Dolarda gözler Merkez Bankası ve ABD'ye çevrildi (10 Şubat 2022)

Dolar/TL'de yaklaşık bir aydır 13.28-13.66 bandındaki yatay seyir sürerken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplam 90 milyar dolar olan kurumsal mevduatın 50 milyar dolarının kur korumalı mevduata (KKM) geçebileceğini öngörüyor.

Dolarda gözler Merkez Bankası ve ABD'ye çevrildi (10 Şubat 2022)
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 10.02.2022 - 09:21

Ekonomi yönetimi kurda görülen seyri istikrarlı olarak niteliyor ve kurda yatay seyirin devamı konusunda soru işareti olmadığını belirtiyor. Bugün iç piyasada aralık ayı işgücü istatistikleri ve TCMB'nin haftalık menkul kıymet, para banka ve rezerv verileri izlenecek. Yurtdışında ise ABD enflasyon verisi izlenecek.

Piyasalarda yarın ise aralık ayı cari denge, sanayi üretimi, TCMB piyasa katılımcı anketi ve piyasa kapanışı ardından ise Türkiye'yi "BB-" negatif görünümle derecelendiren Fitch'in not değerlendirmesi takip edilecek.

Bankacıların öncü verilerden yaptığı hesaplamaya göre, TCMB'nin rezervlerinde geçen hafta 5-6 milyar dolar artış bekleniyor. Bu artışın yarısının Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile swap anlaşmasından kaynaklanmış olduğu hesaplanıyor. İhracatçıların döviz gelirlerinin yüzde 25'inin TCMB'ye satışı gibi yeni adımların da bu artışta etkili. İlgili veri bugün saat 14.30'da açıklanacak.

Öte yandan yine bankacıların yaptığı hesaplamaya göre, lokallerin yabancı para varlıklarının yaklaşık 3.5 milyar dolar azalış göstermesi bekleniyor. İlgili tutarın büyük bölümünün şirketlerden geldiğini hesaplayan bankacılar buınun da KKM ile TCMB rezervlerine gittiğini düşünüyorlar.

''ŞİRKETLERİN ÇOK ÖNEMLİ VERGİ AVANTAJLARI VAR''

TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu ise dün TOBB ile yaptığı toplantıda verdiği mesajlarda KKM'nin şirketler için 50 milyar dolara kadar ulaşabileceğini belirtti.

Kavcıoğlu dün firmaların hesabında 90 milyar dolar DTH olduğunu ve 1 yıllık hesap hareketleri çok düşük olduğunu belirterek, "Bunun 50 milyar doları firmaların tasarrufu, geri kalanı transfer ödemeleri için park edilmiş duruyor. Yapılan analizler bunun 50 milyar dolarının KKM'de istenen vadeye bağlanabileceğini gösteriyor, bu nedenle vade en az 6 ay ve KKM'de şirketlerin çok önemli vergi avantajları var" dedi.

''KREDİ MALİYETİ DÜŞMELİ''

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin verdiği bilgilere göre, KKM'den bugüne kadar 312 milyar TL kullanım oldu ve bunun yaklaşık 10 milyar doları TCMB'nin rezervlerine katkıda bulunan dövizden TL'ye dönen tutar oldu.

Firmalara dövizden TL'ye geçişini teşvik etmeye devam edeceklerini belirten Kavcıoğlu, "mevduatlarda son 50 yılda ortalama vade 45 gün iken KKM ile maliyeti yüzde 17'nin altında ve 6 ay vadeli kaynak sağlıyoruz, bu nedenle bankaların çok daha ucuz ve çok daha uzun vadeli kaynak sağlaması gerekiyor" açıklaması ile bankaların yatırımlar için sağladığı kredi maliyetinin düşmesi gerektiğini bir kez daha ifade etmiş oldu.

YASTIK ALTI ALTIN EKONOMİYE KAZANDIRILACAK

Öte yandan haftasonu yapılacak olan yastık altındaki altının ekonomiye kazandırılmasına yönelik çalışmanın ise hafta sonu Nebati tarafından açıklanması bekleniyor.

Nebati planın 250-350 milyar dolar olarak tahmin ettiği yastık altı altının sisteme kazandırılması ve TL'ye çevrilmesini teşvik edeceğini ve bunun haftasonu açıklanacağını ifade etti.

Öte yandan piyasalarda Hazine'nin ay bitmeden uluslararası piyasalarda gerçekleştirmesi beklenen sukuk ihracını da izliyor.

REZERV GÖSTERGELERİNİ DESTEKLEYECEK

Yabancı merkez bankalarıyla yapılan swap anlaşmaları döviz piyasasına aralıkta yapılan ve 20 milyar doları bulan müdahalelerle belirgin gerileyen rezerv göstergelerinin birçoğunu destekleyecek.

Ancak TCMB'nin rezervlerine piyasalar swap verilerinden arındırılmış olarak bakıyor ve bu tutar ise eksi 55 milyar dolar ile belirgin negatif seyrini sürdürüyor. Uluslararası swap anlaşmalarının aksine KKM ve ihracatçıların döviz gelirleri gibi uygulamalar ise TCMB'nin kendine ait döviz rezervlerini artırdığından daha değerli.

TCMB ocak ayı itibarıyla döviz rezervlerinde hem düşüş hem artış yönlü etki eden daha aktif bir politika izlemeye başladı. Analistler yeni düzeni kamu kontrolünün daha çok olduğu bir kur politikası olarak tanımlıyor.

Hükümet kurdaki istikrardan memnun olduğunu belirtirken henüz ne ekonomi yönetimi ne de TCMB enflasyondaki yükselişe karşı bir politika seti açıklanmış değil.


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler