Balbay'dan Ergin'e yanıt

Balbay, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmayı kendisine destek vermek amacıyla izlemeye gelen sanatçılara verdiği yazılı açıklamada, ''Sizinle buluşmak özgürlük gibi bir şey. Bize bu duyguyu tattırdığınız için teşekkür ederiz'' ifadesini kullandı.

Tutukluluklarının 4. yılında olduklarını hatırlatan Balbay, şunları kaydetti:

''Silivri'de masumiyet karinesinin yerini mahkumiyet karinesi almıştır. Silivri'de adil yargılama yok, keyfi uygulama var. Suçun kişiselliği değil, kitlesel suçlama var. Üyesi olduğumuz iddia edilen terör örgütü hala bulunamadı. Böyle bir örgütün varlığından haberdar olanların insaniyet namına bize de bildirmesini istiyoruz ki, neyle suçlandığımızı bilelim. Dün 6. iddianame de eklendi. 'İnternet Andıcı' davası da iki iddianamenin birleştirilmesiyle oluşturulmuştu. Yargı hukuktan bağımsızlığını ilan etmiş, yönü belirsiz bir rüzgar haline gelmiştir. Öyle ki yüksek yargının iktidarla barışık başkanları bir rahatsızlığını dile getirmek zorunda kalmıştır.''

Duruşmaya verilen öğle arasında açıklama şair Ataol Behramoğlu, ressam Bedri Baykam, oyuncu Rutkay Aziz birer açıklama yaptı.

Balbay: Ben de onlar gibi kalmak istiyorum

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, gün boyunca, bu davadan tutuksuz yargılanan başka suçtan tutuklu sanık Yüksel Dilsiz'in talebi doğrultusunda, geçen duruşmada kapalı oturum ile alınan ifadesine ait video kayıtları sanıklara izletildi.

Tutuklu sanık emekli Orgeneral Hurşit Tolon, İrtica ile Mücadele Eylem Planı davasının bu davayla birleştirilmesine ilişkin, ''Diğer grup da gelince kalabalık olacağız. Artık nöbetleşe duruşmaya gireriz'' dedi.

Tutuklu sanıklardan CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay ise gazetecilerin, Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in açıklamalarını hatırlatması üzerine, ''Cezaevinde benimle aynı durumda, 2-3 kişi kalan arkadaşlar var. Ben de onlar gibi kalmak istiyorum. Benimle benzer suçlarla yargılanan kişilerin yanında kalabilirim. Cezaevine dilekçe yazdım. Benim fiilen işlemiş olduğum suç grubundan dolayı talebim reddedildi'' diye konuştu.
Ayrıcalık istemediğini ifade eden Balbay, şunları söyledi:
''Cezaevinde uygulanan normal şartlardan yararlanmak istiyorum. Ben sanki tek başıma kalmak istiyorum havası yaratılıyor. İki katlı normal koğuşlarda kalmak istiyorum. Bense hücre tipi koğuşlarda kalıyorum. Tecrit koğuşu yani. Bu koğuşlarda psikolojik sorunları olan, kendini hayattan soyutlayan insanlar kalıyor. Coşkun Musluk'u benim yanıma verdiler, bana ''Ağabey burada nasıl kalıyorsun?'' dedi. Hiçbir arkadaşımı da birbirinden ayırmak istemiyorum. Beni iki kişi kalan arkadaşlarımın yanına versinler yeter.''

Gazetecilere açıklama yapan tutuklu sanıklardan Tuncay Özkan da Mehmet Baransu ile Tuncay Okçin'in kitap yazdıklarını belirterek, ''Kitapta güya ben bir GSM şirketine gidiyorum ve bazı kişilerin dinlenmesini istiyorum. GSM şirketi de hemen dinliyor. Böyle bir şey olabilir mi? Akla sığmayacak şeyler bunlar. Haklarında dava açacağım'' dedi.

Duruşma, 9 Nisan Pazartesi gününe ertelendi.

• ERGİN'DEN BALBAY AÇIKLAMASI