Bu zulüm bitsin... Tutuklu arkadaşlarımızın özgürlüğünü istiyoruz

Yazar ve yöneticilerimizin yayın politikamızın suçlama konusu edilerek yargılandığı davaya Silivri Cezaevi’nin karşısında bulunan duruşma salonunda devam edilecek. Dava konusu bütün iddiaların çürütülmesine karşın Genel Yayın Yönetmenimiz Sabuncu ve İcra Kurulu başkanımız Atalay 495, muhabirimiz Şık 434 gündür tutuklu.

Yayınlanma: 08.03.2018 - 22:16
Abone Ol google-news

Gazetemizde yayımlanan haber ve köşe yazılarının suçlama konusu yapıldığı soruşturmayı Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nde halen Fethullahçı Terör Örgütü’ne üyelik suçlaması ile yargılanan savcı Murat İnam başlattı. Soruşturma kapsamında önce 9 yazar ve yöneticimiz 5 Kasım 2016’da tutuklandı. Ardından operasyon sırasında yurtdışında bulunan ve hakkında yakalama kararı çıkarıldıktan 10 gün sonra yurda dönen İcra Kurulu Başkanımız ve avukatımız Akın Atalay kaçma şüphesinin bulunduğu iddiasıyla tutuklandı. 30 Aralık 2016’da da daha önce AKP-Gülen cemaati ortaklığıyla yürütülen Oda TV davasında 1 yıl tutuklu kalan Ahmet Şık, haberleri gerekçe gösterilerek FETÖ/PDY ve PKK/ KCK propagandası yaptığı iddiasıyla tutuklandı. 10 yazar ve yöneticimizi soruşturma kapsamında tutuklayan İstanbul 9. Sulh Ceza Hâkimi Mustafa Çakar sonradan İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’ne başkan olarak atanırken, iddianamemizi düzenleyen savcılardan Mehmet Akif Ekinci, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na seçildi.

AYM ‘hak ihlali’ dedi

Yazar ve yöneticilerimiz haklarındaki iddianamenin tamamlanmasını 156 gün bekledi. Bu süreçte tahliye talepleri sulh ceza hâkimliklerince birbirinin kopyası gerekçesiz kararlarla reddedildi. Yazar ve yöneticilerimiz 26 Aralık 2016’da kişi güvenliği ve düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne (AYM). Mart 2017’de de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurdu. AYM, 11 Ocak’ta, dava kapsamında 9 ay tutuklu kalan Kitap eki Yayın Yönetmenimiz Turhan Günay’ın başvurusu ile ilgili hak ihlali kararı verdi. Murat Sabuncu, Akın Atalay ve Ahmet Şık, Turhan Günay’ın 9 aylık tutukluluğuna dayanak yapılan iddialarla tutuklu bulundukları için AYM’nin kararını gerekçe göstererek tahliye talebinde bulundu. Ancak yargılamayı yapan İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi, kararın sadece Günay yönünden etkili olduğunu savunarak tahliye taleplerini oyçokluğu ile reddetti. Karara muhalif üye hâkim Halit İçdemir ise tanıkların büyük ölçüde dinlendiği, delillerin toplandığı ve karartılamayacağını belirterek, sabit ikametgâh sahibi olmaları nedeniyle Sabuncu, Atalay ve Şık’ın tutuklulukta geçirdikleri süre gözünde bulundurularak tahliye edilmeleri gerektiğini ifade etti. İçdemir, davanın 31 Ekim 2017 ve 25 Aralık 2017 tarihli iki celsesinde de tutukluluğun devamı kararlarına muhalifti. Öte yandan AYM, Günay ile ilgili verdiği hak ihlali kararında, gazetenin yayınlarının suça konu edilmesinin ifade ve basın özgürlükleri bağlamındaki incelemenin 10 yazar ve yöneticimizin başvurularının incelenmesi sırasında yapılacağını bildirdi. Aradan 2 ay geçmesine karşın başvurular genel kurul toplantı gündemine alınmadı.

Savunma hakkı engellendi

Yargılamayı yapan İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Abdurrahman Orkun Dağ, 25 Aralık 2017 tarihli bir önceki duruşmada, Ahmet Şık’ı “AKP iktidarı” dediği sırada susturdu ve salondan çıkardı. Şık’ın savunma hakkının engellenmesi nedeniyle Sabuncu ve Atalay da savunma yapmadı. Başkan Dağ da savunma hakkını kısıtlamadığına ilişkin açıklama yaparken, “Kelle başı üç avukat demiyoruz biz” dedi. Avukat Bahri Belen de tarafsızlığını yitirdiği şüphesi oluşması nedeniyle mahkeme heyetini reddetti. Talebi kabul eden mahkeme, Sabuncu, Atalay ve Şık’ın avukatlarını üçle sınırlarken, bir sonraki duruşmanın da 3 ay sonra Silivri’de görülmesine hükmetti. Reddi hâkim talebi de bir üst mahkemece reddedildi.

AGİT: Hapiste olmaları kabul edilemez


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler