"Askerimiz kınalı kuzu mu kurbanlık koyun mu?"

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, ''Malesef bugün Türkiye Cumhuriyeti siyaseti, hükümeti, demokrasisi, hukuk devleti PKK tarafından adeta rehin alınmıştır'' dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 21.06.2012 - 14:06

TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Vural, ''Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletin'' sözüne atıfta bulunarak bu egemenliği ortadan kaldırmak isteyenlere karşı mücadele eden güvenlik güçlerine yönelik saldırılarda 8 askerin şehit olduğunu hatırlattı.

Şehit olan askerlerin evlerine düşen ateşin aslında herkesin evine düştüğünü ifade eden Vural, bu konuda yapılan bir takım konuşmalar ve değerlendirmelerin, ''Türkiye'yi yöneten iradenin ne kadar aciz olduğunu'', ''kafasını nasıl kuma gömdüğünü'', ''nasıl bir teslimiyetçi anlayışa sahip olduğunu'' ortaya koyduğunu iddia etti.

Vural, millete çözüm dayatması yapıldığını belirterek, şöyle konuştu:
''Büyük Ortadoğu Projesi çerçevesinde Suriye'yi öncelikli mesele olarak gören hükümet, malesef Türkiye'nin birlik ve bütünlüğüne kasteden bölücü terör örgütünü birinci mesele olarak görmemektedir. 'Dicle'nin kıyısında bir kurt kuzuyu kapsa hesabı benden sorulur' diyen Başbakan'a sesleniyorum. Asıl sen her gün şahadet şerbetini içen kınalı kuzularımızın hesabını ver. Bunun sorumluluğunu hisset. Onları şehit edenlerle Oslo'da yaptığın kirli pazarlıkların hesabını ver.'Terör taviz, taviz terör' PKK'nın, AKP'nin şimdi de yeni CHP'nin taktiği haline geldi. PKK vuruyor, AKP açılım yapıyor, CHP açılım ortağı oluyor. Türkiye'yi nereye götürmek istiyorsunuz. Malesef bugün Türkiye Cumhuriyeti siyaseti, hükümeti, demokrasisi, hukuk devleti PKK tarafından adeta rehin alınmıştır. Bugün terörle mücadele değil, aslında terörün siyasal amaçlarına devleti ve milleti teslim etme gayretine girilmiştir. İşte terörü azdıran budur. PKK'nın silahlı olarak yapmadığını silahsız olarak yapması için bu millete çözüm dayatması yapıyorlar.''

Her terör saldırısının ardından 'Milli Güvenlik Zirvesi'' yapıldığını ifade eden Vural, bir gazetenin manşetinde yer alan ''Aciz Zirve'' başlığını göstererek, ''Bu zirveler zırvadan başka bir önem taşımıyor'' dedi.

Terör saldırısı sonrasında Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç'ın yaptığı açıklamaları değerlendiren ve hükümetin acz içerisinde olduğunu vurgulayan Vural, ''Sayıca fazlaydılar, ellerinde silah da vardı, sohbet etmeye mi geliyorlardı'' ifadesini kullandı.
Vural, Obama'nın ''Türkiye bizim bölgede güvencemiz'' sözlerini de değerlendirerek, Türkiye'nin bu milletin güvencesi olmasını istediklerini kaydetti.

''Çözüm diye sunduğunuz milletimizin ve devletimizin çözülmesidir''

Oktay Vural, çözüm politikaları için de ''Sizin çözüm diye sunduğunuz milletimizin ve devletimizin çözülmesidir'' diyerek, şöyle devam etti:

''PKK silahla askerimize saldırıyor. 'Biz milleti ve devleti çözdürmeyiz böyle bir çözümün parçası olmayız' diyen MHP'ye de AKP ve CHP saldırıyor. Bugün geldiğimiz noktada 'teröristlerle masaya oturmayız' diyorlar. Oslo'da masaya oturuyorlar. Güvenlik güçlerimizi savaş suçlusu sayan mutabakatlara imza atıyorlar. Utanmadan sıkılmadan 'şehitlerimizin kanı yerde kalmayacak' diye söylüyorlar. KCK'nın önünü açıyorlar, 'özerklik yetmez bağımsızlık isteriz' diyenlerle karşılıklı serenat yapıyorlar. Başbakan diyor ki, 'hiç kimse bizimle terörü pazarlık konusu yapmasın...' Türkiye işte böyle yönetiliyor maalesef. Her saldırı sonrası bir operasyon başlıyor. Benim askerlerim kınalı kuzu dedik de kurbanlık koyun mu?''

