Basın Konseyi kararları

Basın Konseyi Yüksek Kurulu'ndan yapılan yazılı açıklamada, Tekirdağ Şarköy 95. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Nurettin Işık'ın şikayet başvurusunda, ''12 Ocak 2009 tarihinde Anadolu'da Vakit gazetesinde yayımlanan ''Dalan'a Aydın Doğan mı kaç dedi?'' başlıklı haberde, ''24 Ekim 2008 tarihinde resmi bir araçla Doğan Medya Center'a geldiği ve Aydın Doğan'la görüşerek, Bedrettin Dalan'ın 'Ergenekon' operasyonu kapsamında gözaltına alınacağını söylediği ve bu görüşme üzerine Doğan'ın Dalan'ı uyardığı, Işık'ın Balıkesir'de görevde bulunduğu dönemde de yeğeni Enis Işık'ın uyuşturucu ticaretinden dolayı yakalanarak yargılanması nedeniyle sıkıntı çektiğinin iddia edildiğini'' hatırlattığı kaydedildi.

Tuğgeneral Işık'ın, aynı gazetenin 6 Şubat 2009 tarihli sayısındaki ''Çürük yakınları tanıdık paşalar'' başlıklı haberde ise yeğenine çürük raporu alındığının ileri sürüldüğünün belirtiğine dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

''Şikayetçi, Aydın Doğan'la görüştüğü iddia edilen gün ve saatte Keşan'da görevi başında olduğuna dair 2. Kolordu'dan aldığı belgeye dayanarak böyle bir görüşmenin olmadığını vurgulamış, uyuşturucudan yargılanan yeğeninin, 'uyuşturucu ticaretinden değil, uyuşturucu kullanmaktan' yargılandığına ilişkin mahkeme kararını konseye göndermiştir. Yeğenine çürük raporu alınmasına ilişkin iddialar nedeniyle yeğeninin psikolojik bozukluklarını kanıtlayan ve değişik hastanelerden alınan raporları da konseye iletmiştir. Ayrıca yeğeninin askere gittiğini ancak askerliğe elverişli bulunmadığı için çıkartıldığını da belirtmiştir.''

Açıklamada, Tuğgeneral Işık'ın, Basın Meslek İlkeleri'nin ihlal edildiğini öne sürerek, söz konusu gazete hakkında gerekli işlemin yapılmasını istediği de belirtildi.
Anadolu'da Vakit gazetesi muhabirleri Yusuf Aksim ve Kemal Gümüş'e, haklarındaki şikayetle ilgili bilgi verilmesine karşın söz konusu gazeteden herhangi bir yanıt alınamadığı ifade edilen açıklamada, Basın Konseyi Yüksek Kurulunun 15 Nisandaki toplantısında şikayeti ele aldığı vurgulandı.

Açıklamada, 2. Kolordu Komutanlığı Kurmay Başkanlığı'ndan gelen yazıdan anlaşıldığı üzere, Tuğgeneral Işık'ın Aydın Doğan ile görüşme iddiasının yalan olduğu, Işık'ın yeğeninin ise ''kullanmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmak'' suçundan yargılandığı, çürük raporu aldığı iddialarının da askeri ve sivil hastanelerden alınan raporlara göre iftira niteliği taşıdığı belirtilerek, yapılan incelemede Basın Meslek İlkeleri'nin bazı maddelerinin ağır şekilde ihlal edildiği sonucuna varıldığı, bu nedenle Anadolu'da Vakit gazetesinin ''kınanmasına'' oy birliği ile karar verildiği vurgulandı.
 

Tercüman Gazetesi hakkında şikayet

Tercüman gazetesinde 18 Ocak 2009 tarihinde yayımlanan bir fotoğraf ile altında yazılanlarla ilgili Basın Konseyi Yüksek Kurulu'na Mehmet Akif Demirer'in şikayet başvurusunda bulunduğu ifade edilen açıklamada, Demirer'in söz konusu fotoğrafın altına ''Menderes'in el sıkışırken Said Nursi'nin elini öptüğü''nün yazıldığını, fotoğraftaki şahsın ise Said Nursi değil, dönemin Diyanet İşleri Başkanı Eyüp Sabri Hayırlıoğlu olduğunu belirttiği vurgulandı.

Demirer'in, gazetenin söz konusu haberle ilgili 22 Ocak 2009 tarihinde yayımlanan açıklamasını yetersiz bulduğunu, bu nedenle de Basın Konseyi'ne başvurduğunu ifade ettiği kaydedilen açıklamada, Tercüman gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ufuk Büyükçelebi'nin ise konseye gönderdiği yanıtta, ''Menderes, Said Nursi ile 1950'li yıllarda görüşmelerde bulunmuştu'' şeklindeki bilginin teknik bir hata sonucu yazıldığı, 22 Nisanda ise konuyla ilgili bir açıklama yapılarak, Menderes'in elini sıktığı kişinin Said Nursi değil, Cumhuriyet'i ilan eden 2. Meclis'te Konya Milletvekilliği yapan, zamanın Diyanet İşleri Başkanı Eyüp Sabri Hayırlıoğlu olduğunu ifade ettiği vurgulandı.
Basın Konseyi Yüksek Kurulunun 14 Nisanda yaptığı toplantıda, Tercüman gazetesinin resim altındaki yanlışlığa ilişkin düzeltmeyi kendiliğinden ve yeterli şekilde yaptığı gerekçesiyle oy birliğiyle ''şikayetin yersizliğine'' karar verdiği belirtildi.