sorun görmemiş olabilirler.
Peki etik bir sorun yok mu?
Devletin tüm imkânlarını elinde tutan ve üstelik bu imkânları menfaat için kullandığı gerekçesiyle daha geçen hafta savcılığa ifadeye çağrılan bir Başbakan oğlundan söz ediyoruz.
Onun -belki “Kimse bize dokunamaz” özgüveniyle, belki “Yanlış bir şey yapmıyorum ki” düşüncesiyle İstanbul’un en işlek otellerinden birinde, bu kadar şaibeli bir şahısla uluorta iş görüşmesi yapmasında etik bir sorun yok mu?

***

Haber yapmamanın daha ciddiye alınabilecek bir mazereti, manipülasyona alet olmama kaygısıdır.
Doğrusu bu, son dönem tarafsız kalmaya gayret eden bütün gazetecilerin ortak sorunu... Çünkü hükümet de, cemaat de medyayı kullanmak için dosya sızdırmadan haber çarpıtmaya, sahte belge üretmeden yalan beyan üretmeye kadar her yolu deniyor.
Artık sızdırılan bilgiler, haber formatında yazılmış, başlığı, ara başlığı konulmuş, fotoğraf altı dizilmiş olarak yollanıyor.
Gelen bilgiyi doğrulatmanın da zor olduğu bu ortamda, taraflardan birine alet olmadan habercilik yapabilmek çok zor.
O yüzden temkinli olmak şart...
Ne var ki El Kadı’nın yasaklı döneminde Türkiye’ye girdiğine dair haber ve fotoğraflar daha önce yayımlandı ve yalanlanmadı. Görüşmeye ve tapelere dair de şu ana kadar yalanlama gelmedi.
Diyelim ki buna rağmen Bilal Erdoğan - El Kadı görüşmesi, medya yöneticilerince ilginç bulunmadı. Peki polisin Başbakan’ın oğlunu otel lobisinde izleyip, görüntüleyip, konuşmaları kaydedip basına servis etmesi de mi haber değil?
Başbakan’ın “Asıl hedef benim. Beni oğlum üzerinden vurmaya çalışıyorlar” sözlerini de doğrulayan bu durum, nasıl görmezden gelinir?

***

Neyse, bahane aramayalım:
Maalesef biliyoruz ki çoğu medya kuruluşunun haberi görmezden gelme nedeni -işine gelmemesi değilse- korkudur.
Ama artık onların görmemesi, kamuoyunun bilmemesi anlamına gelmiyor.
Ve onlar devekuşu gibi davrandıkça, kusurunu gizledikleri insanlar değil, kendileri itibar kaybediyor.  

Böyle devlet adamları da vardı 
Bugünlerde başbakan ve bakan çocuklarının, baba nüfuzuyla yaptığı işler gündemde ya... İsmet İnönü’nün asla devletle iş yaptırmadığı çocuklarından Erdal’la, cumhurbaşkanlığı dönemindeki bir yazışmasını anımsadım. ““Canım Erdalım, Sevgili Babacığım” kitabımda (Can Y. Ekim, 2011) yer verdiğim bu iki mektubu, bugünlerle kıyaslamanız için özetliyorum:

***

21 Şubat 1949 ”Sevgili anneciğim, Dün bir kürkçüye gittim. Bir hermin kap (dediğiniz gibi kısa ve tuvaletin üzerine omuza alıcak şekilde) (beyaz), vergiyle beraber 1260 dolar, fakat Amerika dışına satılırken bu vergiden muaf tutuluyor, biz 1000 dolara alabileceğiz. Bugünler Christmas’tan sonraki ucuz zaman içinde olduğu için şimdi nispeten ucuzmuş, yaza doğru daha pahalılaşacakmış. Ben söylediğim beyaz kapı benim için saklamalarını tembih ettim. Üç haftaya kadar bir cevap vereceğimi söyledim. O zamana kadar düşündüğünüzü söylerseniz iyi olur. 27 Şubat 1949 “Erdalım, sevgili oğlum, Annene yazdığın 21 tarihli mektubunda (...) kürk hikâyesini okudum. Olacak iş değil. O kadar doları bulamayız. Hemen sözünü geri al. Senin bu kadarcık ihtiyat paran için üç senedir uğraşıyoruz. Hulasa, olacak iş değil.” İsmet İnönü  

Yazarın Son Yazıları

Murat Sabuncu’ya açık mektup

Murat Sabuncu’ya açık mektup

Devamını Oku
11.11.2016
Nazi devrinin başlangıcı gibi

Nazi devrinin başlangıcı gibi

Devamını Oku
06.11.2016
Tükeniyoruz, hadi artık!

Tükeniyoruz, hadi artık!

Devamını Oku
05.11.2016
Allah’ın sopası yok ki...

