'Başbakan herşeyin başına kendisini koymuştur'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "AKP kongresi cumhurbaşkanlığı için ön hazırlıktır. Başbakanın hesabı kendisine yöneliktir. İşin kritik tarafı ise Gül'den hiç bahsetmemesidir. Başbakan herşeyin başına kendisini koymuştur" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada,TBMM'nin yeni yasama yılının, çok ağır iç ve dış gelişmeler altında başladığını belirterek, Türkiye'nin MHP'ye diğer yıllarla kıyaslanmayacak ölçüde ihtiyacı olduğunu ifade etti. Yurttaşların MHP'den büyük beklentilerinin olduğunu anlatan Bahçeli, buna karşılık vaktin dar, imkanların sınırlı ve yolların kısıtlı olduğunu belirtti.
Bahçeli, şöyle devam etti: ''Üstelik meşakkatin her türlüsü, tehlikenin her şekli ve fitnenin her yüzü alanını ve etkisini gittikçe yaygınlaştırmaktadır. Doğruya sırtını dönen, meşruiyete yüzünü çeviren, adalete savaş açan namertler güç kazanmaktadır. İhanetle sarmaş dolaş, edep ve hayâ yoksunluğuyla kardeş olan bedbahtlar durmadan mesafe almaktadır. Türk milletinin birliği, bin yıllık beraberliği ve dünden intikal eden milli değerleri darbe üstüne darbe yemektedir. Türkiye'nin bugünkü ortamında; sistem sancılı, kurumlar sorunlu, toplum sıkıntılıdır. Devlet bunalımlı, millet endişeli, insanımız mutsuzdur. Ekonomi durgun, zamlar şişkin, siyaset yorgun, sosyal hayat yaralıdır ve sınavlar şaibeli, eğitim çalkantılı, hayaller karanlıktır. İktidar partisi; çıraklık, kalfalık ve sözde ustalık dönemi kandırmacaları altında Türkiye'yi önce duraklamaya, ardından gerilemeye1 ve sonra da çöküş istikametine sokmuştur.''
MHP Lideri Bahçeli, TBMM'nin önündeki ilk imtihanın; 17 Ekim 2012 tarihinden itibaren süresi bir yıl uzatılan; Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının, Irak'ın kuzeyinden Türkiye'ye yönelik terör tehdidinin ve saldırılarının bertaraf edilmesi amacıyla, sınır ötesi harekât ve müdahalede bulunmasını düzenleyen tezkere kararı olduğunu bildirdi.
MHP Milletvekili Alan'ın durumu
Konuşmasında MHP Milletvekilli Engin Alan'ın TBMM'de bu dönem de yer alamadığını hatırlatan Bahçeli, ''Sayın Alan, maalesef sözde darbe iddiaları kapsamında esarete mahkûm edilmiş ve özgürlüğü elinden alınmıştır'' dedi.
Bahçeli, şöyle konuştu: ''PKK militanları dağda, yandaşları şehirde, siyasi uzantıları Meclis'tedir; gelin görün ki 'TSK Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası'na ve 'TSK Başarı Madalyası'na sahip Sayın Alan içeridedir. Bu zulmün, bu zindanın ve bu ayrılığın en kısa sürede son bulmasını diliyor, 10.Ağır Ceza Mahkemesi'nce verilen kararın temyiz aşamasında düzeltilmesini adalet ve millet adına beklediğimizi ifade etmek istiyorum.
TBMM'nin açılış konuşmasında Sayın Cumhurbaşkanı;nın bu yönde tutum takınmasını, seçildikleri halde bu kutlu çatı altında bulunamayan milletvekillerine sıcak yaklaşmasını yerinde ve makul bir tavır olarak gördüğümüzü söylemeliyim.''
'Türkiye inim inim inliyor'
''Keşke, her şeyin güzel olduğundan, istikrarlı ve dengeli bir ülke resminden bahsedebilseydik. Sıkıntıların olmadığı, pişmanlıkların bulunmadığı ve hayal kırıklıklarının yer almadığı bir ülke manzarasını sevinerek anlatabilseydik'' diyen Bahçeli, ''Arzu ederdim ki, yüzeysel ve ön yargılı kafaların etkisizleştiği, siyasi ve ahlaki temizliğin her alanda hissedildiği bir ortamı paylaşabilseydik. Dilerdim ki, terörün olmadığı, kanın akmadığı, kardeşliğin zedelenmediği, ekonomik yüklerin bulunmadığı bir Türkiye tablosuna ulaşabilseydik'' görüşünü dile getirdi.
Bunların yalnızca 'bir hayal ve rüyadan ibaret olduğunu' söyleyen Bahçeli, ''AKP hükümetiyle herşey kötüye gitmiş, bozgunun her şekli hayat bulmuştur. Türkiye art niyetli ve aciz bir siyasi iktidarın yönetimi altında inim inim inlemektedir'' ifadelerini kullandı. Bahçeli, ''AKP'nin 10 yıla yaklaşan devri hükümet döneminde yaşanmadık rezalet, muhatap kalınmadık zillet ve karşılaşılmadık mihnet neredeyse kalmamıştır'' dedi.
AKP Kongresi
Konuşmasında AKP'nin pazar günü yapılan 4. Olağan Kongresi'ne değinen Bahçeli, ''Kongre öncesinde pompalanan beklentiler ve yükseltilen heyecan dalgasının Arena Kapalı Spor Salonu'nda suya düştüğünü, vizyon ve hedef kısırlığının her yünüyle kendisini gösterdiğini'' söyledi.
Bahçeli, şunları dedi: ''Başbakan Erdoğan 'Bu bir veda değil, bir es' diyerek son üç yıllık görevine tekrar seçildiği kongrede 2,5 saate yaklaşan bir konuşma yapmıştır. Bu kadar uzun konuşup da aslında bir şey söylemeyen ikinci bir siyasetçiye herhalde tesadüf etmek imkânsızdır. Başbakan Erdoğan kongre konuşmasında yeni hiçbir şey söylememiştir. 'Büyük millet, büyük güç, hedef 2023' sloganının boş, anlamsız ve dayanaksız olduğu açıkça görülmüştür. Başbakan Erdoğan'ın amacı içinde Türk olmayan milleti ve bunu sağlayacak koltuk hırsını, 2023'e taşımak noktasında düğümlenmiştir. AKP kongresi, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için bir ön hazırlık, mümkünse başkanlık sistemi için atlama tahtası olarak planlanmıştır. Başbakan'ın hesabı kendisine yöneliktir ve hedefi de makamlar arasında ki geçişi kolaylaştırmaktır. İşin kritik tarafı ise AKP;yi birlikte kurduğu Sayın Cumhurbaşkanı'ndan hiç bahsetmemesi ve adını dahi anmamasıdır. Demek ki Başbakan Erdoğan her şeyin merkezine bizatihi kendisini koymuş, tüm suların yönünü kendisine akıtmak için seferber olmuştur.''
'Çok yakında Türkiye Cumhuriyeti'ne kazma vurmaya başlayacaklar'
Konuşmasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, AKP 4. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada bölücü terörün üstesinden gelme konusunda bir irade gösteremediğini, güçlü bir ses çıkaramadığını, yalnızca ''birlikte kader ortaklığı yaptığı ana muhalefet CHP'ye çağrıda bulunduğunu ve Kürt kökenli kardeşlere 'sesinizi yükseltin' mesajı verdiğini kaydetti.
Bahçeli, şunları söyledi: ''Anlaşıldığı kadarıyla AKP, PKK'yla sözde Kürt sorununu bir ve eş görmektedir. Bu konuda CHP'yle de aynı çizgide buluştuğunu, birlikte ve beraberce kollarını sıvayacaklarını kuşkuya yer bırakmayacak biçimde gözler önüne sermiştir. Güçlü bir ihtimal olarak, AKP-CHP-BDP ve PKK artık bölünme karesinin dört üyesi olarak çok yakında bir araya gelip Türkiye Cumhuriyeti'ne kazma vurmaya başlayacaklardır. Neresinden bakarsak bakalım AKP kongresi bize bunu göstermektedir. Başbakan'ın İmralı canisine yönelik ilgisi de bunu esasen teyit etmektedir. Bu itibarla Başbakan Erdoğan, Irak'ın kuzeyinden dostu ve kardeşi peşmerge başı Barzani'yi tam da Kürdistan haritalarının çarşaf çarşaf yayınlandığı bir zaman diliminde, parti kongresine davet ederek onur konuğu yapması şaşırtıcı görülmemelidir. Buna rağmen, Irak'ın kuzeyine yönelik tezkere kararının Meclis'e sevk edildiği bir dönemde, Barzani'nin huşuyla ağırlanmasını bir gönül alma ve kendisine zeytin dalı uzatma olarak da görmek lazımdır. Düşünebiliyor musunuz, PKK'nın aşı, ekmeği ve himaye edeni peşmerge, AKP Kongre Salonu'nda el üstünde tutulmuş ve Başbakan tarafından da hasretle kucaklanmıştır.''
'Yanak yanağa diz dize'
Konuşmasında Barzani'nin kongreye davet edilmesini sık sık eleştiren Bahçeli, ''Şu çürümüşlüğe bakınız ki, peşmerge başı cumartesi PKK'lılarla, pazar da AKP'lilerle yanak yanağa, dize dize oturmuştur.'' dedi. Bahçeli, şöyle devam etti: ''Bu da yetmezmiş gibi, kürsüye davet edilirken, salon hep bir ağızdan 'Türkiye seninle gurur duyuyor' diyerek sevgi gösterisinde bulunmuştur. Sanki AKP Kongresi Kandil;de ya da Erbil;de peşmerge gözetiminde yapılmıştır. Barzani bekleneni yapmış; kendi diliyle yaptığı konuşmasında, katille kahramanı bir ve aynı kalıba sokmuş ve Türk-Kürt ayrımının fişeklerini AKP'lilerin gözleri önünde bir kez daha patlatmıştır. Herhalde İmralı canisi de salonda olmuş olsaydı omuzlara alınır, bir süre sonra da uygun bir yerden milletvekili yapılmak için düğmeye basılırdı. Başbakan Erdoğan yaptığı konuşmasında; ''şehitlerimizin hatırasını asla yere düşürmeyeceğiz, şehitlerimiz karşısında asla mahcup olmayacağız'' sözlerini ya bilmeden ya da bilerek, 'laf olsun torba dolsun' tarzında konuşmuştur. PKK'nın bir numaralı azmettiricisi ve şehitlerin müsebbibi olan zanlı Başbakan'ın karşısında dururken; şehitlerimizin mirasına, hatırasına ve emanetine vurgu yapılması ciddiyetsiz bir çıkış, patolojik bir vakadır.''
'Diyojen'in torunları'
Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın Anadolu'nun kapılarını Türk milletine açan Alparslan'dan sekiz defa bahsettiğini anımsatarak ''AKP kongresinde kimin gerçek anlamda Sultan Alparslan'ın torunu olduğunu ve izinden yürüdüğünü şüphesiz bilemeyiz. Ama bildiğimiz bir şey varsa o da, Malazgirt Ovası'nda haddini bildirdiği Romen Diyojen'in, bu çağdaki torunlarının fazlasıyla varlığıdır'' dedi.
Barzani'yi alkışlayanları da eleştiren Bahçeli, şunları söyledi: ''Barzani'yle gurur duyan bir Türkiye var idiyse; bunca kana, buna cana ve bunca şehide ne diyeceğiz ve nasıl izah edeceğiz? Dünyanın neresinde cellâdına alkış tutan bir toplum veya insan güruhu vardır? İdam mangasına tezahürat yapan akıl ve ahlak dışılık insanlık tarihinin neresinde görülmüş ve hangi kısmında duyulmuştur? Peşmerge'ye bu kadar ilgi ve coşku gösterenler için; Türkiye neresidir ve kimlerden oluşmaktadır? Gurur nedir, bu kavramdan ne anlaşılması gerekmektedir? Ankara'nın göbeğinde Barzani'yle gurur duyanlar kime nispet yapmakta ve kimlere mesaj vermektedir? Cahiliye dönemi artıkları, ilkel toplum mirasçıları, Damat Ferit suretleri vatana, bayrağa ve millete mermili, mayınlı saldırılar düzenleyen alçaklarla aynı çukurda buluşmuş, aynı hizada konumlanmıştır.''
Terör örgütü ile görüşme
Bahçeli, AKP Kongresi'nde ''İmralı canisiyle yeniden görüşmenin fikri alt yapısı ve yeni Oslo konusundaki ön hazırlıkların'' Başbakan tarafından kamuoyuna aktarıldığını savundu. ''Türk tarihinin hiçbir döneminde, idamlık bir teröristten, müebbet bir mahkûmdan aman dilendiği görülmemiştir'' diyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu durum Türk devletinin buharlaştırılacağını, Türk milletinin erozyona uğratılacağını işaret etmektedir. PKK'yla randevulaşmanın, eli ve vicdanı kanlı yüzlerle mütareke arayışlarının, İmralı kapısına yüz sürmenin devlet umuruyla ve millet kudretiyle açıklanabilir hiçbir tarafı yoktur. PKK alan ve eylem inisiyatifini elinde tutarken, içine girilen müzakereci eğilimler, bilinsin ki bizi bu coğrafyadan tasfiye edecektir. Terörle müzakere Türkiye'nin paylaşılması pazarlığına dönüşmüş haldedir. AKP;nin; anadilde savunmayı sorun olmaktan çıkarmayı ve anadilde kamu hizmetlerine erişimi sağlamayı temin edecek yeni adımları, Türkiye'yi hızla federasyona sürükleyecektir. Kabul edilmelidir ki, cezaevindeki bir terör elebaşısının, Türk milletinin kaderini tayin noktasına taşınması AKP'nin bir eseri ve acziyeti olarak milli hafızalardan katiyen çıkmayacaktır.''
Devlet Bahçeli, daha önce ''İmralı'' ile yapılan görüşmelerin sır gibi saklanırken bugün alenen yapıldığını vurguladı. Bahçeli, ''PKK'yla masaya oturulursa, İmralı'yla diyalog kurulursa ve hatta bazı AKP milletvekillerinin önerdiği PKK;nın seçime girmesiyle akan kan duracak ve terör amacından vazgeçecektir. Türkiye sorunlarından kurtulacak, sanki 'Güneş Ülkesi' olacaktır. Bu düpedüz hayalciliktir, tartışmasız nitelikli uydurma ve aldatmadır'' dedi.
Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Açıkça ifade etmeliyim ki, 'barış olsun, silahlar sussun' demekle, PKK'nın aklanması, kanlı sicilinin temizlenmesi adım adım uygulanmaktadır. Gelin görün ki AKP ve Başbakan'da buna çanak tutmakta, prim ve destek vermektedir. Geçmişte PKK'yla kurulan temasları ve İmralı canisiyle yapılan görüşmeleri inkâr eden, her defasında da şeref bahsini ileri süren Başbakan Erdoğan, bugün şerefin çoktan elden avuçtan kayıp gittiğini nedense fark edemeyecek kadar panik ve acelecilik içindedir. Başbakan Erdoğan PKK'nın Meclis kadrosundan 9 milletvekilinin, Ağustos ayı içinde militanlarla kucaklaşmasını ve sırtlarını sıvazlamalarını eleştirmesi, yeni Oslo girişimlerine ve basın üzerinden İmralı canisiyle yaptığı pazarlıklara da ters düşmektedir. Burada gözlerden kaçmayan bir sinsilik, fail ve fiil arasındaki irtibatı kapatmaya dönük kampanya bulunmaktadır. BDP; PKK ve İmralı derken yanlıştır da, AKP bunlarla konuşma ve görüşme arayışları içinde olması mı meşru ve mantıklıdır? Bu Türk milletinin aklıyla, irfanıyla ve izanıyla alay etmekten farksızdır.''
Bahçeli, AKP'nin, BDP'li milletvekillerinin dokunulmazlıkların kaldırılması konusundaki tavrını takip edeceklerini bildirdi.
'CHP, bölücülük konusunda yarışır hale geldi'
CHP'nin PKK ve Oslo konularında kafa karıştıran çelişkili açıklamalar yaptığını savunan Bahçeli, ''Kimi zaman olumlu kimi zaman da karşı duran sancılı siyaseti AKP'nin eksik kalan yanlarını tamamlamaktadır'' dedi. Bahçeli, şöyle devam etti: ''Kaçırılma mizansenine konu olan ve serbest kaldıktan sonra; 'çocuklar, arkadaşlar, gençler' diyerek vicdan kepenkleri inmiş canileri sevgiyle selamlayan bir CHP milletvekili hala unutulmamıştır. PKK'yla görüşmeye değil de, içeriğine itiraz eden CHP'nin AKP ve BDP'yle bölücülük konusunda yarışır hale gelmesi Türk siyasetindeki blokları da belirginleştirmesi bakımından bir hayli anlamlıdır. Yeniden söylemek isterim ki, bir tarafta AKP-CHP-BDP-Barzani ve PKK vardır; diğer yanda gücünü ve ilhamını yalnızca büyük Türk milletinden alan Milliyetçi Hareket Partisi bulunmaktadır. Bir yanda acizler koalisyonu, ver kurtul kuşağı vardır; diğer yanda Allah'a şükürler olsun ki, 'ne milletten ne de milli yeminlerden vazgeçmem' diyen Milliyetçi Hareket yer almaktadır.''
Ekonomi
Bahçeli, konuşmasının sonunda, çeşitli ürünlere yapılan zamları eleştirdi.
Milletin ekonomik zorlukların altında ezilirken, ''AKP'li bakanların fren, gaz ve motor tartışmasının içine daldığına'' işaret eden Bahçeli, ''Duyun-u Umumiye idaresini aratmayan AKP Hükümeti, ekonomideki başarısızlığını vatandaşlarımıza fatura etmekte; memurumuzun, işçimizin, esnafımızın ve çiftçimizin gelirine ve ekmeğine el uzatmaktadır'' dedi.
''Milletimizin alın terini Libyalı ve Suriyeli muhaliflere peşkeş çeken, binbir emek ve güçlükle kazandıklarını küresel projeler dahilinde harcayan sorumsuz ve vicdansız iktidarın son ekonomik vurgunu dayanma sınırını aşmıştır'' görüşünü dile getiren Bahçeli, ''Gaz, fren ve motor tartışmasıyla vakit geçiren, kötü yönetip halka ödetme telaşında olan AKP Hükümeti'ne diyeceğim şudur: Direksiyonu bulunmayan, şanzımanı dağılmış, tekeri dönmeyen bir araçta ne hız, ne fren ne de başka bir şey yapma şansınız ne yazık ki bulunmamaktadır'' diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Edirne'de korkunç kaza