CHP'li Dursun Çiçek: AKP iktidarı yerine CHP-AKP iktidarı

"ŞU AN MİLLETVEKİLİ OLMAMIZI MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'E BORÇLUYUZ"

Milletvekili seçildikten sonra Anıtkabir'i neden ziyaret ettiğini açıklayan Çiçek, Atatürk'ten ilham aldığını ifade ederek "Çevremize baktığımızda Suriye, İran, Irak, Afganistan'a baktığımızda büyük Atartürk'ün ne kadar öngörülü ne kadar çağdaş bir lider olduğunu görüyoruz. 2009 yılında bir toplantıya katılmıştım. O toplantıda Norveçli bir profesör, iki tane lideri takdir etmişti. Bunlardan biri Afganistan lideri diğeri Mustafa Kemal Atatürk'tü. O şartlarda Afganistan daha zengin, daha iyi durumda. İç karışıklık yok. Türkiye ise karmakarışık. İşgal edilmiş. Bugün bakıyoruz; Türkiye, Ortadoğu'da bütün sorunlarımıza rağmen demokratik, laik, çağdaş bir devlet. Ama Afganistan'da ne devlet var ne insanlar mutlu. Sefillik içinde, açlık içinde. Bugünü, cumhuriyeti, şu an milletvekili olmamızı büyük ölçüde Mustafa Kemal Atatürk'e ve onun mücadele arkadaşlarına borçluyuz. Dolayısıyla her safhada, her olumlu adımda buraya gelmekten; onlardan ilham almaktan, onlara saygılarımı sunmaktan kendimi alamıyorum. Mutlu oluyorum" diye konuştu.

"DENİZ BEY'İN GÖREVİ HAKKIYLA YAPACAĞINA İNANIYORUZ"

CHP'nin Meclis Başkanı adayının Deniz Baykal olmasını nasıl değerlendirdiği sorusu için CHP'li Çiçek, Baykal'ın yılların tecrübesi olduğunu belirterek "Deniz Bey, siyasete yıllarını vermiş, devlet adamı kimliği ile bilinen bir siyasetçi. Meclis başkan vekili olarak da biliyorsunuz en yaşlı vekil olarak yemin törenini idare etti. Bu görevi hakkıyla yapacağına inanıyoruz. Yılların tecrübesi, özellikle Cumhurbaşkanı'nın yasal sınırlarına çekilmesi konusunda da büyük bir görev üstleneceğini, koalisyon konusunda da büyük bir görev üstleneceğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

"CUMHURBAŞKANI YASAL SINIRLARINA ÇEKİLECEKSE CHP'NİN ORTAK OLDUĞU HÜKÜMET YAPABİLİR"

Koalisyon tartışmalarına değinen Çiçek, CHP ve AKP koalisyonuna dikkat çekerek "Koalisyon konusunda şu anda iki alternatif kaldı. MHP'nin HDP destekli bir hükümete yanaşmaması nedeniyle AKP'siz bir koalisyon ihtimali kalmadı. AKP-MHP veya AKP-CHP koalisyonu gözüküyor. Biz seçmenimize AKP-CHP koalisyonunu anlatmakta zorlanıyoruz. Çünkü geçmişte yaşananlar var. Yolsuzluklar var. Kumpas davaları var. Bütün bu sıkıntıları yaşatan bir partiyle koalisyon kurmak, seçmenimizde rahatsızlık yaratıyor. Ancak şu var. Türkiye normalleşecekse, Türkiye geçmiş sıkıntılardan kurtulacaksa, seçim vaatlerimiz yerine gelecekse, barajlar kalkacaksa, siyaseten kapatılan dosyalar açılacaksa, Cumhurbaşkanı yasal sınırlarına çekilecekse bu görevi ancak Cumhuriyet Halk Partisi'nin ortak olduğu bir hükümet yapabilir. Bir sonraki seçimlerde devletin tüm imkanlarını kullanan bir AKP iktidarı yerine CHP-AKP iktidarında yapılan bir seçimin Türkiye için daha adil olacağını, daha iyi sonuçlar vereceğini düşünüyoruz. Hem muhalefet partileriyle hem koalisyon ortağı olduğumuz partilerle iyi ilişkiler kurarak Türkiye'nin sorunlarını çözebileceğimize inanıyorum. Çünkü en birikimli, demokrasiyi en özümsemiş parti, ön seçimle adaylarını belirlemiş parti, parti içinde demokrasiyi yaşatan parti Cumhuriyet Halk Partisi" şeklinde konuştu.

"ORAYI ADALET MÜZESİ YAPIP HAFIZALARI TAZE TUTMAK BOYNUMUZUN BORCU OLACAKTIR"

Milletvekili adayı olduğu bölgede yer alan Beşiktaş Adliyesi tarafından 5 kez yargılandığı dönemlerde Silivri Spor Kulübü'nde manevi işkence gördüğü anlatan Dursun Çiçek, spor kulübünün 'Adalet Müzesi' olmasını istediğini belirterek "Ben, Beşiktaş'ta 2'nci bölgeden aday oldum. Beni Beşiktaş, 5 kez tutukladı. Kumpas mahkemelerinin sembolü oldu orası. Çağlayan da 2'nci bölgede, dolayısıyla Çağlayan Adliyesi'nin de adalet dağıtan bir merkez olması için Türk tarihine geçmesini cani gönülden istiyoruz. Bu açıdan Beşiktaş Adliyesi bir üniversiteye devredildi. Ancak Silivri Spor Kulübü, manevi işkence gördüğümüz yıllarca yargılama adı altında tiyatronun oynandığı bize eziyet edilen salon duruyor. İnşallah orayı Adalet Müzesi yapıp o görüntülü kayıtları da ziyaretçilere izleterek bu karanlık dönemi milletimizin bir daha yaşamaması için hafızaları taze tutmak ve gerekli tedbirleri almak boynumuzun borcu olacaktır" açıklamasında bulundu.