Her daim Yaşar Kemal

Her daim Yaşar Kemal

27.02.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

“Yaşamla, kitaplarla kendimi zenginleştirmeye çalışıyordum. Bir merakım doğayı yaşamaksa, onu gözlemlemekse ikinci merakım da insanları yaşamak, insanları gözlemlemekti. Bir de sosyalizmdi en büyük tutkum. İnsanların sömürülmesi, açlığı, çalıştıkları halde kazanamamaları beni derinden yaralıyor, insanlığın bu inanılmaz kötü, adaletsiz durumuna baş kaldırıyordum. İnsanın eşitliği, ezilmemesi, aşağılanmaması benim için kutsaldı.”

Yarın, (28 Şubat) Yaşar Kemal’in sonsuzluğa göçüşünün yıldönümü. Yıl 2015’ti. 10 yıl nasıl da geçivermiş! Ama sanki o hep yanımda. Sesi, azmi, aydın kimliği, umutsuzluğa geçit vermeyişi, bilinçli birikimi, doğaya ve insana olan tutkusu, yazdıkları hep ama hep benimle. O nedenle bir yazar/bir anlatıcı olmanın çok ötesindedir benim Yaşar Kemal’im. O nedenle de her daim yaşamaktadır Yaşar Kemal.

Çukurova’yı anlatırken, tüm dünyayı anlatan. Bir insandan yola çıkıp, tüm insanlığa işaret eden. Tarihi, coğrafyayı, doğayı ve toplumu , mitler, efsaneler, türküler, düşler ve gerçeklerle yoğururken, bir bilim insanı titizliği güden. Edebiyatımızın kesinlikle öncü ekolojisti, çevre bilincini bileyen yazarı. Türkçeyi kanatlandıran, Türkçeye ışık, renk, koku, lezzet, tat katan. Toplumun düşleriyle, kendi yaratıcığını bütünlerken, Gılgamış’a, Homeros’a uzanan, Faulkner, Çehov, Chaplin’den geçerek daha güzel, daha iyi, daha mutlu bir gelecek için hepimizi kışkırtan Yaşar Kemal bir bütündür.

YAŞAR KEMAL VAKFI

Hemen bir yıl sonra 2016’da kuruldu Yaşar Kemal Vakfı. Yazarı eşi ve vakfın başkanı Ayşe Semiha Baban Gökçeli, vakfın amacını şöyle tanımlıyor: “‘Ben angaje, bağımlı bir yazarım, kendime ve söze ve insanın onuruna bağımlıyım’ diyen Yaşar Kemal’in değerleri ve duruşu (özgürlük, eşitlik, insan ve doğa sevgisi, kültürel farklılıklara saygı ve sahiplenme) doğrultusunda, Türkiye ve dünya toplumları nezdinde Yaşar Kemal’in bakış, yaklaşım ve değerlerini yaygınlaştırmak.”

O gün bugün vakfın gerçekleştirdiklerini saymaya kalksam bu minicik köşeye sığmaz. Arşiv çalışmalarından yıl boyu ülkenin farklı köşelerinde ve yurtdışında da süren konferans, panel, forum ve sempozyumlara... Lise öğretmenlerini kapsayan “Öğretmen Platformu”yla edebiyatı ve sanatı gençlerin yaşamına katmaya uzanan, Yaşar Kemal’in kitapları ve ele aldığı temalar aracılığıyla öğrencileri yaratıcılığa yöneltmek... Bu etkinlikler çok çok değerli.

KÜLTÜREL EKOLOJİ

Bugün (27 Şubat) Sarıyer Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde önemli bir sempozyum var. Yaşar Kemal Edebiyatı üzerinden son yıllarda dünyada en gözde konusu “Kültürel Ekoloji” tartışılacak. Dedim ya o, bu konuda dünya çapında bir öncü! 50’lerden beri çevre bilincini yayıyor eserleriyle.

Kendini anlatırken şöyle der Yaşar Kemal: “Niye bu kadar doğayı anlatıyor bu adam, niye gece gündüz kuştu, buluttu diye tutturuyor, insan ilişkilerinden çok insan-doğa ilişkileri üstünde duruyor, derdi ne bu adamın diyorlar. Kültür dediğimiz insan- doğa, insan-insan ilişkilerinden çıkan deneyimlerin bir birikimidir. Romanın yapısını işte bu ilişkiler tayin ediyor.”

Yaşar Kemal kitapları bana her daim ülkenin ve dünyanın mücadele tarihini anımsatır. İnsanı, insan yaşamını, emeğini, onurunu korumak için mücadele. Doğayı, toprağı, ormanı, kıyıları, havayı, denizleri korumak için sürdürülen mücadele. Günümüzde buna hayvanları korumak için mücadeleyi de ekleyebiliriz. Zaten bunları birbirinde ayırmak da olanaksız.

Devlete ve otoriter sistemlere karşı insanı ve doğayı koruma mücadelesinde bize kitaplarıyla, yazılarıyla güç veren, umut veren sevgili Yaşar Kemal’e sonsuz teşekkürler! İyi ki varsın!

Hepinize doğa ile barışık ve uyumlu bir yaşam ve bol Yaşar Kemal okumaları diliyorum.

Yazarın Son Yazıları

Aşkla ölüm arası

O kadar güzeldi ki tadı damağımda kalmıştı.

Devamını Oku
07.12.2025
Yok etmek/Yaratıcılık

Bir yanımda yaratıcılık, bir yanımda yok edicilik. İkisi de çekiştirip duruyor iki kolumdan.

Devamını Oku
04.12.2025
Tiyatro hazinemize yolculuk...

Duvardaki dev afişten fırlayıp kucaklaşacakmışız gibi bana bakan genç kadın, Suna Pekuysal.

Devamını Oku
30.11.2025
Hukuk bitti

Dünkü gazetemizde, “Korkma Biz Kadınız!” başlığını görmek çok hoşuma gitti.

Devamını Oku
27.11.2025
Çocuklar için...

Çocuklarımız için neler neler yapmayız ki...

Devamını Oku
23.11.2025
Grup Yorum’dan mektup var

Ülkemin hapishaneler coğrafyasından sık sık mektup gelir.

Devamını Oku
20.11.2025
BACH, Diyarbakır'da...

Neredeyse 30 yıldır Hakan Erdoğan Prodüksiyon “Bach İstanbul’da” başlığıyla klasik müzik konserleri düzenler.

Devamını Oku
16.11.2025
Oktay Ekinci kitabı

Oktay Ekinci... Bu isim Cumhuriyet okurlarının hiç ama hiç yabancısı değil.

Devamını Oku
13.11.2025
Paris’ten Diyarbakır’a

Paris ve sonbahar.

Devamını Oku
09.11.2025
Her daim muhalif

“Ve sonunda Joan Baez hastalığı yendi, sağlığına kavuştu!”

Devamını Oku
06.11.2025
Susmak onaylamaktır

“Hava kurşun gibi ağır/ Bağır bağır bağırıyorum/ Koşun. Kurşun eritmeye çağırıyorum...”

Devamını Oku
02.11.2025
Küllerden doğan ışık

Cumhuriyetin 102. yıldönümünü dün kutladık.

Devamını Oku
30.10.2025
Bodrum Cup: Kuşaktan kuşağa ileri!

Ege’nin ortasında bir sabah...

Devamını Oku
26.10.2025
Tiyatro sorgulamaktır

Daha 29. Uluslararası İstanbul Festivali başlamamıştı.

Devamını Oku
23.10.2025
Filler ve Karıncalar

Prag Tiyatro Festivali’nden ayağımın tozuyla dönüp tüm gördüklerimi sizinle paylaşmaya hazırlanıyordum ki sevgili arkadaşım Genco Erkal’ın sesi kulağımın dibinde bitiverdi: “Çekya’yı bırak önce Cihangir’e bak!”

Devamını Oku
19.10.2025
Prag’dan sevgiler

Sevgili okurlar Prag’dayım.

Devamını Oku
16.10.2025
Jandarmalı-jandarmasız günler

Sabah 6.30’da kapı tekmeleniyor. Jandarma içeri dalıyor.

Devamını Oku
12.10.2025
Tiyatro ve siyaset

Bu yazının başlığı “Afife Jale Ödül Töreni’nin düşündürdükleri” olacaktı.

Devamını Oku
09.10.2025
Celladına âşık olmak...

Olmayan suçlar... Yazılmayan iddianameler... Yazılıp uygulanmayan kararlar... Ve hukuk ile guguk arasında yaşamaya devam çabası... Tamam yakınmayı bırakıp sadede geliyorum.

Devamını Oku
05.10.2025
Travmalarla yaşamak...

Nasıl yaşamak bu! Kâh gökyüzünde kanat çırpıyoruz kâh en dipsiz kuyuların derinliğinde kayboluyoruz.

Devamını Oku
02.10.2025
Yaşar Kemal’e adanan bayram

26 Eylül’de Ankara’da 93. Dil Bayramı’nı kutladık. Dil Derneği ve Çankaya Belediyesi’nin ortaklaşa etkinliği Yaşar Kemal’e adanmıştı.

