Dağlarca iyileşiyor
Fazıl Hüsnü Dağlarca’yı hastalık falan durduramıyor, şiir yazmayı sürdürüyor. Bir ara çok ağırlaşan bu son hastalığında ise henüz şiir yazmasa da dünyayı, Türkiye’yi izlemeyi hiç bırakmış değil. Her gün Cumhuriyet gazetesini okutuyor, dikkatle dinliyor. Kafkasya’daki savaş ve Ergenekon davasından dolayı kaygılı. Bu işlerin sonu nereye varacak diye soruyor. Yakında bu konuda şiirler yazmaya başlarsa hiç şaşmam.
14 Ağustos Perşembe günü Acıbadem Hastanesi’nde görmeye gittiğimde bir önceki gidişime göre çok daha iyiydi. “Benimle ilgilendiğiniz için teşekkür ederim” dedi, İlhan Selçuk’un sağlığını, gazetenin ne kadar sattığını sordu. Sonra da Cumhuriyet’te çıkan yeni şiirlerini toplamamı istedi benden.
Yanından hiç ayrılmayan Ruşen Eşref Yılmaz’ın verdiği bilgiye göre, son incelemelerin (film, kan tahlili, tansiyon ölçümü, vb.) sonuçları çok iyi. Akciğerleri iyileşmiş, solunumu normal düzeye gelmiş; solunum desteği verilmesine gerek kalmamış. Ayrıca, birkaç gün içinde normal beslenmeye geçilecek ve yürüme alıştırmalarına başlanacakmış. Yalnızca diyaliz makinesine girmesi sürecek. Doktorları bir hafta daha denetim altında tutup sonra taburcu etmeyi düşünüyorlarmış.
Bu gidişimde, hastalığından beri ilk kez espri yaptığını, güldüğünü gördüm Dağlarca’nın. Hele solunum terapistine söylediği! Solunumunu açmak için sırtını tokatlayan terapiste -canını yaktığı için- “Sen Amerikalısın” diye takılıyor. Terapist “Ben Ankaralıyım” deyince de “Ankara artık Amerika oldu” diye yanıtı yapıştırıyor. Bu şakalaşma her gün yineleniyormuş.
Dağlarca’nın, yakın dostlarından Ruhan Ertop’a birkaç yıl önceki hastalığı sırasında yazdırdığı “hastalık ve hastane” konulu şiirlerinden birkaçını okurlarımıza sunuyoruz.
2003 OLAYI
Bir adam vardı ayağı büyük
Yurdunu yurt dışını çok sevdiğinden
Omuzları dimdik yükseliyordu
Dağları çok sevdiğinden
Yüzü çok çirkin değildi
Düşünmeyi çok sevdiğinden
Günlerce sakallı gezerdi
Doğayı sevdiğinden
Elleri yarı taş yarı yazı
Yapıları çok sevdiğinden
Çok yaşlıydı adam
Yaşamayı Tanrıca sevdiğinden
Bir gün sayrı düştü adam
İncelediler bütün sonuçlar olumlu
Bu ölümsüz biri dediler
Şiiri sevdiğinden
7.1.2003 Koşuyolu Hastanesi
SAYRI
Sayrılar evi durmuş bir saate benzer
Nereye baksanız gece yarısı
Yastık ıslanmıştır başınızı öbür yana\t\t\t\t çevirirsiniz
Daha gece yarısı
Tavan yaklaşır yaklaşır
Yaklaşan gece yarısı
Şaşarsınız bu karanlık nereye gidiyor
Bu gece yarısı
Sesler birbirini doğurmuş
En uzak ülkelerden gelmekte
Hepsinin içinde bunalırsınız gece yarısı
Sayrılar evi yalnızdır
İçinde binbir gece yarısı
Eliniz ayağınız uzamakta
Hepsi korkunç bir gece yarısı
Acınız büyüdükçe büyür
Bir göz olur gece yarısı
Artık iki kişisiniz
Birisi siz biri bakıştığınız gece yarısı
16.1.2003 Koşuyolu Hastanesi
En Çok Okunan Haberler
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Emekliye iyi haber yok!
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev