DSP'den partilere ve sivil toplum örgütlerine çağrı

DSP Genel Sekreteri Hasan Erçelebi, Samsun'da düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. AKP'nin sindirilmiş bir toplum yaratmak istediğini öne süren Erçelebi, iktidar ve anamuhalefet partisi mensuplarını açıklamalarıyla ''ülkeyi germekle'' ve kurumları yıpratmakla suçladı. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone'nin basın özgürlüğüyle ilgili açıklamalarına da değinen Erçelebi, şunları söyledi: ''Başbakan, Mısır'daki ayaklanan halkı görünce Mübarek'e akıl veriyordu, ''halkı dinle'' diyordu. Şimdi Amerikan Büyükelçisi, 'Türkiye'de basın özgürlüğü yoktur. Bunu yakından izliyoruz' deyince Başbakan'ın kendisi çıkıp cevap veremedi. Adamlarını gönderip açıklama yapıyor. 'Aman bizim içişlerimize karışma' diyor. İçişlerine karışmıyor, gördüğünü söylüyor. Çünkü sen, 'Türkiye dünyadaki en büyük 20 ekonomi içinde 16'ncı' diyorsun ama basın özgürlüğünde 138. sıradasın. Eğer bir ülkede basın özgürlüğü yoksa insanların, hepimizin haber alma özgürlüğü de yoktur.''

Erçelebi, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın bir açılışta, ''Bölünmüş yollarla sollamaları bitirdik, siyasette de solu bitirdik'' sözlerini anımsatarak, ''Bunlar bir bakanın ağzından çıkacak laflar değil. Solu bitirdik ne demek? 'Biz, çalışanı, emekçileri, alınteriyle eve ekmek götürenleri bitirdik' demek. Bu bir şeyin itirafıdır. Bu 'Torba' kanunun içinde gerçekten çalışanları bitirdiler. Bundan sonra memur sürgünleri yasal hale geldi'' diye konuştu. DSP olarak her zaman özgürlük mücadelesi verdiklerini ifade eden Erçelebi, ''12 Eylül'de eski Genel Başkanımız rahmetli Ecevit, 'Dışarıda tutsak olmaktansa içeride özgür olmayı eğlerim' dedi ve yazdıkları ve söylediklerinden içeri atıldı. Demokratik solcular büyük bir mücadele verdi ve bu mücadeleyi kazandı. Bugün de basın tutsaklarını özgürlüklerine kavuşturmak için elimizden gelen her şeyi yapmaya hazırız'' dedi.

DSP olarak, 12 Haziran'da yapılması planlanan genel seçimlere birkaç parti ile birlikte katılmaya hazırlandıklarını ifade eden Erçelebi, şöyle devam etti: ''Biz 12 Haziranda yapılacak seçimlerde Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünden yana olan, Atatürkçü düşüncede olan bütün partileri, sivil toplum örgütlerini DSP'nin çatısı altında seçime girmeye davet ediyoruz. Bu çalışmalarımız sürüyor. Sadece birkaç parti değil, parti sayısı çoğalabilecek, önümüzdeki günlerde kamuoyuna açıklayacağız. Bir anlamda, 'Türkiye için demokrasi, Türkiye için ulusal birlik, Türkiye'nin bölünmez bütünlüğü platformunu' kuracağız.''

Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay'ın seçime girmeleri konusunda ise Erçelebi, ''Özkan ve Balbay ile doğrudan değil ama kendileriyle dolaylı olarak temasımız oldu. Kendileri kabul ettikleri takdirde DSP, kendilerini istedikleri yerden, istedikleri sırada aday gösterecektir. Çünkü onlar birer basın çalışanıdır. Onların elinde kalem, dillerinde kelam vardır. Başka bir silahları yoktur. Onların bu tutsaklıklarını bir türlü kabullenemiyoruz'' ifadelerini kullandı.