Doğum izni süresinin artırılmasına ''şartlı'' destek

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) Başkanı Gülden Türktan, kadınların çocuk sahibi olmasının, iş hayatında dezavantajlı bir durum yaratmaması gerektiğini vurguladı.

Doğum öncesi ve sonrasındaki izinlerin farklı ülkelerdeki uygulamalarının araştırılmasının var olan hakların iyiye götürülmesi açısından olumlu bir gelişme olduğuna dikkati çeken Türktan, doğum izinlerinin uzamasının kadının aleyhine bir durum oluşturmaması gerektiğini vurguladı.
Daha fazla izin alan kadınların çalışma hayatından uzak kalacağına işaret eden Türktan, ''Bu durumda da 'kadın yerine erkeği seçeyim' denilmemesi lazım. Kuzey Avrupa ülkelerinde 'ebeveyn izni' çıkarıldı. Doğum izninin 6 aya çıkarılmasını destekliyoruz. Ama kadının doğum izni 6 aysa erkeğe de bu 6 ayın verilmesi gerekiyor. Biz bunun 'ebeveyn izni' olarak geçmesini öneriyoruz'' dedi.

Çocuk bakımının önemine değinen Türktan, şunları kaydetti:
''Sadece 6 ay izinde çocuk büyüyor iş bitiyor diye bir şey yok. Ondan sonra kadının iş hayatına dönmesi için çok önemli bir konu da kadının çocuğunu bırakabileceği, güvenilir, uluslararası düzeyde kabul edilmiş hijyeni, eğitim sistemi ve bilgilendirme sistemiyle çocuk bakım müessesesinin olması. Bunun için de kanun desteğine ve teşvike ihtiyaç var. Bu daha fazla kadın girişimciyi de beraberinde getirir. Çünkü birçok ülkede çocuk bakım müesseselerinin sahibi kadınlardır.''

''Doğum izinleri bir yıl olmalı''

Ankara Girişimci Kadınlar Derneği (AGİKAD) Başkanı İnsaf Kılıç da ülkedeki kadın istihdamında son yıllarda iyileşme yaşandığını ancak gelinen noktanın yeterli olmadığını belirterek, Avrupa'da kadın girişimcilerin eğitimle desteklendiğini ve ayrıca 5 yıl vergiden muaf tutulduğunu söyledi.

Kadının çalışma hayatının daha esnek olabilmesi gerektiğine dikkati çeken Kılıç, ''Doğum izinleri bir yıl olmalı. Çünkü bir çocuğun ilk yılını annesiyle geçirmesi, onunla paylaşımda bulunması çocuğun hem fiziksel hem de psikolojik gelişimi için çok önemli. Ne yazık ki bu konuda mevcut yasalar kadının aleyhine işlemektedir. Kadınların daha fazla istihdam edilmesinin önünü açan yasaların değişmesini destekliyoruz. Gerekli adımların atılmasında üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzu söylüyoruz'' dedi.

Yarı zamanlı çalışmanın, gereken sosyal güvencenin sağlanması halinde önemli bir uygulama olduğunu anlatan Kılıç, böyle bir çalışma sisteminin evde atıl kalan kadınların çalışma hayatına daha fazla katılmasını sağlayacağını kaydetti.

''Ücretsiz izin süresini uzatmak yerine çocuk bakımı sorunu çözülmeli''

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü ise kadınlar için esnek çalışma saatlerinin uygulanabilir olacağını düşünmediğini belirterek, ''Esnek çalışmayı sadece evde el işi üretimi veya çocuk bakımı, yaşlı bakımı sistemiyle yaparak bir insana esnek çalışma metotlarını getiremezsiniz. Esnek çalışma bütün kamusal alanlarda olacak ama bizim kamusal alanımız az özel sektörümüz çok. Özel sektöre bunu nasıl uygulatacaksınız? 6 ay sonra kadın dönüş yaptığında işini bulabilecek mi? Doğum izninin 6 aya çıkmasını destekliyoruz ama 1 yıllık ücretsiz izni onaylamıyoruz'' dedi.

Güllü, kadınların çocuk ve yaşlı bakım sorununun giderilmesinin, ücretsiz izin süresini artırmaktan daha doğru bir uygulama olacağına inandıklarını dile getirdi.
Esnek çalışma modelinin, iş yaşamında kadını geriye götürebileceğini savunan Güllü, şunları kaydetti:
''Biz toplumsal cinsiyet eşitliği algısının alanda yayılması gerektiğini düşünüyoruz, temel sorunumuz bu. Evde bakım yaptırıyoruz, kadınların sigortalarının yapılması gerekiyor. Yaşlı bakım merkezi ve kreşlerin her özel sektörde zorunlu olması gerekiyor. Böylece ücretsiz izine gerek kalmaz. Çünkü kadın 'bakıcıya para vereceğime kendim bakayım' diyor ve dolayısıyla ücretsiz izne ayrılıyor. İsteyen çalışmayabilir ama ekonomik gücü iyi olmayan çalışsın.''
''Kreş gibi uygulamalar konusunda özendirici çalışmalar oluşturulmalı''

Girişimci İş Kadınları ve Destekleme Derneği (ANGİKAD) Başkanı Devrim Erol, kadın istihdamı konusunda mevzuatta yapılan düzenlemelerin, uygulamaya geçmesinin önemine işaret etti.

Bu düzenlemelerin farklı açılardan ve tüm tarafların görüşlerine yer verilerek hazırlanmasının olumlu sonuç vereceğini belirten Erol, şunları kaydetti:
''Özellikle yarı zamanlı veya esnek çalışma, sadece kadınlar için olmamalı, mutlaka erkekleri de kapsamalı. Aksi taktirde kadının yönetim kadrolarında yer alması ve terfi ederek, yüksek ücretli işlerde görev alması konusunda olumsuz yaklaşımlar oluşabilir. Doğum izninin 6 aya çıkartılmasının yanı sıra bu 6 ayın sonunda ebeveynlerin çocuklarını bırakabilecekleri kreş için özendirici çalışmalar ve mevzuatların oluşturulması kadının çalışma hayatında var olabilmesi açısından son derece önemlidir.''