Economist'ten Türkiye için ilginç değerlendirme
The Economist, Türkiye'nin de aralarında yer aldığı 17 yükselen ekonomi için yaptığı "Domino Teorisi" başlıklı risk değerlendirmesinde, "Hastalığın yayılma sırası kimde" sorusunu yöneltti ve "Duvar üstünde on yeşil şişe/bir yeşil şişe kazaren düşerse" diye başlayan İngiliz çocuk şarkısına atıfta bulundu.
İngiliz dergisi The Economist'in son sayısında Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 17 yükselen ekonomi için çok ilginç bir risk değerlendirmesi yer aldı. The Economist'te yayımlanan "Domino Teorisi" başlıklı analizde, "Hastalığın yayılma sırası kimde" sorusu yöneltildi.
Analizde, "Duvar üstünde on yeşil şişe/bir yeşil şişe kazaren düşerse (Ten green bottles sitting on the wall/And if one green bottle should accidentally fall)" diye başlayan İngiliz çocuk şarkısına atıfta bulundu.
Analizde, 2009'da cari açığın milli gelire, kısa vadeli borçların rezervlere ve kredilerin mevduata oranına ilişkin tahminlere dayanarak yapılan risk derecelendirmesinde Türkiye 17 ülke içinde 8'inci sırada yer aldı.
The Economist'in son sayısında yer alan değerlendirmede, söz konusu makro göstergelere ilişkin tahminlere göre sırasıyla Güney Afrika, Macaristan, Polonya, Güney Kore Meksika en riskli ülkeler olarak sıralandı. Bunları Meksika, Pakistan, Brezilya ve Türkiye izledi. Daha sonra Rusya, Arjantin, Venezuella, Endonezya, Tayland, Hindistan, Tayvan, Malezya geldi. Çin ise 17 ülke içinde riski en düşük ülke olarak son sırada yer aldı.
Türkiye için öngörüler
2009 için yapılan tahminlerde Türkiye'nin cari işlemler açığının gayri safi yurtiçi hasılasına oranı yüzde 2.3, kısa vadeli borçlarının rezervlerine oranı yüzde 70, banka kredilerinin mevduat hacmine oranı yüzde 83 olarak öngörüldü. Bu tahminlere göre Türkiye, risk sıralamasında 17 ülke içinde 8'inci oldu.
Dış sermaye kuraklığı yaşıyorlar
Analizde, merkezi ve doğu Avrupa ülkelerinin çoğunda yaşanan "yabancı sermaye kuraklığı" yüzünden kurlar, hisse senedi ve tahvil-bono fiyatlarının tepe takla olduğu, bu ülkelerden bir ya da daha fazlasının dış borçlarını çevirmede başarısız olacağı korkusunun oluştuğu anlatıldı.
Yükselen piyasa krizlerinin yatırımcıların bir ülkeden diğerine kaçması gibi kötü bir alışkanlığa sahip olduğu anlatılan analizde, bazı Orta Doğu ülkelerinin gerçekte zaten krizin içinde olduğu vurgulandı.
Sorun şirketler ve bankaların borç yükü
Birçok yükselen ekonomiden hangisinin en kırılgan olduğu sorusu yöneltilen analizde, geçmişte ekonomistlerin bu soruyu yanıtlamak için en çok hükümetlerin borç ödeme gücüne ve borç/GSYH oranına baktığını, bugün ise yükselen piyasalarda en büyük riskin hükümet borçlanmalarından değil, firmalar ve bankaların borçlarından kaynaklandığı ifade edildi.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Restoranlarda 'harcama limiti' uygulaması başladı