Devamını Oku
28.09.2025
Ellerinde Toprak

“Sömürü bir bütündür. Bütün insan değerlerinin sömürülmesiyle, doğa değerlerinin hoyratça sömürülmesi bir arada gidiyor. Türkiye toprakları yıkıma uğratılıyor, hopur ediliyor. Biz Türkiye üstünde mirasyedileriz. Yıkımımızdan Türkiye’nin hiçbir insanı ve doğa değeri kurtulamıyor.”

Devamını Oku
25.09.2025
‘Üç Ayaklı Kedi’ İstanbul’da

İstanbul dolu dizgin.

Devamını Oku
21.09.2025
Nice yıllara Hrant Dink

15 Eylül, arkadaşımız, yoldaşımız, omuzdaşımız, ülkemin en aydın, en dürüst, en yararlı, en barışçı insanlarından Hrant Dink’in yaş günüydü.

Devamını Oku
18.09.2025
Düşme var düşüş var

Bundan önceki yazım şöyle bitiyordu: “Yeryüzü muhteşemdi. Türkiye’nin asla uygarlıktan, yaratıcılıktan, aydınlıktan ve gelecekten vazgeçmeyeceğine dair umutlarımız tazeleniyordu.”

Devamını Oku
07.09.2025
Büyülü aydınlık bir gece

Elbe Nehri’nin kıyısında görkemli mi görkemli o yapı bir mucize gibi yükseliyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Hapishane ve ödül: Vicdan ve haysiyet

Hafta içinde hapisteki iki çok değerli insanımıza yine uluslararası ödüller verildi.

Devamını Oku
31.08.2025
Paramparça ve umut

Bunalıyorsunuz, kahroluyorsunuz, her yerde haksızlık, hukuksuzluk, adaletsizlik diyorsunuz...

Devamını Oku
28.08.2025
Dünyanın sesleri İstanbul’daydı

Bu başlığı yazdım. İstanbul’da bir haftadır süren o muhteşem coşkuyu paylaşacağım diye düşünürken birden bir suçluluk duygusuna kapıldım.

Devamını Oku
24.08.2025
Edremit Kitap Fuarından...

Edremit Kitap Fuarı’ndayım...

Devamını Oku
21.08.2025
Diyanet suç işliyor!

Diyanet İşleri Başkanlığı suç işliyor.

Devamını Oku
17.08.2025
Tiyatro durakları...

Adaletten eğitime, sağlıktan beslenmeye, her şeyin sahtesine, zehirlisine mahkûm edildiğimiz, yalanlarla kuşatıldığımız şu günlerde kimi alanlarda hakikatle, sahici olanla karşılaşmak iyi geliyor insana.

Devamını Oku
14.08.2025
Bodrum’un markasına dönüşen bale festivali

Son yıllarda adeta Bodrum’un kültür markasına dönüşen Uluslararası Bodrum Bale Festivali’nden söz edeceğim.

Devamını Oku
10.08.2025
Algılamanın sınırsızlığı

20. ve 21. yüzyıl tiyatrosuna damgasını vuran dâhi Robert Wilson tedavi olmak istemeyerek New York Long Island’da kurmuş olduğu Watermill Eğitim ve Üretim Merkezi/okul/ müze/kültür merkezinde son ana dek çalışarak 31 Temmuz’da öldü.

Devamını Oku
07.08.2025
Türkiye’nin Aydınlık Yüzü / Belleğimizin Bekçisi: Metin Sözen

Metin Sözen: (24 Mayıs 1936, Harput, Elazığ-31 Temmuz 2025, İstanbul)...

Devamını Oku
03.08.2025
Herkes için sanat: Anadolu Sergileri

Yılın belki de en sıcak gününde deniz kıyılarını bırakıp Milas’ta kapalı bir mekânda bir sergi görmeye gideceğimi söyleseler pek inanmazdım.

Devamını Oku
31.07.2025
Bir dokunuşa bin ah!

“Ayakucumda deniz, kaynayarak yanan bir zümrüt, sonra mavi, sonra menekşe, ne var ki üzerine tuzla buz edilmiş milyonlarca ayna parçaları yağmış, alev alev yanıyor, çakıyor, çakıntıdan göz alıyor.”

Devamını Oku
27.07.2025
Tüm iyilerin Altan ağabeyi

Altan Öymen aramızdan ayrılıp sonsuzluğa göçerken bile hepimize bir ders verdi...

Devamını Oku
24.07.2025
Bodrum’da doludizgin sanat

Ah bilmez değilim. Bu başlığı okur okumaz delirdiğimi sanacaksınız...

Devamını Oku
20.07.2025
Günler geçerken...

Pınar Kür... Edebiyatımızın cesur kadınlarından biri daha sonsuzluğa göçtü.

Devamını Oku
17.07.2025