Ekrem İmamoğlu'ndan 'Kanal İstanbul' açıklaması: Mücadelemizi sürdürüyoruz
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’un doğasını tehdit eden birçok unsurun bulunduğunu ifade ederken, "kentte büyük bir tahribata yol açacak 'Kanal İstanbul' adındaki 'Beton Kanal'a karşı durmanın sorumlulukları olduğunu" söyledi.
İSKİ, “22 Mart Dünya Su Günü” etkinlikleri kapsamında, kentte öğrenim gören ortaokul ve lise öğrencilerine yönelik, ‘’iklim değişikliği ve su” temalı resim yarışması düzenledi. Jüri, yarışmaya katılan 90 eseri, sergilenmeye ve yayımlamaya değer buldu. Yarışmada derece alan ortaokul ve lise öğrencisi toplam 6 ressam adayı için ödül töreni gerçekleştirildi. Kağıthane’deki İSKİ Genel Müdürlüğü’nde düzenlenen törene, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu da katıldı.
MERMUTLU: “BİR HAMBURGER İÇİN 8 BİN LİTRE SU HARCIYORUZ”
Törende ilk konuşmayı yapan İSKİ Genel Müdürü Raif Mermutlu, yarışma düzenlemekteki amaçlarına, “Su kaynaklarımızı korumak, tasarrufun önemine vurgu yapmak, su kullanma bilinci konusunda farkındalık oluşturmak ve mevcut durumu gençlerin gözüyle değerlendirmektir” sözleriyle açıklık getirdi. Suyun bir medeniyet ve hayat kaynağı olduğuna vurgu yapan Mermutlu, bu durumun pandemi süreciyle daha da anlaşılır hale geldiğinin altını çizdi. “Suyun bir de ‘ayak izi’ var” diyen Mermutlu, şu ilginç bilgileri paylaştı:
“Su ayak izi, kısaca ifade etmek gerekirse, bir ürünün başlangıcından nihai ürün haline gelinceye kadar bütün üretim aşamasında kullanılan su miktarıdır. Giydiğimiz bir tişörtte, içtiğimiz bir çayda çok ciddi su tüketimi vardır. Gereksiz tükettiğimiz her şeyle, suyumuzu da çöpe atıyoruz. Örneğin gereksiz kullandığımız bir A4 kağıdı ile 10 litre suyu israf etmiş oluyoruz. 200 gram patates cipsi için 185 litre, bir hamburger için 8 bin litre su harcıyoruz. Yani suyu sadece kullanırken harcamıyoruz.”
İMAMOĞLU: “DÜNYANIN EN ÖNEMLİ SORUNU İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ”
Törende konuşan İmamoğlu, sözlerine, “Gerçekten yaratıcı ve hissedebilen gençlerimiz olduğunu görmek, hissettiklerini hayal edebilen ve onları kağıda, kaleme dökebilen, çizebilen gençlerimiz olduğunu görmek, bu duyarlılığı, bu içtenliği en derin bir şekilde bize aktarabilen gençleri görebilmek gerçekten çok kıymetliydi. Bu sürece emeği geçen bütün arkadaşlarımıza ve gençlerimize çok teşekkür ediyorum” sözleriyle başladı. Dünyanın en önemli sorunun iklim değişikliği olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Bunun en önemli sebebi, insanoğlunun doğaya, çevreye ve kaynaklarımıza verdiği zarar olarak sıralayabiliriz. Bu sürecin farkına varmamız ve hep beraber çözüm bulma zorunluluğumuz var. Bunu, hiç vakit kaybetmeden yapmamız lazım” dedi. İstanbul’un son 2 yılının kurak geçtiğine dikkat çeken İmamoğlu, “Yaşadığımız bu kuraklık tehlikesini, bir uyarı olarak almamız lazım. Ders çıkarıp, önümüze öyle bakmamız lazım” diye konuştu.
“BETON KANAL, TAHRİBATA NEDEN OLACAK”
“Artık İstanbul’da doğanın, çevrenin talan edilmemesi, heba edilmemesi ve korunması gerekiyor” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
“İstanbul’un doğasını tehdit eden birçok şey yaşanıyor. Sonuç olarak, bir ‘Beton Kanal’ ile İstanbul’un gerçekten büyük bir tahribata sebep olacak bir sürecinin başlangıcını yapanlara karşı da mücadelemizi sürdürüyoruz. Bu, İstanbul’un ‘mega proje’ kavramının da değişmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Nedir İstanbul’un mega projesi? İstanbul’un mega projesi, sağlıklı, yaşanabilir bir kent var edebilmek. İnsanların doğal çevreyle buluşabilmelerini sağlayabilmek. Çocuklarımızın ve gençlerimizin hayata umutla bakabildikleri bir şehir var edebilmektir esas mega proje. Bunun unsurlarını yerine getirmektir.”
“ZİHNİYET DEĞİŞİMİ VAR ETMELİYİZ”
Bunun uzun soluklu bir mücadele olacağının altını çizen İmamoğlu, “Önümüzde varsa bazı engeller, tehditler, önümüze dikilen ‘mega proje’ adı altında İstanbul’un geleceğini tehdit edecek unsurlar; bunlara akılla, bilimle, hukukla, kanunla karşı durmak da sorumluluğumuzdur. Belki de dışarıda şövalyelerde dizili olan resimlerde, o karşı duruşu beraber görebiliriz. Yani hem çocuklarımızın hem gençlerimizin o tehdidi, o korkuyu hissederek onları kaleme almaları, çizmeleri, bence bu tür tehditlere karşı hem bir karşı duruş hem de aslında ne kadar duyarlı bir nesille bir arada olduğumuza bir işaret. O bakımdan, büyük işler başarmalıyız. Bu manada, bir zihniyet değişimi var etmeliyiz. Gerçekten çocuklar ve gençler, bu konuda çok daha duyarlı geliyorlar. Onlara hazırlayacağımız iyi bir çevre, iyi bir ortam, geleceği daha teminat altına almış bir şehir ve ülke yapacaktır” ifadelerini kullandı.
DERECEYE GİREN ÖĞRENCİLERE ÖDÜLLERİNİ VERDİ
İSKİ’nin su ve suyun korunması konularında yoğun çalışma içinde olduğunu aktaran İmamoğlu, “Suyun hikayesi, çok kıymetli. Çünkü, yaşam olduğunu hepimiz biliyoruz” diye konuştu. “Suyun hayat olduğunu hatırlatmaya dönük bu etkinliğin kıymetinin farkındayım” diyen İmamoğlu, yarışmada dereceye giren ortaokul (Tuğba Madenci, Ceyda Bulutlu, Naz Peri İrem Kurt) ve lise öğrencilerine (Kübra Kutlu, Fikriye Berra Eser, Öykü Karabulut) hediyelerini ve ödüllerini verdi. Ortaokul birincisi Kurt ve lise birincisi Karabulut, yarışma dışı yaptıkları birer eserlerini İmamoğlu’na takdim etti. Öğrenciler, aileleri, öğretmenleri ve İSKİ yöneticileriyle toplu fotoğraf çektiren İmamoğlu, sergilenen eserleri, yaratıcılarıyla birlikte gezdi.
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı