Bir masalın içinde gibi
Bodrum’un en pembe ve düşsel tonlarına sahip bölgesi Gümüşlük...
Gümüşlük, tarihin ve doğanın kucaklaştığı bir masal köyüdür. Antik Myndos uygarlığının izleri, denizin altındaki dalgakıran, tarihi çeşmeler, kiliseler, sarnıçlar, mezarlar ve kuyular bu topraklarda geçmişin hikâyesini anlatır. Gün batımının dansını en güzel şekilde izleyebileceğiniz yerlerden biridir. Denizin üzerinde yavaşça batan güneş, altın rengi ışıklarını sulara serperken gökyüzü pembeye boyanır. Rüzgârın hafif esintisi, sahil boyunca sallanan teknelerin hikâyesini anlatır. Tam da o anda zaman durur ve dalgaların sesiyle kalbin ritmi birleşir.
Gümüşlük, Tavşan Adası’na ev sahipliği yapar. Sığ suların üzerinde yürüyerek ulaşabileceğiniz bu adada antik Myndos’un hayaletleriyle karşılaşabilirsiniz. Taş yollar, eski surlar ve gizli mağaralar, adanın tarihini anlatır. Gün batımında adanın tepesine çıkıp denizi seyretmek, ruhunuzu özgürlüğe kavuşturur.
BALIKLARIN HİKÂYESİ
Balıkçı tekneleri masmavi denizin üzerinde sessizce süzülürken akşamın hafif serinliği, ağların arasında yakalanan balıkların hikâyesini taşır. Balıkçılar, denizin ritmini dinlerken sahildeki meyhanelerde türküler yakarlar. O türküler, denizin hüznünü ve umudunu bir araya getirir.
Zeytin ağaçlarının fısıltısı, Gümüşlük’ün sokaklarını doldurur. Eski taş evler ve zeytin ağaçlarıyla dolu bu sokaklar da rüzgârın şarkısını söyler. Gölgeler, akşamın yumuşak ışığında uzar ve duvarlara hüzünlü bir dokunuş yapar. Eski bir zeytin ağacının altında oturup sessizliği dinlemek insana yaşadığını duyumsatan bir ana dönüşür.
Aşkın izleri, Gümüşlük’ü aşıkların buluşma noktası yapar. Sahilde el ele yürümek, denizin kumlarına aşkın izini bırakmaktır. Gözler, gün batımının sonsuzluğunda kaybolurken yürekler birbirine yaklaşır. İşte o an, Gümüşlük’ün büyüsüne kapılırsınız.
Gümüşlük, yalnızca bir köy değil, aynı zamanda bir hikâyedir. Her sokak, her taş, her dalga, geçmişin ve geleceğin anlatıcısıdır. Eğer yolunuz Gümüşlük’e düşerse, unutulmaz bir masalın içinde kaybolmayı deneyin. Deniz, güneş, toprak, kum, hava ve yeşilin coşkun tonları, rengârenk çiçek ve bitki türleri burada birleşerek ruh ve zenginlik kazanmıştır. Gökkuşağı gibi renkli bu yörede yaşayan insanlar -bir ayağı karada, bir ayağı denizde- ekonomik ve sosyal gelişmelerini çağlar boyu sürdürmüşlerdir. Özgürlüklerini arayan Herodot’a, Artemis’e, Kral Maussollos’a, Turgut Reis’e ev sahipliği yapmış, on binlerce insanı barındırmış ve kucaklamış kıyılardır Gümüşlük...
YALNIZ KAYIKLA SOHBET
Öneri: Sabah kahvaltısını belediye çay bahçesinde Gümüşlük fırınından aldığınız sıcacık simit eşliğinde yalnız kayık Ergül ile sohbet ederek yapabilir, akşam yemeğinizi Ali Rıza’nın Yeri’nde balık, rakı ve Girit mezeleri eşliğinde yiyebilirsiniz. Rengârenk takı dükkânlarından alışveriş yapabilirsiniz. Caz dinleyebileceğiniz ve canlı müziğin büyüsüne kapılabileceğiniz mekânları da es geçmeyelim... Gümüşlük’ü görmeden ve bu yeryüzü cennetinde balık yemeden “Bodrum’u gördüm” demeyin!
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!