Devlet İhmali mi? Çocuk İstismarı mı?
Çocuklar şikâyetçi olmuşlar. Biri: …Gardiyanlar bize bağırıp, plastik borularla “ilk giriş dayağı” attı, taciz ve tecavüz olayları sürekli oluyordu, duyduk. Diğeri: ...Siyasi suçtan geldiğimi öğrendiklerinde dört beş gardiyan, “Siz teröristsiniz” diyerek dövdü, müdür de copunu çıkardı. Bir diğeri: …Yargıç tarafından alaya alındık. Cezaevine dönüşte çoğu arkadaşımız askerler tarafından şiddet gördü.
Ne olursa olsun, olan hep çocuklara oluyor…
Pozantı Cezaevi’ndeki çocukların şikâyetleri, ne dün ne de bugün kabul edilebilir bir kıyım! Bu aşamada Adalet Bakanlığı’nın bir soruşturma başlattığını biliyoruz. Gerçek belirlenmeli, kıyımı gerçekleştirenler cezalandırılırken bir kez daha yaşanmaması için gerekli dersler çıkartılıp saptanan insancıl çareler yaşama geçirilmeli.
1990’lı yılların başlarına kadar çocuklar için özel tutukevleri yoktu; yetişkinlerle aynı çatı altında ayrı bir bölümde tutulurlardı. Çocuk mahkemelerinde görev yaptığım yıllarda aynı çatı altında başka bir bölümün de sakıncalı olabileceğini yazıp durdum; Çünkü, ceza infaz tarihimizdeki kara bir sayfayı, müfettişlikten yargıçlığa geçmiş bir meslektaşımın ağzından bizzat dinlemiştim: Bir tarihte yetişkin mahkûmlar, aralarındaki duvarı yıkarak ayrı bölümde tutulan çocuklara tecavüz etmişlerdi.
1990’lı yıllardan bugüne Çocuk Ceza İnfaz Kurumları’ndaki anlayış olumlu yönde gelişmeler gösterdi. STK’nin baskısı ile Türkiye’de çocuk daha görünür kılındı; bugün, işbaşındaki görevliler çocukları görmezden gelmelerinin faturasının ağır olacağının kısmen de olsa idraki içindeler. Çocuk Yargılamalarında Çocuk Tutukevleri kavramı kabul gördü; hızla Çocuk Tutukevleri kuruldu. Islahevleri de olabildiğince iyileştirildi. Ama yeterli mi? Asla.
İnşallah, yakın zamanda çocukların, kapalı yerlerde tutulmalarının da doğru olmadığı anlaşılacak ve başları yasayla derde girmiş çocuklarımız kapalı cezaevleri yerine yıllardır yazıp savunduğumuz; Yatılı Okul, İyileştirme Yurdu, Çıraklık Yurdu ve Atölyesi, İş Edindirme Yurdu, Terapi Yurdu gibi kurumlara gönderilecekledir.
Şikâyetçi çocukların suçlarının, terör örgütü propagandası yapmak, memura karşı direnmek, örgüt üyesi olmak, terör örgütü propagandası amacıyla araç yakmak olmuş olması gerçeklerin ortaya çıkarılmasına engel olmayacaktır. Çocuğun Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınan Yüksek Yararı ilkesi de bunu gerektirmektedir.
Ancak, bu çocukların bu suçları neden işledikleri veya nasıl işledikleri sorusu da madalyonun diğer yüzünü görmemize engel olmamalıdır; Uzun zamandır bölgede çocukların bu suçları işlemelerinin teşvik edildiği, böylece çocukların yetişkinler tarafından kullanıldığı yadsınmaz bir gerçektir.
Türkiye ne zamandır “taş” ya da “molotofkokteyli atan çocuk” sendromu yaşamakta; uzun zamandır çocuklar bölgede kullanılmakta. Bu teşviklerin, onların çocuk yaşta gelin ve damat edilmelerinden, eğitimsiz bırakılmalarından, cinsel istismara uğramalarından, aşsız, susuz, barksız bırakılmalarından, cinayete kurban edilmelerinden hiçbir farkı yok. Öte taraftan bu teşviklerin Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne aykırı düştüğü yönünde hiçbir görüş ve beyan da yok! Bu ne kadar yanlışsa bu suçlardan mahkûm edilen çocukların “başı yasayla derde girmiş çocuk”tan çok “korunmaya ihtiyacı olan çocuklar” olduklarını görmezden gelmek de bir o kadar yanlıştır.
Sonuç olarak; bedensel, zihinsel, ahlaki, sosyal ve duygusal gelişimleri ile kişisel güvenlikleri tehlikede olan ihmal veya istismar edilen korunma ihtiyacı olan çocuklar, bizim çocuklarımız; haklarında ceza uygulaması yerine bilimsel ve faydacı niteliğe sahip, toplumsal savunma öğelerinden olan güvenlik önlemlerinin uygulanmasının daha doğru olacağı çocuklar, bizim çocuklarımız…
Pozantı’da yaşananların devlet ihmali mi, çocuk istismarı mı olduğu, yapılan soruşturma sonucu açıkça anlaşılacaktır. Her ikisi de çok acı ve günahtır.
Umran Sölez TAN E. İstanbul Çocuk Mahkemeleri Yargıcı
En Çok Okunan Haberler
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı