Milliyetçilik Nereye-6: Kasaba mantığından çıkılamadı
Yazı dizisi öncesinde diyalog kurduğumuz kişilerden biri de Türk milliyetçiliğinin sembol ismi Nihal Atsız’ın Almanya’da yaşayan oğlu Yağmur Atsız’dı. “Babalar ve oğullar” bağlamında ele alındığında ilginç bir durumdur; Yağmur bir buçuk yaşına geldiğinde 4 Mayıs 1941’de bir şiir yazar Nihal Atsız. Bu, oğluna “vasiyetnamedir”. Prof. Dr. Bozkurt Güvenç’in, “Türk Kimliği” kitabında ayrı bir “belge” olarak yayımladığı şiirde Nihal Atsız, Türk’ün düşmanlarını tek tek sıraları bu kadar çok düşmanla çarpışması için iyi hazırlanmasını ister. Yağmur Atsız ise daha farklı bir yaşam seçer.
Milliyetçilik Nereye-4: Tarikatlarda ava giderken avlandık
12 Eylül döneminde MHP davasında yargılanan, ANAP, DYP, MHP, BBP ve DP’de siyaset yapan, Türk dünyasına ilişkin çalışmalarıyla tanınan Namık Kemal Zeybek’le Ankara Çayyolu’ndaki Kafkas Sitesi’nde başkanı olduğu Ahmet Yesevi Vakfı’nda söyleştik.
Milliyetçilik Nereye-2: Milliyetçi hareketin siyasal kronolojisi
1800’lü yılların sonu, 1900’lü yılların başlarında, dünya yeni bir yola evrildi. Elbette bu evrilmeden Ortadoğu coğrafyası, bu coğrafyada konumlanan Osmanlı Devleti de payını aldı. Osmanlı’nın son dönemlerinde uzun süren savaşlar ve bu savaşların sonucunda kaybedilen topraklar, halkta da “farklı bir bilincin uyanmasına” yol açtı. Osmanlı’nın hâkim olduğu topraklarda önceleri “Osmanlıcılık” akımı ön plana çıkarken, artan toprak kayıplarıyla birlikte “Türkçülük” akımı “Osmanlıcılık” akımının önüne geçti. Peki, neydi “Türkçülük” akımı ve Türk siyasi yaşamını nasıl etkilemişti?