Yapay zekâya etik lazım
Yetenekleri ve yapabilecekleri heyecanlandırıyor, üretebileceği yalanlar ürkütüyor. Yakın gelecekte ayrılmaz bir parçamız olacak yapay zekâ felsefeden sosyolojiye insanlığı kapsayan her başlığı dönüştürecek güce sahip. İyi mi kötü mü, gelin bakalım...
Bir anda sosyal medya kullanan herkesin ilgi alanına girdi. Önce olağanüstü becerilerini gördük ardından karanlık yüzünü. Hollywood’da grevlere neden olacak kadar yaşamı değiştirecek, seçim kampanyalarını manipüle edecek kadar tehlikeli bir yenilik: Yapay zekâ. Yakın gelecekte günlük alışkanlıklarımızın ayrılmaz bir parçası olacak bu bilinmezlerle dolu dünyayı, siber güvenlik uzmanı Murat Lostar’la konuştuk.
- Yapay zekâ bir anda gündemimize girdi. Neredeyse 20. yüzyılın başlarına uzanan bir çalışmanın ani bir ivmeyle kamuoyunun yararlanabileceği bir gereç halini alması bir veya birkaç sorunun çözülmesini sağlayan bir teknolojik gelişme ile olmuştur diye düşünüyorum.
Teknolojik gelişmeler genellikle küçük adımlarla başlar ve zamanla daha da geliştirilir. Ancak bazen, bir uygulama veya bir ihtiyaç aniden hızla yayılır. Yapay zekâ, bilgisayar dünyasında uzun bir süredir kullanılıyor. Birçoğumuz telefonlarımızın bizi dinlediğini düşünürüz çünkü konuştuğumuz şeyler hakkında reklamlar görüntülenir. Aslında bu reklamlar, yapay zekânın karmaşık bir profilleme sürecinin sonucu olarak karşımıza çıkar. Seyahat ettiğiniz yerlerden, ziyaret ettiğiniz internet sitelerinden, konuştuğunuz kişilerden alınan veriler yapay zekâya iletilir ve yapay zekâ, gelecekte sizin hangi reklamlara tıklama olasılığınızın en yüksek olduğunu tahmin ederek o reklamları gösterir. Örneğin kentlerde trafik yoğun olduğunda doğru yolu bulma görevini üstlenen navigasyon sistemleri yapay zekâ ürünüdür. Ancak son dönemde ilgi çekmesinin nedenlerinden biri, “büyük dil modeli” gibi yapıların kullanılabilir olması. Bu modeller, dil işleme yeteneklerini geliştirdi ve artık sorulara yanıt verme yeteneğine sahip.
- Pek çok insanın özellikle seçim döneminde yapay zekânın bir kişisel ve kitlesel manipülasyon ve yanıltma aracı olarak kullanılmasıyla ilgili paranoyası oluştu. Bu endişelerin ne kadarı gerçekçi? Yapay zekânın kötüye kullanımını engellemek için ne gibi etik ler geliştirilebilir veya toplum nasıl bir doğruluk denetim mekânizması oluşturabilir?
“Deep fake” olarak adlandırılan yapay zekâ kullanılarak gerçekmiş gibi fotoğraf ve videoların oluşturulması gerçek ve yapay zekâ arasındaki ince çizgiyi giderek silikleştiriyor. Bu teknolojinin yaygınlaşması, farklı amaçlarla kullanılmasını ebraberinde getirecektir. “Deep fake” uygulamalarının iki temel amaçla kullanıldığını görmekteyiz. Birincisi, olmayan fotoğraf ve videoların oluşturulması, kişileri karalamak veya yanıltıcı içerikler oluşturmak amacıyla kullanılabilir. İkincisi ise gerçek yaşanmış bir olaya ait gibi gösterilen videolarla insanların imajlarına zarar verilmesi. Geleneksel medyanın yerini dijital medyaya bırakmasıyla dezenformasyon ve sahte bilgilerin yayılması daha kolay hale geldi. “Deep fake” teknolojisi, bu etkileyici yanıltıcılığı daha da artırıyor. Bu nedenle, gelecekte doğru haberlere talebin artacağını ve güvenilir kaynaklara ve yazarlara yeniden odaklanılacağını öngörüyorum. Yapay zekâ konusunda ikinci bir konuya gelince, içinde zaten önemli bir eşitsizlik olduğunu ve etik olmayan davranışlar içerdiğini kabul etmeliyiz. Yapay zekâ, internetteki verileri kullanarak eğitiliyor ve bu verilerin çoğunluğunu oluşturan kişilerin beyaz ırktan, erkek ve Batı dünyasından olduğunu görüyoruz. Bu nedenle, yapay zekâ, farklı cinsiyet, cinsel yönelim veya etnik kökene sahip bireylere karşı önyargılı olabiliyor. Yapay zekâ tarafından üretilen içeriklerin bu tür önyargılardan etkilenmemesi için bilim insanları, felsefeci ve mühendislerin işbirliği yaparak etik sorunları çözmesi gerekir.
POPÜLER YAPAY ZEKÂ UYGULAMALARI
ChatGPT
Bugün, herkesin kullandığı ücretsiz sürümü olan ürünler arasında yer alan ChatGPT, kullanıcıların herhangi bir dilde yazdığı sorulara insan gibi yanıt verebilen bir uygulama. Ayrıca, yazıları düzeltebilme yeteneğine sahiptir.
DALL·E
Kullanıcıların yazılı tanımlamalara dayalı olarak resimler ve grafikler oluşturabilen bir yapay zekâ uygulamasıdır.
Siri ve Alexa
Konuşarak kontrol edilebilen uygulamalar olup telefonunuzu sesli komutlarla yönetebilmenizi sağlar.
Sokratik
Kullanıcıların istedikleri kavramlarla ilgili yanıtlar sunabilen bir uygulamadır. Özellikle matematikle ilgili problemleri çözmek için kullanışlıdır. Ayrıca, öğrencilere ücretsiz bir öğrenim yardımcısı olarak hizmet verir.
İŞİMİZİ ELİMİZDEN ALIR MI?
Şu an için yapay zekâ daha çok tekrar gerektiren işlerde etkili olabilir. Özellikle veri analizi, metin özetleme veya benzeri görevlerde yapay zekâ kullanılabilir. Ancak fiziksel beceri ve yaratıcılık gerektiren inşaat, sanat ve tasarım şu aşamada yapay zekânın insanın yerini alması zor olan mesleklerdir.
En Çok Okunan Haberler
- Önce kağıdı yırttı, sonra valizi çıkardı!
- Kalben ödül gecesine 'erkek' olarak katıldı
- Cumhurbaşkanı sekreterine bıçaklı saldırı
- Tapuda yeni dönem başlıyor!
- Trump tarih verdi, tehdit etti: 'Cehenneme dönecek'
- TÜİK kasım ayı enflasyonunu açıkladı
- Esad'a çağrı yaptı: 'Sırada Münbiç var...'
- Sucuk, peynir, börek ve zeytinyağında sahtecilik!
- Sıkı yönetim ilan edildi
- İstanbul'un suç haritası belli oldu