Vural, gelinen noktada yapılanların Türkiye'yi teröre teslim etmek, terör örgütünün isteklerini yerine getirmek, düşmanı güldürmek dostu ağlatmak, sıfır terörle aldığınız ülkeyi terör girdabına sokmak, 'açılım' adı altında terörü meşrulaştırmak, PKK'yı muhatap almak, KCK'ya mihmandarlık, İmralı Kandil arası postacılık, Obama'ya taşeronluk yapmak olduğunu iddia etti.

Artık terör örgütünün kendisine verilen tavizlerin sonunu görmek istediğini belirten Vural, ''Utanmadan sıkılmadan şehitlerin kanı üzerinden, anaların gözyaşları üzerinden çözüm pazarlıyorlar. Utanmalısınız. Sizler birer siyaset katili olmuşsunuz. Devletin ağlamaktan öte yapması gereken hususlar vardır. Siyaset vampirlerine sesleniyorum. Terör üzerinden açılım pazarlamayın. Anaların gözyaşları üzerinden açılım pazarlamayın. Bu kan üzerinden siyasettir. Kan üzerinden açılım yapılmaz. Şehitlerimizi ve analarımızı istismar ediyorsunuz'' diye konuştu.

''Politik açılımlarla cesaretlendiren siz değil misiniz?''

PKK'nın bertaraf edilmesi için Hükümet'e yetki verdiklerini belirten Vural, hükümetin teröre karşı siyasi iradesinin nerede olduğunu sordu.
Vural, terör örgütünün politik açılımlarla cesaretlendirildiğini iddia ederek, şöyle konuştu:
''Kandile Türk bayrağı dikilmesinden niye rahatsız oluyorsunuz? Kaçakçılığın PKK'yı beslemesini niye durdurmuyorsunuz? Niye istihbarat toplamıyorsunuz? Türkiye'de terörü bir araç olarak kullanıp milletimize hazmettirilmek istenenler var. Dağlıca'da 'Heron görüntüleri var, niye müdahale edilmedi?' denip sorgulanan, ondan sonra Uludere'de Heron görüntüleri olduktan sonra yapılan bombalamayı sorgulayan, bugün de 'Bu saldırının arkasından kaçakçılar gibi girmişler' deyip sorgulanan bir terörle mücadelenin amacı ve hedefi nedir? Psikolojik bir saldırı vardır. Terörle mücadelede güvenlik güçlerimizin moral ve motivasyonunu hükümet ve siyasetçiler ortadan kaldırmaktadır. Dağlardaki teröristlere karşı mücadele eden benim askerim, benim polisim, benim korucum bu mücadeleyi sürdürürken, Başbakan özel temsilcisinin kendisine kurşun sıkanlarla birlikte o sırada görüşme yaptığını biliyorsa hangi düşüncede olur. Kendisine kurşun sıkanların Habur'da devlet töreniyle karşılandığı zaman hangi düşüncede olur. Kendisinin koruduğu değerlerin ortadan kaldırılacağını, bunun için pazarlık yapılacağını gören bir güvenlik görevlisi ne düşünür?

Beyefendiler sırça köşklerde benim kanım üzerinden açılım pazarlıyorlar, tezgah kurmuşlar. Besliyorsunuz dağdakini, ovaya getiriyorsunuz, Oslo'da görüşüyorsunuz, kalleşlik yapanlarla oturuyor müzakere ediyorsunuz, sonra o ölen Mehmetçiklerin analarının gözyaşı üzerinden açılım ve çözüm pazarlıyorsunuz. Politik açılımlarla cesaretlendiren siz değil misiniz? Şimdi dağdaki, 'AKP ve CHP biraraya geldi, görüşlerimi kabul ediyor' diyor.''

Vural, yabancı güçlerin isteklerinin 'çözüm' diye millete hazmettirilmek istendiğini ancak bunun 'Müslüman ülkesinde salyangoz satmak' anlamına geldiğini belirterek, ''AKP ve CHP, bir çözümünüz var ise bu çözümü millete açık şekilde anlatmazsanız namertsiniz'' dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon