'Biz bu ülkenin çimentosuyuz!'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'devlet terör örgütüyle görüşmez' dediklerini hatırlatarak ''Onun için dedik, 'Başka bir heyet kurulsun parlamento dışında'. Bugün haklılığımız çıkıyor ortaya'' dedi.

'Biz bu ülkenin çimentosuyuz!'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 01.03.2013 - 13:25

Kemal Kılıçdaroğlu, Maltepe'deki Cevahir Otel'de Karadenizliler Federasyonu tarafından düzenlenen ''Karadeniz Konuşuyor'' toplantısına katıldı.

Türkiye'de halkın milliyetçiliği, yurtseverlik olarak bildiğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

''Halkımız bayrağa sahip olmak olarak bilir, insanını sevmek olarak bilir, 75 milyon yurttaşa aynı gözle bakmak olarak bilir. Bu ülkenin çıkarları için her türlü fedakarlığı göze almak olarak bilir. Biz milliyetçiliği böyle biliyoruz. Bu ülkenin her yurttaşı, bizim gözümüzde önemlidir. Hangi partiden olursa olsun, hangi inançtan olursa olsun, hangi kimlikten olursa olsun, hangi renkten olursa olsun, 75 milyon insan bizim başımızın üstündedir. Herkese aynı gözle bakarız. Ayrılık gayrılık bizim kitabımızda yoktur. O nedenle bizim milliyetçilik anlayışımız herkese eşit davranmayı ülkesine bayrağına insanına saygı göstermeyi bilen bir milliyetçilik anlayışıdır. Bunun dışındaki milliyetçiliği varsa koyu milliyetçiliği kafa tası milliyetçiliğini reddediyoruz zaten.''

''Karadeniz'in sorunları fazla''

Kılıçdaroğlu, Karadeniz'in çok sayıda sorunu bulunduğunu ve yıllardır çözülmediğini savunarak, CHP'nin sorunlara bakışı ve çözümünün diğer siyasal partilerden farklı olduğunu anlattı.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

''Biz diğer siyasal partilerin yaptığı gibi sorunu dinle ondan sonra çek git yapmayız. Biz oturur konuşur, sorunu tanımlar ve çözümünü de üretiriz. Tarihimize baktığımız zaman bunu görürüz. Rahmetli Ecevit'e 'afyonu ekmeyeceksin' dediler, baskı kurdular. Ne dedi 'benim için bu ülkenin insanı önemlidir, ben kararı veririm afyonu da ektiririm'. Ekiliyor mu afyon? Hala ekiliyor. Engelleyen var mı? Engelleyen yok.''

Kılıçdaroğlu, Karadeniz'de yıllardır fındık sorununun konuşulduğunu hatırlatarak, çözüm olarak fındık borsasının Karadeniz'de kurulmasını gösterdi.

Göç ve işsizliğin de Karadeniz'in temel sorunu olduğuna vurgulayan Kılıçdaroğlu, dünyanın en yüksek faizini Türkiye'nin ödediğini söyledi.

Sanayicinin, çiftçinin iyi durumda olmadığını savunan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bir ülke üretirse güçlü olur arkadaşlar üretirse dünyada söz sahibi olur. Dış politikamıza bakınız kavgasız olduğumuz ülke kaldı mı herkesle kavgalıyız. O zaman yapmamız gereken bir şey var. Hepimiz şapkamızı önümüze koyacağız. Türkiye'yi içinde bulunduğu çıkmazdan hangi siyasal parti kurtarır. Türkiye'yi yeniden onurlu bir ülke haline hangi siyasal parti getirir. Bunu düşüneceğiz. Benim sorumluluğum var ama benim kadar sizlerin de sorumluğu var. Benim konuşmam yetmez. Takım tutar gibi bir siyasal parti tutulmaz. Ülkenin çıkarlarını kim savunuyorsa ona bakacağız. Herkeste bir kuşku var 'ülke bölünüyor mu' diye. Bu kaygıyı besleyen ana damar nedir? Cumhuriyet Halk Partisi olduğu sürece bu ülkenin üniter yapısını hiç kimse ama hiç kimse değiştiremez. Biz bu ülkenin çimentosuyuz.''

''Anayasanın ilk 4 maddesi bizim kırmızı çizgimizdir''


Kılıçdaroğlu, ''Arkadaşlarımız sivil bir anayasa istediler. Haklılar biz de istiyoruz. Oturduk masaya dedik ki 'hep beraber bir anayasa yapalım'. En nitelikli bu konuda uzman olan arkadaşlarımızı görevlendirdik. Çalışıyorlar. Baştan söyledik, 'Anayasanın ilk 4 maddesi bizim kırmızı çizgimizdir' dedik. Türkiye Cumhuriyeti'nin adı, bayrağı, demokratik laik devleti başkenti Ankara'dır kavramını değiştiremeyiz bunlar bizim kırmızı çizgimizdir' dedik. Çünkü bu kurucu iradenin iradesidir dedik'' dedi.

Görüşmelerin tam ortasında başkanlık sisteminin getirileceğinin konuşulduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ''Konuşuldu mu? Hayır. Tartışıldı mı? Hayır. Olur mu böyle bir şey arkadaşlar. Ne demek başkanlık sistemi, kim verdi size bu yetkiyi. Biz 'daha da fazla demokrasi olsun, daha fazla özgürlük' derken, daha otoriter rejimi nasıl kurabiliriz arayışı içerisindeler. Bu doğru değil. Karadeniz kıyıya vururken, nasıl özgürce çırpınıyorsa, bu ülkenin insanları da özgürce konuşabilmeli'' diye konuştu.

''Bizim altı okumuzdan biri milliyetçiliktir''


CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin, dünyanın en zengin kültürüne sahip ülke olduğunu vurguladı. Kılıçdaroğlu, ''O zengin kültürü yaşatmak onu kucaklamak hepimizin görevi. Bizi ayrıştırmak istiyorlar, bizi bölmek istiyorlar. Ayrışmaya ve bölünmeye prim vermeyeceğiz. Bizim altı okumuzdan birisi milliyetçiliktir. Bayrağımızı, vatanımızı, ülkemizi, insanımızı seviyoruz, bizim milliyetçiliğimiz budur. 'Önce benim insanım kazanacak' diyoruz. Bizim milliyetçiliğimiz budur. Hiçbir zaman hiçbir yerde 'biz her türlü milliyetçiliği ayaklarımızın altına aldık' demedik. Demeyeceğiz.'' şeklinde konuştu.

''Ecevit, Haberal'a cumhurbaşkanlığı teklif etti''


Kılıçdaroğlu, Mehmet Haberal'ın Karadenizliler'in hemşehrisi olduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti:

''Ne yaptı Mehmet Haberal. Kendisine rahmetli Bülent Ecevit cumhurbaşkanlığını verdi. 'Gel seni cumhurbaşkanı yapalım' dedi. Haberal dedi ki; 'Cumhurbaşkanının parlamentodan seçilmesi lazım. Ben demokrasiye inanmış bir insanım, dışarıdan birisinin cumhurbaşkanı seçilmesini istemiyorum' Elinin tersiyle cumhurbaşkanlığını kabul etmedi. Şimdi biz onu atmışız hapse 'sen darbecisin' diye. Parlamentoya TBMM'ye bu kadar saygı duyan bir insanı siz hangi gerekçeyle 'darbeci' diye içeri atarsınız. İnsanda biraz vicdan olur. O da bütün mal varlığını bir üniversite kurdu oraya adadı. On binlerce çocuk okuyor.''

Hazreti Ali'nin 'Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum' sözünü hatırlatan Kılıçdaroğlu, Haberal'ın, hapse atılarak ödüllendirildiğini söyledi.

Haberal'ın suçunu bilmediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Vatandaş seçmiş. Seçilirken YSK hakimlerden oluşuyor. Sormuşuz, 'bu seçime girebilir mi? 'girebilir' demişler. Başbakanlık'a göndermişler, Başbakanlık da kabul etmiş. Görevi ne; milletvekili. Ne yapması lazım; TBMM'ye gelip görevini yapması lazım. Biz dokunulmazlık istiyor muyuz; Hayır öyle bir şey istemiyoruz. Ama siz onu hapse atıyorsunuz. Bu da doğru değil.'' dedi.

''Devlet terör örgütüyle görüşmez''

Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin sorunları çok olan bir ülke olduğunu ancak hiçbir sorunun kendilerini korkutmadığını belirterek, şöyle devam etti:

''Her soruna çare buluruz. Terör konusunda da biz meclisi adres gösterdik. 'TBMM'de bu çözülecek. Bir toplumsal uzlaşma gerekiyor' dedik. 'Devlet terör örgütüyle görüşmez' dedik. Onun için dedik 'Başka bir heyet kurulsun parlamento dışında'. Bugün haklılığımız çıkıyor ortaya. Biz bir şeyi düşünürken oturur günlerce konuşur, tartışırız. Bizim dışımızdaki insanlarla da tartışırız. Bizim eksiğimiz olabilir, biz yanlış da düşünmüş olabiliriz. O nedenle test ederiz, konuşuruz, ondan sonra çıkarız milletin karşısına, 'bizim önerimiz budur' deriz. Masa başında oturarak öneri geliştirilmez.''

Konuşmanın ardından Karadeniz Konfederasyonu Genel Başkanı Tahsin Usta, Kılıçdaroğlu'na Karadeniz'i temsil eden bir serender maketi hediye etti.
Ardından Kılıçdaroğlu ve dernek başkanları horon çektiler.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler