‘Kokteyl terör’ terörü işbaşında
Ahmet İnsel
Son Köşe Yazıları

‘Kokteyl terör’ terörü işbaşında

10.10.2017 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Tam iki yıl önce bugün öğleye doğru Ankara Garı önünde çok büyük bir katliam yapıldı. Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi için toplanmaya başlamış kalabalığın arasına dalan intihar saldırısı eylemcileri, 102 kişiyi öldürdü, 500 civarında kişiyi yaraladı. Ve Türkiye yepyeni bir kavram kazandı. Mucidi kendisi mi yoksa AKP propaganda-dezenformasyon merkezinin kulağına fısıldadığını mı söyledi, bilmiyorum, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu ilk kez “kokteyl terör” kavramını bu katliamın hemen ardından kullandı.
“Terör örgütleri arasında işbirliği yapıldı (...) Türkiye’de bir kokteyl terör terörü diyorum buna, hepsini karıştırarak bu işe kalkışıyor.” AKP üst aklının amacı bu katliamı yirmi gün sonraki seçimlerde oya tahvil etmekti. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan birkaç gün sonra, daha açık konuştu: “Şurada, garın önünde yaşanan olay, terörün nasıl kolektif uygulandığını gösteren bir olaydır.” Halbuki bu kanlı katliamın IŞİD tarafından yapıldığının somut delilleri artık ortaya çıkmıştı. İktidar için ise “kokteyl terör”dü, çünkü tekrarını zorla dayattığı seçimleri kazanmanın bir aracıydı bu kavram.
Ankara Garı katliamı davası, 17’si tutuklu, 16’sı firari sanıklarla halen devam ediyor. Katliamın Türkiye’deki IŞİD örgütlenmesi tarafından yapıldığı konusunda herhangi bir kuşku kalmadı. İsmail Saymaz’ın geçen hafta yayımlanan kitabı, Türkiye’de IŞİD, bu kanlı örgütün Türkiye’de örgütlenmesi ve eylemlerine çiğ ve ürkütücü bir ışık tutuyor. Aylardır polis takibinde olan kişilerin eyleme geçmelerinin nasıl ve neden engellenemediği sorusunu birçok kez sormamıza yol açıyor.
Suruç, Ankara Garı gibi katliamların katıksız IŞİD eylemleri olduğu tamamen ortaya çıktı. Ama “kokteyl terör”, iktidarın ürettiği bir sis perdesi olarak işlevini görmeye devam etti. Başbakan Binali Yıldırım, 2016 Şubat’ında Ankara’da TSK mensuplarını hedef alan saldırının da “kokteyl terör” eylemi olduğunu iddia etti. 10 Eylül 2017’de, daha bir ay önce, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Karkamış’ta “DEAŞ, PKK, FETÖ örgütlerinin aslında bir kokteyl terör örgütleri olduğunu çok iyi görüyoruz” diyordu.
AKP güdümlü medyada bu “kokteyl terör” kavramı üzerinden yapılan çeşitlemelere, bunların insana parmak ısırtan hayal güçlerine insan gülüp geçer normal olarak. Ne var ki iş gülüp geçilecek gibi değil. Çünkü bu “kokteyl terör” kavramı olağanüstü hal hukukuna da nüfuz etmiş durumda. Cumhurbaşkanı’nın, Başbakan’ın, Adalet Bakanı’nın ısrarla varlığına işaret ettikleri bu suç profilinin, hukuk güvenliğinin ortadan kalktığı bir ortamda, ceza yargısında karşımıza çıkmaması şaşırtıcı olurdu.
Cumhuriyet gazetesi çalışanlarına açılan ve halen devam etmekte olan davada, iddia makamı sanıkları birden çok terör örgütüyle ilişkili olmakla suçlamaya çalıştı. Açılan dava, üç duruşmada bütünüyle çöktü ama dört arkadaşımızın tutukluluğu devam ediyor. İki gün önce, “kokteyl terör” iddiası bir başka iddianamede karşımıza çıktı. 3 Temmuz’dan beri tutuklu olan on insan hakları savunucusu hakkında hazırlanan iddianamede, “şüphelilerin iştirak iradesiyle üzerlerine atılı Silahlı Terör Örgütlerine (FETÖ/PDY, PKK/KCK ve DHKP/C) Yardım Etme suçunu işledikleri anlaşılmıştır” diyor iddia makamı. Ortada yardım fiilinin kırıntısı bile yok ama “kokteyl terör” örgütü heyulası var. Üstelik IŞİD eksik kalmış.
Keyfiliğin hüküm sürdüğü istibdat yönetiminin bir nişanesi olarak tarihe geçecek olan bu “kokteyl terör” kavramı, aslında bir gerçeği ifade ediyor. İktidarın yaptıklarının üzerini bir sis perdesiyle örtme ve toplumu susturma, pıstırma, terörize etme politikalarının önde gelen silahı olarak çalışıyor. Evet, Türkiye’de gerçekten bir “kokteyl terör” terörü hüküm sürüyor.  

Yazarın Son Yazıları

Hınç politikaları ve nihilizm

Hınç politikaları ve nihilizm

Devamını Oku
04.09.2018
Bir otokrat prototipi

Bir otokrat prototipi

Devamını Oku
01.09.2018
Kayırma ekonomisinin bedeli

Kayırma ekonomisinin bedeli

Devamını Oku
28.08.2018
Üzerine suç atmanın dayanılmaz hafifliği

Üzerine suç atmanın dayanılmaz hafifliği

Devamını Oku
25.08.2018
Trump ve yeni otoriterizm

Trump ve yeni otoriterizm

Devamını Oku
21.08.2018
Büyük kriz gözüktü

Büyük kriz gözüktü

Devamını Oku
14.08.2018
İş Allah’a kalınca....

İş Allah’a kalınca....

Devamını Oku
11.08.2018
Anti-konformist gericilik ve yavaşlayan küreselleşme

Anti-konformist gericilik ve yavaşlayan küreselleşme

Devamını Oku
07.08.2018
Yeni-patrimonyalizm üzerine

Yeni-patrimonyalizm üzerine

Devamını Oku
04.08.2018
Liberalizmden doğan otoriter kapitalizm

Liberalizmden doğan otoriter kapitalizm

Devamını Oku
14.07.2018
Erdoğanizm Türkiyesi

Erdoğanizm Türkiyesi

Devamını Oku
10.07.2018
Post-komünist otoriter kapitalizm

Post-komünist otoriter kapitalizm

Devamını Oku
07.07.2018
Otoriter kapitalizmin geleceği

Otoriter kapitalizmin geleceği

Devamını Oku
03.07.2018
Kindar nesil böyle yetiştirilir

Kindar nesil böyle yetiştirilir

Devamını Oku
30.06.2018
Durum budur…

Durum budur…

Devamını Oku
26.06.2018
Yarın ve ötesi

Yarın ve ötesi

Devamını Oku
23.06.2018
Paçalardan akan ne?

Paçalardan akan ne?

Devamını Oku
19.06.2018
Kibrin otokrat hali

Kibrin otokrat hali

Devamını Oku
16.06.2018
Siyasette yalan ve yanlış

Siyasette yalan ve yanlış

Devamını Oku
12.06.2018
Tayyip Erdoğan pişman mıdır?

Tayyip Erdoğan pişman mıdır?

Devamını Oku
05.06.2018
Gazeteci istihbaratçıyla işbirliği yapınca...

Gazeteci istihbaratçıyla işbirliği yapınca...

Devamını Oku
02.06.2018
Dindaş/ırktaş demokrasisi

Dindaş/ırktaş demokrasisi

Devamını Oku
29.05.2018
Cumhurbaşkanı koruması PÖH’e teslim

Cumhurbaşkanı koruması PÖH’e teslim

Devamını Oku
26.05.2018
Üfürükçü hoca analizleriyle ekonomiyi yönetmek

Üfürükçü hoca analizleriyle ekonomiyi yönetmek

Devamını Oku
22.05.2018
HDP’nin alacağı oyun önemi

HDP’nin alacağı oyun önemi

Devamını Oku
19.05.2018
AB Sayıştayı’ndan YİP uyarısı

AB Sayıştayı’ndan YİP uyarısı

Devamını Oku
15.05.2018
Enkaza işaret etmek yeterli değil

Enkaza işaret etmek yeterli değil

Devamını Oku
12.05.2018
Diktatörler seçimle gider mi?

Diktatörler seçimle gider mi?

Devamını Oku
08.05.2018
HDP kilit parti olabilir

HDP kilit parti olabilir

Devamını Oku
05.05.2018
Seçim öncesi 1 Mayıs

Seçim öncesi 1 Mayıs

Devamını Oku
01.05.2018
Uzatmalı iktidar Ermenistan’da beş gün sürdü

Uzatmalı iktidar Ermenistan’da beş gün sürdü

Devamını Oku
24.04.2018
Ahlak düşkünlüğü siyaseti ve huzur ihtiyacı

Ahlak düşkünlüğü siyaseti ve huzur ihtiyacı

Devamını Oku
21.04.2018
Başkanlığı bir türlü bırakamayanlar

Başkanlığı bir türlü bırakamayanlar

Devamını Oku
17.04.2018
Trump’ın kuyruğundaki Macron

Trump’ın kuyruğundaki Macron

Devamını Oku
15.04.2018
Fransa’da yeniden laiklik tartışması

Fransa’da yeniden laiklik tartışması

Devamını Oku
14.04.2018
Satranççıya karşı tavlacı

Satranççıya karşı tavlacı

Devamını Oku
10.04.2018
Seçimli tek adam olmanın bazı zorlukları

Seçimli tek adam olmanın bazı zorlukları

Devamını Oku
07.04.2018
Sessiz devrimden kültürel karşıdevrime

Sessiz devrimden kültürel karşıdevrime

Devamını Oku
03.04.2018
Macron SDG’ye hangi vaatte bulundu?

Macron SDG’ye hangi vaatte bulundu?

Devamını Oku
31.03.2018
Irkçılığı besleyen yalan haberler

Irkçılığı besleyen yalan haberler

Devamını Oku
27.03.2018