Allah’ın sopası yok ki...

Devamını Oku
03.11.2016
Niye çıldırdılar?

Niye çıldırdılar?

Devamını Oku
01.11.2016
Doğum günün kutlu olsun Türkiye!

Doğum günün kutlu olsun Türkiye!

Devamını Oku
30.10.2016
3 kıtadan 3 kadın

3 kıtadan 3 kadın

Devamını Oku
24.10.2016
Ümidin düşmanları (22.10.2016)

Ümidin düşmanları

Devamını Oku
22.10.2016
Ümidin düşmanları (22.10.2016)

Ümidin düşmanları

Devamını Oku
22.10.2016
Trump’tan Erdoğan’a siyasette maçoluk sorunu

Trump’tan Erdoğan’a siyasette maçoluk sorunu

Devamını Oku
16.10.2016
O duvar, o duvarınız…

O duvar, o duvarınız…

Devamını Oku
09.10.2016
Oyunun kuralları değişiyor

Oyunun kuralları değişiyor

Devamını Oku
05.10.2016
Suskunluk sarmalı (25.09.2016)

Suskunluk sarmalı

Devamını Oku
25.09.2016
Suskunluk Sarmalı (24.09.2016)

Suskunluk Sarmalı

Devamını Oku
24.09.2016
Cesarete ödül, zulme şamar

Cesarete ödül, zulme şamar

Devamını Oku
24.09.2016
Tarık Akan’ı öldüren sancı

Tarık Akan’ı öldüren sancı

Devamını Oku
18.09.2016
Saray ve yeldeğirmeni

Saray ve yeldeğirmeni

Devamını Oku
17.09.2016
Büyük gözaltı (11.09.2016)

Büyük gözaltı

Devamını Oku
11.09.2016
Avrupa’nın başında bir hayalet dolaşıyor

Avrupa’nın başında bir hayalet dolaşıyor

Devamını Oku
07.09.2016
Mafya hukuku

Mafya hukuku

Devamını Oku
04.09.2016
Veda vakti

Veda vakti

Devamını Oku
15.08.2016
Yeni Kapı’nın ardı

Yeni Kapı’nın ardı

Devamını Oku
06.08.2016
Askerin boşluğuna kim yerleşecek?

Askerin boşluğuna kim yerleşecek?

Devamını Oku
03.08.2016
Avrupa liderleri neden bu işareti yapıyor?

Avrupa liderleri neden bu işareti yapıyor?

Devamını Oku
31.07.2016
Düşmanına benzeyen savaşı kaybeder

Düşmanına benzeyen savaşı kaybeder

Devamını Oku
29.07.2016
Tehdit sökmez, belgeyle gelin!

Uluslararası dayanışma büyüyecek

Devamını Oku
04.07.2016
Avrupa uçağı sallanıyor

Uçaktaki Avrupa

Devamını Oku
02.07.2016
Avrupa şokta (25.06.2016)

Avrupa şokta

Devamını Oku
25.06.2016
Gün dayanışma günü

Gün dayanışma günü

Devamını Oku
21.06.2016
Gençlerin sesi: Cumhuriyet

Gençlerin sesi: Cumhuriyet

Devamını Oku
20.06.2016
Söylenemeyeni söylemek

Söylenemeyeni söylemek

Devamını Oku
13.06.2016
Delikanlılık ve ciğer üzerine

Delikanlılık ve ciğer üzerine

Devamını Oku
06.06.2016
Cumhuriyet olmasa…

Cumhuriyet olmasa…

Devamını Oku
30.05.2016
Genelkurmay’dan ‘Şef’in gezilerine...

Genelkurmay’dan ‘Şef’in gezilerine...

Devamını Oku
28.05.2016
Genç Cumhuriyet

Genç Cumhuriyet

Devamını Oku
23.05.2016
Yeniden yürüyüş vakti

Yeniden yürüyüş vakti

Devamını Oku
19.05.2016
Ülkeyi uğursuza hırsıza bırakmayız

İsveç Ulusal Basın Kulübü, ‘İfade Özgürlüğü Ödülü’nü bu yıl bana ve Erdem Gül’e vermeyi kararlaştırdı. Erdem’le bu gece Stockholm’de bu ödül töreninde olacağız. Bazıları ‘Ülkeden kaçtığımızı’ yazmış arkamızdan... Hiç sevinmesinler... Onlarla işimiz henüz bitmedi. Ülkeyi hırsıza, uğursuza bırakacak değiliz.

Devamını Oku
16.05.2016
Daha da güçlüyüz

Daha da güçlüyüz

Devamını Oku
09.05.2016
Yarın olsun!

Yarın olsun!

Devamını Oku
08.05.2016
Ben böyle gözü pek kadın görmedim

Ben böyle gözü pek kadın görmedim

Devamını Oku
07.05.2016