'Bir köyde iki muhtar olmaz'
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, kanunen Başbakan Erdoğan'ın toplantıya başkanlık ettiğini hatırlatarak, "YAŞ toplantısına kanun gereği başkanlık eden sayın başbakanımızın böyle bir toplantı düzeninde bulunmasını çok olağan, çok normal çok doğru çok haklı karşılamamız lazım" dedi.
Konuyla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bülent Arınç şunları kaydetti: "Bir tabir vardır. Bir köyde iki muhtar olmaz derler. Kanun kime başkanlık yetkisini ve imkanlarını vermişte toplantıya o başkanlık eder. Ben de şahsen bu toplantının başkanı olsam yanımda bir başkasının bulunmasını hoş karşılamam. Siz herhalde bu konuda daha hazımlısınız. Şu anda Türkiye'de YAŞ toplantısına kanun gereği başkanlık eden sayın başbakanımızın böyle bir toplantı düzeninde bulunmasını çok olağan, çok normal çok doğru çok haklı karşılamamız lazım."
Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının istifasının ardından toplanan Yüksek Askeri Şura toplantısında önceki yılların aksine Başbakan Erdoğan'ın masanın başında tek başına oturmasını değerlendiren Arınç, Başbakan'ın doğru yere oturduğunu söyledi. Arınç konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şunları kaydetti: "Doğru olan başbakanın tek başına başkanlık etmesidir. Mesela Ben MGK 'ya katılıyorum. MGK'nın başı Cumhurbaşkanı'dır. Cumhurbaşkanı otururken yanında biri oluyor mu? Bugüne kadar belki yanlış bir görüntü vardı ama bu görüntü artık olması gerektiği yerde kendini gösteriyor. Anadolu'da bir tabir vardır. Bir köyde iki muhtar olmaz derler. Kanun kime başkanlık yetkisini ve imkanlarını vermişte toplantıya o başkanlık eder. Ben de şahsen bu toplantının başkanı olsam yanımda bir başkasının bulunmasını hoş karşılamam. Siz herhalde bu konuda daha hazımlısınız. Şu anda Türkiye'de YAŞ toplantısına kanun gereği başkanlık eden sayın başbakanımızın böyle bir toplantı düzeninde bulunmasını çok olağan, çok normal çok doğru çok haklı karşılamamız lazım."
'Terörle mücadelede tedbirleri artırıyoruz'
Arınç, terör olaylarında yaşanan artış ve hükümetin müdahalesi yönündeki beklentilerin hatırlatılması üzerine ise tedbirlerin artarak devam ettiğini söyledi. Hükümetin fiili bir müdahale içinde olmayacağını anımsatan Arınç, "Türkiye'de herkes vicdanı olan herkes büyük bir acı duyar. Terörü nefretle lanetle kınar. Bunu hepimiz yapıyoruz. Yüreklerimize ateş düşüyor. Şehitlerimizle yaralı gazilerimizle karşı karşıya kalıyoruz. Acılar feryatlar gözyaşları birbirine karışıyor. Bundan dolayı hepimiz üzüntülüyüz. Bundan dolayı hepimiz yaralıyız. Bundan dolayı hepimiz terörün çirkin yüzünü her gün lanetliyoruz. Bunun için ayrıca bir yorum yapmaya gerek yok. Hükümete düşen görev terörle mücadele etmektir. Biz de terörle mücadeleyi daha etkin daha akılcı daha netice alıcı hale getirmek için her gün çarelerimizi tedbirlerimizi arttırıyoruz. Ama bu saldırlar beklenmedik yerde beklenmedik şekilde karşımıza çıkıyor ama bununla mücadele edeceğiz. Terörle sonuna kadar mücadele edeceğiz ve başaracağız. Bundan hiç kimsenin endişesi olmasın" diye konuştu.
'Zulmeden dostumuz değildir'
Suriye'de yaşanan olaylara ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Bülent Arınç, Suriye ile Türkiye'nin aynı coğrafyayı paylaşan iki dost ülke olduğunu hatırlatarak "İstiyoruz ki Suriye huzur içerisinde demokrasinin erdemi içerisinde halkının refah düzeyi daha yüksek özgürlükler içerisinde yaşasın" dedi. Türk hükümetinin Suriye hükümetine her zaman "halkın taleplerine dikkat edin, halkı özgürleştirin, demokrasiyi güçlendirin. Otokritik bir yönetim değil demokratik bir yönetim kurun" tavsiyesinde bulunduğunu belirten Arınç "Bugün geldiğimiz olaylar bu telkinlerden ders çıkarılmadığını gösteriyor. Şahsen söylüyorum bu hükümetin kararı değildir. Bülent Arınç olarak söylüyorum. Şu anda yaşanan olaylar tam bir zulümdür. Bu zulme gönlümüz razı değil. Bu zulmü kim yaparsa yapsın o bizim dostumuz olamaz. Büyük bir yanlış yapıyorlar. Halkına silah çeken bir ordu, asker dünyanın hiçbir yerinde hoş karşılanmaz" dedi.
Suriye Devlet Başkanı Esad'a da şahsen seslenen Arınç, "Siz zulüm ediyorsunuz. Zalimleri Allah da sevmez kul da sevmez. Yanlıştan vazgeçin sonra bunun altında kalırsınız. Binlerce insanın gözyaşı ile mağduriyeti ile masumiyeti ile ayakta kalmanız mümkün değil" dedi. Arınç ayrıca, Suriye'de yaşanan olayları bazı komşu ülkelerin görmezden geldiğini de hatırlatarak şunları söyledi: "Suriye'deki bu otokritik rejim, bu halkını öldürme noktasında gözünü kan bürümüş olan insanlar zalimlerdir. Türkiye bunun acısını hissediyor. Sözümün ikinci yarısını da hissetmeyen komşu ülkelerdeki birilerinin duyması içindir. Size de yazıklar olsun. Bu zulme destek olan bu zulmü görmezden gelen, bu zulüm ve haksızlıklara karşı ya etnik köken veya mezhepsel yaklaşımla oh ne iyi oldu diye sevinenler varsa onlara da yazıklar olsun."
'İnternet andıcını mahkeme değerlendirecek'
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Arınç, Albay Dursun Çiçek'in "İrtica ile Mücadele belgesi sahte, internet andıcı gerçek" sözlerini de değerlendirirken, "İnternet andıcı doğrudur ve imzası bulunan herkes bundan haberdardır sözünü herhalde mahkeme en güzel şekilde değerlendirecektir" diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Sette kavga çıkmıştı: Siyah Kalp dizisinde flaş ayrılık