Aynı pankartı taşıyan 2 kişiye 2 farklı ceza

Eruh'ta 6 Eylül 2009 tarihinde terör örgütü PKK'nin elebaşı Abdullah Öcalan'ın cezaevi koşulları bahane edilerek düzenlenen izinsiz gösteride, ''Ya özgür önderlik ve özgür kimlik ya da sonuna dek direniş ve intikam'' yazılı pankartı farklı uçlarından tutarak taşıdıkları gerekçesiyle haklarında dava açılan Hayrettin Teğin ve Selehattin Erden'in yargılanmasına başlandı.

Haklarında iki ayrı iddianame hazırlanan sanıklar farklı mahkemelerde ilk kez hakim karşısına çıktı.

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan tutuklu sanık Hayrettin Teğin, savunmasında atılı suçlamayı reddederek, ''Olay günü merak edip kalabalığın içerisine karıştım. Davaya konu pankartı tanımadığım birileri elime tutuşturdu, taşımak zorunda kaldım. Pankartı birkaç dakika tuttum'' dedi.

Sanık avukatlarının savunmalarını da dinleyen mahkeme heyeti, sanık Teğin'in, TCK'nin ''terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme'' suçundan beraatine karar verdi.

''Terör örgütünün propagandasını yapma'' suçundan 10 ay hapis cezasına çarptırılan sanık, tutuklu kaldığı süre dikkate alınarak tahliye edildi.

Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan sanık Selahattin Erden ise pankartı kapatılan DTP'nin Eruh ilçe binasından aldıklarını ifade ederek, ''Olay günü parti binası önüne gittim. DTP'den aldığımız pankartın bir ucundan ben diğer ucundan da partiden tanıdığım Hayrettin Teğin tuttu. Bu şekilde pankartı açtık ve taşıdık. Ancak bu pankartı taşımam ve açmam toplam 5-6 dakikalık süreyle sınırlıdır. İlk açtığımızda pankartın üzerinde ne yazıldığını bilmiyordum, bilseydim taşımazdım'' diye savunma yaptı. Cumhuriyet savcısı, mütalaasını okuduktan sonra mahkemeye sundu.

Mütalaada, sanığın Eruh'ta terör örgütünün propagandasına dönüşen basın açıklamasına katıldığı, açtığı pankart ile örgütün propagandasını yaptığı ve söz konusu suçu terör örgütünün eylem çağrısı üzerine işlediği belirtildi.

Mahkeme heyeti, sanık Erden'i TCK'nın ''terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme'' suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Sanığın yargılama sırasındaki davranışını dikkate alan heyet, cezayı 6 yıl 3 aya indirdi.

Sanık Erden, ''terör örgütünün propagandasını yapmak'' suçundan da 10 ay hapisle cezalandırıldı. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi.
 

''Bu karar eşitlilik hakkında aykırı"

İki sanığın da avukatlığını yapan Şakir Demir, mahkemelerin verdiği farklı kararların yasayı farklı yorumlamayla ilgili olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
''Olay aynı, pankart aynı ancak kararlar farklı. Bir mahkeme 'beraat' diyor, diğeri 6 yıl 3 ay hapis veriyor. Müvekkillerimden biri beraat ederken 2 eşli ve 15 çocuklu diğer müvekkilim ceza aldı. Burada mahkeme çok geniş takdir ve yorum hakkı kullanmıştır. Ceza hukukunda yorum olmaz, temel ilkelerine aykırıdır. Temyiz başvurusunda bulunacağız. Umarım Yargıtaydan döner. Çünkü bu karar eşitlilik hakkına aykırıdır.''