Dolar atağa geçti

TCMB ve Fed kararları öncesi dolar dün de 3.77 seviyesini görürken son bir haftada 6 kuruş yükseldi. Uzmanlar oynaklığın sürebileceğini belirtiyor.

Yayınlanma: 09.03.2017 - 20:51
Abone Ol google-news

Dolar/TL’de hem küresel hem de iç riskler nedeniyle yükseliş dün de sürdü. ABD’de önceki akşam açıklanan özel istihdam verisi, Fed’in gelecek hafta yapması beklenen faiz artırımını neredeyse kesinleştirirken dolarda küresel güçlenme hızlandı. Türkiye özelinde ise Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Çetinkaya’nın piyasada beklentileri karşılayamayan konuşmasının etkisi devam etti. Çetinkaya, konuşmasında faiz artırımına ilişkin herhangi bir sinyal vermemiş, bu da Fed’in faiz artırımına yeterli cevabı veremeyeceği endişesi doğurmuştu.

Bu endişelerle dolar/TL, dün de 3.77 ile 2 Şubat’tan bu yana en yüksek seviyeyi gördü. Kur önceki gün de 3.7310 seviyesini görmüştü. Dün ise güne 3.75 civarından başlayan dolar/TL, Merkez Bankası’nın yüzde 9.25 ile yaptığı BIST fonlamasını kısmasının ardından 3.74’ün altına kadar gerilese de bu seviyede kalıcı olamadı. Dolar/TL 3.77’ye kadar yükseldikten sonra serbest piyasada 3.7480’den günü tamamladı.

Yükselen enflasyon ve Fed’in faiz artırımı yapacak olması nedeniyle TCMB’den de üst bant ve geç likidite penceresi faizinde 100 baz puanlık bir faiz artırımı beklentisi bulunuyor. Ekonomistlere göre mevcut koşullar ek sıkılaştırmayı gerektiriyor. Bankacılar yaklaşan referanduma ilişkin belirsizliğin de siyasi risk algısını artırdığına dikkat çekiyor.

Baskı sürecek

Reuters’a konuşan bir bankacı, Merkez’in yaptığı sıkılaştırma ile fonlama maliyetini yüzde 10.70’e çekeceğini belirterek “Bu her ne kadar TL için olumlu olsa da ciddi bir değer kazancı beklemiyoruz, nitekim 3.74 seviyesini test eden kur tekrar 3.76 seviyesinin üzerine atak yaptı. Gelecek haftaki Fed toplantısı öncesi dolarda küresel değerlenme sürüyor. Gelişen ülke para birimleri genelinde de baskı var. Dolar etkisinin yanı sıra TCMB’nin Fed’in faiz artırımına yeterli bir cevap veremeyeceği endişesi genel olarak TL üzerinde baskı yaratıyor. Dolar/ TL de ilk hedef 3.7750 seviyesi görünüyor” dedi.

BGC Partners Başekonomisti Özgür Altuğ da kur oynaklığının devam edebileceğine dikkat çekerken “Mart-nisan-mayıs aylarında enflasyon belki daha da yükselecek. Şu anki sıkılaştırma belki de yatırımcı nezdinde çok yeterli gelmiyor olabilir” diye konuştu.

8 hafta sonra satış

Öte yandan yurtiçi yerleşiklerin kıymetli maden hesapları dahil yabancı para toplam mevduat ve fonları 3 Mart ile biten haftada 1.54 milyar azalışla 147.66 milyar dolara geriledi. Böylelikle sekiz haftanın ardından ilk kez döviz satışına gidilmiş oldu. Merkez Bankası verilerine göre 30 Aralık 2016’dan bu yana döviz mevduatı ve fonlarda artış 2.1 milyar dolar oldu. Borsada ise düşüş sürdü. Deutsche Bank, Türk bankaları için aşağı yönlü riskler olduğunu belirterek Akbank ve İş Bankası için tavsiyesini düşürdü. Böylece Deutsche analistlerinin alım tavsiyesi verdiği tek Türk bankası Garanti oldu.

Serbest bölgeye TL şartı geliyor

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, serbest bölgelerdeki şirketlerin uyguladıkları tüm ücretlere TL zorunluluğu getirileceğini açıkladı. Bakanlıkta gerçekleşen toplantı sonrasında Zeybekci, “Bizim serbest bölgelerimiz var. Buradaki ticaret hacmimiz 20 milyar doların üzerinde. Bir kararla serbest bölgelerdeki işletici şirketlerin uyguladıkları tüm ücretlere TL zorunluluğu getiriyoruz. İkincisi serbest bölgelerden Türkiye’ye, Türkiye’den de serbest bölgelere satışlarda bir döviz zorunluluğu vardı. Bu da Türkiye’de hiç gerek olmadan yaklaşık 6 milyar dolarlık bir döviz talebi yaratıyor. Kendi kendimize yaratıyoruz bunu. Bu da TL zorunluluğu haline getirilerek, bu talep piyasadan çekilmiş olacak” dedi. Zeybekci, söz konusu uygulamanın ne zaman devreye gireceğine ilişkin soruya, “Bu hafta sonu bitirmeye çalışıyoruz” karşılığını verdi.

Döviz borcu uyarısı

Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türk şirketlerinin dolar ve Avro cinsinden borç yüklerinin TL’de son dönemdeki değer kaybı nedeniyle arttığını ancak mevcut döviz rezervlerinin ve sermaye akışlarının kur baskısının etkilerini azalttığını söyledi.

Moody’s’in yatırımcı servisi 7 Mart tarihinde yayımladığı bilgi notunda, Türk lirasındaki değer kayıplarının finans dışı şirketler için negatif kredi unsuru olduğu belirtilmesine rağmen, “Derecelendirilen şirketlerinin çoğunluğu için döviz borcu yönetilebilir seviyede” değerlendirmesinde bulundu. Bilgi notunda, geçen yılın sonu itibarıyla Türkiye’nin yerel bankalarının finans dışı şirketlere verdiği kredilerin toplamda 149 milyar dolara ulaştığı belirtilirken, bu seviyenin 2010 yılında 74 milyar dolar olduğu hatırlatıldı.

Moody’s’in açıklamasında, “Döviz nakit bilançosu ve uzun vadeli ödeme profili derecelendirdiğimiz şirketlerin çoğunluğu için baskıyı azaltıyor. Ancak azımsanamayacak sayıda şirketin gelirleri ve sermaye akışları Türk lirası cinsinden, borçlarının çoğunluğu ise döviz cinsinden. Türk Lirası’ndaki değer kaybı şirketlerin son yıllarda kazandığı esnekliğin bir kısmının azalmasına neden oldu” ifadeleri kullanıldı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler