"Değişiklik yargı bağımsızlığını geriye götürür"

Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Coşar, Anayasa değişikliği paketinin yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını mevcut düzenlemeden daha geriye götürdüğünü ifade ederek, "Bu bağlamda da paket, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı düzenlemeleri kapsamaktadır" dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 01.04.2010 - 11:30

Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Coşar, Anayasa değişikliği paketinin yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını mevcut düzenlemeden daha geriye götürdüğünü ifade ederek, "Bu bağlamda da paket, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı düzenlemeleri kapsamaktadır" dedi.

Coşar, baro merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Ankara Barosu Yönetim Kurulu adına Anayasa değişikliği paketine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Coşar, açıklamasında hükümet tarafından hazırlanan Anayasa değişikliği paketinin, "hukuken bir yararı olmadığını" öne sürdü. Coşar, "Endişemiz odur ki, Anayasa değişikliği paketinde yer alan bu düzenlemeler gerçekleştiği takdirde, yargının denetleme ve dengeleme işlevi büyük ölçüde ortadan kalkacak, sistem yargı güvencesinden yoksun ve hukuk devleti sözde kalacaktır" dedi.
 

HSYK'nin mevcut yapısı siyasi etkiye açık

Coşar, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun mevcut yapısının siyasi etkiye açık olduğunu dile getirerek, "Beklenen ve gereksinim duyulan HSYK'nın gerek oluşumunun, gerekse işleyişinin her türlü siyasi, idari, ideolojik ve kültürel kaynaklı önyargı ve baskıdan arınması ve bunun için de kurulun bağımsızlığının ve tarafsızlığının tam olarak sağlanmasıdır. Pakette yer alan düzenleme, her ne kadar yüksek mahkeme yargıç ve savcıları dışındaki alanlardan kurula üye seçmeye olanak sağlaması bakımından temsilde çeşitliği sağlamakta, kooptasyon sistemini kısmen de olsa ortadan kaldırmakta ise de, Yüksek Kurul'un bağımsızlığı ve tarafsızlığı yönünden en büyük tehlike ve hatta tehdit olan siyasi, idari, ideolojik ve kültürel kaynaklı önyargı ve baskıdan arınmasını ve korunmasını sağlayacak içerikte değildir" diye konuştu.

Coşar, Cumhurbaşkanı'nın kurula doğrudan üye seçmesini de eleştirirken, "Adalet Bakanı ile müsteşarının kurul üyeliğini korumaları, dahası Adalet Bakanı'nın kurulun başkanı olması, kurul başkanı olarak yargıçlar ve savcılar hakkında soruşturma ve denetleme yapılmasına olur vermesi, kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığı ilkelerine açıkça aykırı ve hatta bu ilkeleri tehdit edici niteliktedir" değerlendirmesine bulundu.
 

Kuvvetler ayrılığına aykırı

Anayasa Mahkemesi'nin oluşumu ile ilgili olarak pakette yer alan düzenlemelere de değinen Coşar, değişikliğin mahkemenin, "bağımsızlığını ve tarafsızlığını sağlayacak nitelikte ve içerikte" olmadığını ileri sürdü. Coşar, "Bu bağlamda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin yasama tasarruflarını denetlemekle ve siyasi partilerin kapatılmasına karar vermekle görevli olan anılan mahkemeye, tasarrufları denetlenecek kurum olan TBMM tarafından üye seçilmesi, üstelik bu seçimin nitelikli çoğunluk yerine, salt çoğunluk ile yapılması kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırıdır" dedi.
 

Sistem yargı güvencesinden yoksun kalacak

Değişiklikle, "yasama, yürütme, yargı erkleri arasındaki dengenin, yargı erkinin aleyhine, yasama erkinin ve özellikle yürütme erkinin lehine" değiştirilmeye çalışıldığını öne süren Coşar,

"Bu suretle iktidar gücünün büyük ölçüde yürütme erkinin elinde toplanmasına neden olmakla, anayasacılığın ve hukuk devletinin özüne aykırıdır" şeklinde konuştu.

Siyasi partilerin kapatılması davasının açılması TBMM'nin iznine tabi tutulmasını da eleştiren Coşar, bunun kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı olduğunu dile getirdi.

Coşar, "Doğru olan, bu iznin Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nca verilmesi ve yasağın siyasi partiye değil kişilere konulmasıdır" dedi.

 

Referandum, Türkiye'yi gergin bir sürece götürür

"Göz önüne alınması gereken bir diğer önemli hususun, referandumun doğru bir tercih olup olmayacağıdır" diye konuşan Coşar, referandum tercihinin Türkiye'yi gergin bir sürece götüreceğinin ve kutuplaşmayı artıracağının dikkate alınması gerektiği uyarısında bulundu.

Coşar, "Vazgeçilmemesi durumunda ise, değişik maddelerin ayrı ayrı değil de hep birlikte oylanmasının halkın seçme hakkını kısıtlayacağının ve bunun da halkın doğru ve gerçek iradesinin ortaya çıkmasını engelleyeceğinin göz önüne alınarak, her bir maddenin ayrı ayrı oylanması yoluna gidilmesi gerekir" dedi.

Seçim barajının da düşürülmesi gerektiğinin altını çizen Coşar, "Bunun gerçek ve acil bir ihtiyaç olduğu hususu sadece bizim ve bizim gibi düşünenlerin değil, siyasi iktidarın anayasa değişikliği paketinde yer alan önerilerine referans aldığı Avrupa Konsey'ine bağlı Venedik Komisyonu'nun da görüşüdür. Kaldı ki, bunlar sadece ülkenin ihtiyacı olan değişiklikler değil, aynı zamanda demokratik vicdanın ve siyaset etiğinin gerektirdiği değişikliklerdir" görüşünü dile getirdi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler