CHP, 35. madde için değişiklik önerisini açıkladı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Suha Okay, halen "Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır" şeklinde olan TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. Maddesi'nin "Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti'ni parlamenter demokratik sistemin işlerliği çerçevesinde ve Anayasa'ya bağlı olarak korumaktır" şeklinde değiştirilmesi yönünde kanun teklifi vereceklerini açıkladı.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Parti Sözcüsü Okay, istifayla boşalan Adapazarı İl Başkanlığı'na Cem Hatunoğlu'nun seçildiğini ve bu hususta MYK'ya bilgi verildiğini, CHP Hatay İl Yönetim Kurulu'na da 7 kişilik geçici kurul ataması yapıldığını kaydetti. Kılıçdaroğlu'nun 4 günde 5 il ve 20 ilçede miting yaptığını anlatan Okay, bazı basın yayın organlarında çıkan "CHP mitinglerine komşu illerden partili taşınıyor" haberlerinin doğruyu yansıtmadığını belirtti. Kılıçdaroğlu'nun hem il merkezinde, hem de il merkezine çok yakın olan ilçe merkezlerinde miting yaptığını vurgulayan Okay, "Önemli olan, hem kent merkezinde, hem ilçelerde doğrudan doğruya vatandaşla birebir temas kurmaktır. Ve mesajı doğrudan oraya aktarmaktır. Bugüne kadar 21 il merkezine gittik, bundan sonraki süreçte de bu çalışmalarımızı sürdüreceğiz" diye konuştu. Okay, gezilerin bu hafta Cuma gününden başlayarak Kahraman Maraş, Kilis, Trabzon, Rize, Artvin, Ardahan, Kars, Erzurum, Bayburt ve Gümüşhane'de süreceğini bildirdi.

Evetçi başkan tedbirli olarak disipline sevk edildi

Okay, Başbakan Erdoğan'ın "Referanduma Evet" mitinginde başında "Evet" şapkasıyla referandumda evet oyu vereceğini açıklayan CHP'li Bingöl Yedisu Belediye Başkanı Şerif Memioğlu'nun tedbirli olarak CHP Yüksek Disiplin Kurulu'na verildiğini belirtti. Okay, bir belediye başkanının nezaketen Başbakan'ı karşılamaya gitmesinin doğal bir durum olduğunu, Kılıçdaroğlu'nu da gittiği yerlerde bazı AKP'li ve MHP'li belediye başkanlarının karşıladığını ifade ederken "Sorun işin nezaket tarafında değildir. Ama CHP'li kimliğiyle kafasında evet külahıyla AKP'nin propaganda malzemesi olan bir belediye başkanı parti üyeliğiyle, sorumluluğuyla bağdaşmayan bir tavır içerisinde olduğu için tüzüğün çok açık hükmü uyarınca hakkında disiplin kuruluna sevk kararı verilmiştir. Bu üyelikle bağdaşmayan bir tutum ve davranıştır. Ve partinin doğrultusunda temel ilkelerine ve siyasal çalışmalarına, eylemlerine katkıda bulunmamaktır. Açıkçası CHP'nin Genel Başkanı'ndan en sade üyesine kadar tüm üyelerinin Anayasa referandum çalışmalarında hayır kampanyası yaptığı bir süreçte CHP'nin bir ilçe belediye başkanının aksine bir tavır koyması karşısında parti çok doğal ki bu refleksi gösterecektir" diye konuştu.
 

İç Hizmet Kanununa "parlamenter demokrasi" vurgusu

TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesi üzerinde yapılan çalışmalar hakkında MYK'nın bilgilendirildiğini aktaran Okay, bu maddenin ilk defa 1961 tarihinde gelmediğini, bu maddenin, 2771 sayılı 1935 tarihli yasanın 34. maddesinde yer aldığını kaydetti. İç Hizmet Kanunu'nun 1960 darbesi sonrası 211 sayılı yasa altında yeniden düzenlendiğini, 1961'de 35. maddenin yer aldığını belirten Okay, 1961 darbesi, 1971 muhtırası, 1980 darbesi ve 27 Nisan 2007 e-muhtırasında TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesine atıf bulunduğunu, bu maddenin, darbelere gerekçe gösterildiğini dile getirdi. CHP olarak değişiklik çalışmasını tamamladıklarını ve halen "Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır" şeklinde olan maddenin "Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti'ni parlamenter demokratik sistemin işlerliği çerçevesinde ve Anayasa'ya bağlı olarak korumaktır" şeklinde değiştirilmesi için TBMM Başkanlığı'na bir kanun teklifi sunacaklarını bildiren Okay, değişiklik konusunda partilerin görüşlerine açık olduklarını, önemli olanın, darbelere gerekçe gösterilen bu düzenlemenin TSK İç Hizmet Kanunu'ndan ayıklanması olduğunu belirtti.

 

Teklif en geç perşembe günü TBMM Başkanlığı'na sunulacak

Değişikliğin yürütme ve yürürlük maddeleriyle birlikte 3 maddelik bir değişiklik olacağını anlatan Okay, "Eğer AKP sözcülerinin çelişik anlatımlarına göre, parlamentoyu toplayacaklar mı toplamayacaklar mı belli olmadığı, 35. madde değişikliğiyle ilgili kafa karışıklıkları AKP sözcülerince giderilmiş olur ise parlamentoyu olağanüstü bir toplantıya çağırırlarsa bu konuda bu değişiklik en kısa süre içerisinde gerçekleşmiş olur ve hiçkimse de darbe edebiyatı üzerinden siyaset yapamaz, darbeciyi, darbeleri kendi siyasi malzemesi olmaktan kurtarır ve Türkiye'de daha ileri bir demokrasi ve daha fazla özgürlüğün önü açılmış olur" diye konuştu.

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Okay, bir soru üzerine değişikliğin gerekçesinin de yazılmasının ardından yarın veya Perşembe günü kanun teklifinin TBMM Başkanlığı'na verileceğini belirtti. Okay, doğru olanın, bu konunun bir Hükümet tasarısı olarak getirilmesi olduğunu ancak AKP'nin söylemde kalması dolayısıyla kendilerinin teklifi vereceklerini ifade etti.

Okay, bir soru üzerine darbenin fiili bir durum olduğunu, yasal dayanak olmasa da darbe yapılabileceğini dile getirerek "Yasadan bu darbelere ilişkin bölümler ayıklanması değil, kafalarda darbeci zihniyetin ayıklanması önemlidir" dedi.

 

"Swoboda muhattabımız değil"

Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkan Yardımcısı Hannes Swoboda'nın Anayasa değişikliğine destek veren açıklamaları ile CHP'ye yönelik sözlerinin anımsatılması üzerine Okay, Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkanı Martin Schulz'un eski Genel Başkan Deniz Baykal ile görüşmesinde Anayasa değişikliği konusunda CHP'nin endişelerini paylaştığını açıkladığını anımsatarak "Anlaşılan dezenformasyondan etkilenen ve görevi olmadığı halde AKP ile olası bir yakınlıktan kaynaklanan söylemiyle Avrupa Parlamentosu'nda bir parlamenter bunu söyledi diye medyada yer almaktadır. Burada iki kişi vardır; bir, Genişlemeden Sorumlu Başkan Yardımcısı Adrian Severin, bir de Sosyalist Grup Başkanı Martin Schulz. Bu Başkan Yardımcısı'nın bununla ilgili bir işlevi de yoktur" diye konuştu. Okay, Swoboda'nın, başından beri kendisini muhatap aldırmak istediğini ancak CHP'nin muhatabının Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkanı Martin Schulz ile Avrupa Parlamentosu Genişlemeden Sorumlu Başkan Yardımcısı Adrian Severin olduğunu vurguladı.