"Aynaya baktım, şanlı şerefli Türk tarihini gördüm"
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, ABD'de Barack Obama'nın başkan seçilmesinden Ergenekon Davası'na kadar birçok önemli konuda açıklamalarda bulundu. Baykal, Ergenekon'un bir hukuk skandalı olduğunu yineleyerek, hataların düzeltilmesindeki tek umudunun mahkeme olduğunu söyledi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmaya, ulu önder Mustafa Kemal Atatürk hakkında açıklamalarda bulunarak başladı. Baykal, "Dünya büyük bir değişim yaşıyor. Köklü değişimlerin olduğu bir yüzyılın içinden geçiyoruz. 19 yüzyılda doğup 20. yüzyılın başında büyük işler başarmış bir reformcunun, devrimcinin, büyük siyaset adamının aradan bunca yıl geçtikten sonra hala bu şekilde anılmasından mutluluk duyuyoruz. Böyle büyük bir devlet adamını yetiştirdiğimiz için iftihar ediyoruz. Devletimizin temellerinde onun anlayışının yatıyor olması hepimize umut veriyor.
Mustafa Kemal Atatürk dünya çapında bir büyük dönüşüm, modernleşme projesini ortaya koyup başarıyla uygulamıştır. Onun projesi, dünya çapında bir örnek olarak ortadadır. Türkiye'nin yaşadığı değişimde Mustafa Kemal'in vizyonu vardır." dedi.
ABD'deki Başkanlık seçimleri
Amerikan halkının seçim dolayısıyla kutlanması gerktiğini düşünen Baykal, "ABD'de, yüksek bir demokrasi bilinci vardır ve bunu dünyada ortadan kalmamış olduğunu görmek güzeldir. Obama büyük sorumlulukla karşı karşıyadır. Umut ediyorum Obama bu sınavı başarıyla geçer. Yeni bir huzur ve kardeşlik dönemi açar." dedi.
Ergenekon Davası
Ergenekon davasında, sanıkları hakim önünde ifade vermeye başlamalarıyla yeni bir aşamaya gelindiğini belirten Deniz Baykal, "Bu yeni aşama bizi dava hakkında düşünme zorunluluğunda bırakıyor." dedi.
Baykal konuşmasının devamında, "Dünya hukuk standartları açısından iftihar edilecek bir dava değil, Ergenekon. Bu davanın hukuki kaygıların ötresinde siyasi hesaplar içeren bir dava olduğunu söylemiştim. Hukuk sürecinden çok siyaset süreci işletilmiştir. En son olarak, ABD Kongresi'ndeki bir komisyonun açıklama yapmış olduğunu memnuniyetle görüyorum. Komisyon Ergenekon'un hukuk standartlarına uymadığını ve davayı kaygıyla izlerdiklerini söylüyor. Ne yazıkki bu açıklama, bu tarz konulara çok hassas olan ve yakın işbirliği içinde bulunduğumuz Avrupa Birliği'nden önce ABD'den gelmiştir."
Emekli Orgeneral Şener Eruygur'un sağlık problemlerine de değinen Genel Başkan, Eruygur'un davanın kurbanı haline geldiğini görmekten büyük üzüntü duyduklarını belirtti. Böyle bir davanın gözler önünde gerçekleşmesi ve buna seyirci kalmak zorunluluğunun acı verici olduğunu söyleyen Baykal "Bu bir trajedidir. 1 buçuk yılı aşkın süredir insanların onurları ayaklar altına alınıyor. Bunu içimize sindirmek kolay değildir. Umudumuz mahkemededir. Hukuk skandalının en doğru biçimde hukuk çercevesine çekilmesini, Türkiye'de hukukun var olduğunun dünayaya kanıtlanmasını istiyorum."
"Aynaya baktım"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, kendilerine yönelik, ''Cevap vermeyeceğim'' demesine rağmen, dayanamayarak, ''Aynaya baksınlar, kendilerini görsünler'' ifadesini kullandığını anımsatan Baykal, şöyle konuştu:
''Ben de gittim aynaya baktım. Gördüklerim açık. Gördüklerim, şanlı, şerefli Türkiye Cumhuriyetinin tarihi. Neyi gördüm? Milli mücadeleyi, Müdafa-i Hukuku, Kuvayı Milliyeyi, Erzurum Kongresini, Sivas Kongresini, Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışını, Sakarya Meydan Savaşını, 9 Eylül'ü gördüm. Türkiye'nin kurtuluşunu gördüm, Mustafa Kemal Atatürk'ü gördüm. Lozan'ı gördüm. Demokrasiye geçişi gördüm. Etibankları, Sümerbankları, Karabük Demir Çelik Fabrikasını, Sivas'a demir yolunun götürülmesini gördüm. Türkiye'yi bir kuruş borç almadan ekonomik kalkınmaya sürüklemek için yapılanları gördüm. Köy Enstitülerini, Halkevlerini gördüm. Eğitim hamlelerini gördüm. Ve bunun dışında da hiçbir leke, ahlaksızlık, vatan ihaneti falan görmedim.
Peki ben, 'Sen de bir anaya bak. Şunlara da dikkat et' desem. Bir saymaya başlasam, üstesinden gelebilir mi Başbakan? Kendisi aynaya baktığı zaman ne görecek? Nereden başlayacağına bağlı bir defa... Eğer çok daha eskiden başlarsa o ayrı. Önce Hikmetyar'ın dizinin dibinden başlayacak ve oradan çıkacak Deniz Feneri'ne kadar gelecek. 'Aynaya baksınlar'mış, baktık. Sen de bir aynaya bak kendi halini görüver.''
Sarah Ferguson olayı
York Düşesi Sarah Ferguson'un, zihinsel engelliler merkezlerinde yaptığı gizli çekimi de değerlendiren Baykal, buradaki hayatların, kişilerin bilgisi ve izni olmadan teşhirinin kabul edilemeyeceğini kaydetti.
Baykal, bu çocukların, devlete emanet edildiğini dile getirerek, çocukların, dünyanın en medeni ülkelerindeki gibi tedavi edilmesinin, boyunlarının borcu olduğunu söyledi. Baykal, ''Bu konudaki eksikleri, zaafları, başkalarını suçlamadan önce, bizim kabul ederek, gereğini yerine getirme mecburiyetimiz vardır. Çocuk sevgisinin bu kadar yüksek olduğu bir toplumda, böyle bir tabloyu taşımamız, bize yapılan büyük haksızlıktır'' diye konuştu.
"Yolsuzluk, cezaevi ortada"
Baykal, konuşmasında, ekonomideki gelişmelere de yer verdi.
Enflasyonun yükselmeye devam ettiğini, sanayi üretiminin düşmeye başladığını, büyümenin, 2004 öncesi tabloya geri döndüğünü belirten Baykal, bunların, izlenen yanlış ekonomik politikalar sonucu olduğunu savundu. Baykal, ''Bunun altında, 6,5 yılda dış borçla çarklarını çeviren bir ekonominin yerleşmesi gerçeği var. Türkiye dış borca mahkum hale geldi. AKP, iktidara geldiğinde 1,5 milyar dolar olan yıllık cari açık 51 milyar dolara çıktı'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, işadamlarının, ek işçi alması halinde işsizliğin çözüleceğini söylediğini belirten Baykal, işçi alınması bir yana, işçilerin çıkarıldığını, işyerlerinin kapandığını ifade etti.
Baykal, Hükümetin, önlem arayışıyla hiçbir ilgisinin bulunmadığını, önlem olarak doğalgaza yüzde 22,5 zam yapmayı ''akıl ettiğini'' savundu.
Enerji politikaları, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, BOTAŞ, doğalgaz ithalatının, Türkiye'nin en büyük yarası olduğunu vurgulayan Baykal, son dönemde BOTAŞ'ta 4 genel müdür değiştiğini, birinin cezaevinde bulunduğunu söyledi.
Hükümetin, enerji politikasının iflas ettiğini ileri süren Baykal, ''Yolsuzluk, kötü yönetim, cezaevi orada'' dedi.
Politika başarısız
Ortada çare ve çare arayışının olmadığını, iktidarın önünde yığınla çare bekleyen sorunların bulunduğuna işaret eden Baykal, ''iktidar; pirinç, fasulye, kömür dağıtarak, ekonomi politikasındaki başarısızlığını, önümüzdeki seçimde nasıl örtbas edebilir arayışında. Başka çare arayışı yok'' görüşünü dile getirdi.
''Büyük oy çoğunluğuyla iktidarda, tek başına, 6. yılı. Bunca yıl iş başında, kadrosunu kurmuş. Hala ne bu sıkıntı?'' diye soran Baykal, sözlerini, ''Politika başarısız. Ekonomi politikası kırılmış, sonuç vermemiştir. Sadece bu alanda değil, AKP, her alanda politika kırılmalarıyla karşı karşıya. AKP içinde istifalar oluyor, tartışmalar yaşanıyor, Başbakan, kendi yandaşlarını, gazeteci yandaşlarını suçluyor. Ortaya koyduğu politika sonuç vermiyor. Ekonomideki durum, bunun yansıması'' diye tamamladı.
En Çok Okunan Haberler
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!