Enerji fiyat artışında şampiyon olduk

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) enerji fiyatları endeksine göre Türkiye enerji fiyatları en çok artan ülke konumunda bulunuyor. OECD'nin 2000 yılı bazlı endeksine göre Türkiye, Ekim ayındaki elektrik ve doğal gaz zamları yansımamış fiyat düzeyine göre bile tüm OECD ülkelerini geride bıraktı.

Enerji fiyat artışında şampiyon olduk
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 11.10.2008 - 11:05

Türkiye, 2000’den bu yana yaşanan enerji fiyat artışlarına göre Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ülkeleri içinde açık farkla birinci oldu. OECD’nin 2000 yılı bazlı endeksine göre Türkiye, Ekim ayındaki elektrik ve doğal gaz zamları yansımamış fiyat düzeyine göre bile tüm OECD ülkelerini geride bıraktı. OECD’nin enerji fiyatlarının 2000 yılı düzeyini 100 kabul ederek hazırladığı endekse göre, Türkiye’nin endeks değeri kriz yılları olan 2001 ve 2002’de fırladı. 2001 yılında 192.2, 2002’de 279.9 olan endeks, sonraki yıllarda da artmaya devam etti. Böylece 2003’te 330.9’a, 2004’te 346.5’e, 2005’te 397.5’e ulaşan Türkiye’nin enerji fiyatları endeksi, 2006’da 442.2 ve 2007’de 470 olurken, 2008 yılında elektrik ve doğal gaza yapılan yüklü zamlarla kriz yıllarını aratacak düzeyde artışa sahne oldu. OECD verilerine göre Türkiye’nin enerji fiyatları endeksi Eylül 2008 itibariyle 603.8 değerine ulaştı.

 

2008 kriz yıllarını aratmadı

2002 yılından bu yana AKP Hükümeti’nin iktidar olduğu dönemde enerji fiyatları artışı yüzde 115.7’ye ulaştı. OECD ülkeleri toplamında ise 2002 yılında 104 olan endeks değeri Ağustos 2008’e gelindiğinde toplamda yüzde 77.4’lük artışla 184.4 değerine ulaştı. Bu gelişmeler sonucunda zaten 2001 kriziyle enerji fiyatları endeksi çalışmasında 30 ülke arasında enerji fiyatları tavan yapan ülke konumunda yer alan Türkiye, elektrik fiyatlarına zam yapılmayan 2005, 2006 ve 2007 yıllarında da sıralamada en pahalı ülke konumunu korudu. Bu yıl yaşanan fiyat artışlarıyla ise Türkiye’nin enerji fiyatları endeksi ile diğer OECD ülkelerinin enerji fiyatları endeksleri arasındaki makas iyice açıldı.

 

OECD'nin kat kat üstünde

OECD ülkeleri ortalama enerji fiyatları endeksiyle karşılaştırıldığında Türkiye’nin 2005 yılında OECD ülkeleri toplamından yüzde 196.3 üzerinde olan endeks değeri, 2006 yılında yüzde 202, 2007 yılında yüzde 208.78 daha yüksek bir değere sahip oldu. 2008 yılına gelindiğinde ise, Ağustos 2008 itibarıyla 184.42 olan OECD ortalama enerji fiyatları endeksine karşılık Türkiye’nin endeks değeri 596.54’e ulaştı. Türkiye’ye en yakın ülke konumundaki Slovakya’nın bile endeks değeri 223.53’te kaldı. Türkiye’de bu yılın sekiz aylık dönemindeki enerji fiyat artışı ise yüzde 27’yi buldu.

 

EMO: "Zamlar dünyadaki fiyat artışlarıyla açıklanamaz"

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), OECD’nin enerji fiyatları endeksini, zaten yüksek fiyatlar ödeyerek enerjiye ulaşabilen yurttaşların AKP iktidarı döneminde kriz yıllarını aratmayan yüksek zamlara maruz kaldıklarının göstergesi olarak değerlendirdi. EMO’dan yapılan açıklamada, “Bu zamlar, iddia edildiği gibi yalnızca dünyadaki enerji fiyat artışlarıyla açıklanamaz. Nitekim Türkiye’nin enerji fiyatları artışının OECD ülkelerinin oldukça üzerinde gerçekleşmesi de bunun açık göstergesidir” denildi. Bu nedenle Türkiye’nin müdahil olamadığı dış kaynaklı artışların dışında ülke içinde enerji alanında yaratılan kaosun dikkatle incelenmesi gerektiği vurgulanan açıklamada, şu görüşler dile getirildi: “Veriler özelleştirmeye dayalı piyasacı politikaların başarısızlığını bir kez daha kanıtlamaktadır. Hükümet bir an evvel enerji politikalarını masaya yatırarak, vatandaşa fatura kesme anlayışından uzaklaşmalı, sorunun gerçek kaynağı olan, egemenlerin çıkarına odaklanmış, kamu üzerinden bu kesimlere kaynak aktarmaya dayalı politikalardan vazgeçmelidir. Çözüm; siyasal etkilerden arındırılmış, yönetiminde toplumun tüm örgütlü kesimlerinin temsil edildiği, şeffaf ve denetime açık kamu örgütlenmesinden geçmektedir. Bu yapı ile ülkede yaşayanların bir kesiminin değil, tüm yurttaşların ortak çıkarı gözetilebilecektir. Yaşanan sorunların daha da derinleşmeden aşılabilmesinin tek çözümü budur. Bu çerçevede kaynak çeşitlendirmesi ile enerji alanında dışa bağımlılığı azaltarak, yerli ve yenilenebilir kaynakları değerlendirecek, planlama anlayışını esas alan kamunun acilen devreye girmesi gerekmektedir.”
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler