Erdoğan: Suriye ile birlikte arıyoruz
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hatay yakınlarında düşen uçakla ilgili Genelkurmay Başkanlığı'nın gerekli açıklamayı yaptığını ifade ederek, "Uçağımız 'düşürüldü' diyemiyorum çünkü kesin bilgiler elde olmadıktan sonra bunu söylemek mümkün değil" dedi. Erdoğan, Suriye'nin özür dilediği noktasında da kendisinde kesin bir bilgi olmadığını belirtti.
Meksika'daki G-20 ve Brezilya'daki BM Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı'na katılımının ardından yurda dönen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı basın toplantısında, yurtdışı gezisinde yaptığı temasları ve görüşülen konuları anlattı.
Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdoğan, TSK'nin Malatya'dan havalanan bir uçakla irtibatın kesildiğinin hatırlatılıp, uçağın Suriye tarafından düşürüldüğü iddiasının sorulması üzerine, "Genelkurmayımız gerekli açıklamayı yaptı. Uçağımızın kaybı, düşmesi konusunda, düşürüldüğü diyemiyorum çünkü bu noktada kesin bilgi elde olmadıktan sonra bunu söylemek mümkün değil, biraz sonra Resmi Konut'ta bir toplantımız olacak. Hem terörün değerlendirmesini hem bu konuyu görüşeceğiz. Hatay'ın güneyinde, aynı zamanda Lazkiye'nin karaya yakın 8 mil uzaklıkta böyle bir bölgede olduğu söyleniyor. Pilotlarla ilgili haber yok. 4 tane hücumbotumuz ve helikopterlerimiz ile Suriye'nin hücumbotları aramaları sürdürüyor. Bu arama tarama neticesinde ne bulgular elde edilecek göreceğiz. Çalışmalar netice alınıncaya kadar devam edecek. Detay bilgiler yapılacak toplantıdan sonra açıklanacak" diye konuştu. Erdoğan Türk pilotların Suriye tarafından rehin alındığı iddiasını, "Şu an bizim kaynaklarımızda böyle bir bilgi kesinlikle yok" diye yanıtladı. Erdoğan, Türk uçağının neden Suriye karasularında olduğu konusunda ise, "Orada mı, oradaysa neden orada henüz detay ve kesin bir bilgi yok. Yapacağımız toplantıdan sonra bunlar ortaya çıkar" ifadelerini kullandı.
Özür dilendi mi?
Konuya ilişkin Suriye'nin özür dilediği noktasında kendisinde kesin bir bilgi olmadığını söyleyen Başbakan Erdoğan, "Şimdi yapacağımız görüşmeden sonra gerçekten özür dilenmiş mi, dilenmişse niçin dilenmiş bunların hepsi ortaya çıkar. Çıktıktan sonra o net açıklamayı da biz toplantıdan sonra yapacağımız basın açıklamasıyla bildiririz" şeklinde konuştu.
"İzin alma gibi bir durumumuz söz konusu değil"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Özel'in Kandil'e girilmesi için hükümetin kararlılığı, ABD'nin razı olması ve kamuoyunun hazırlıklı olması gibi 3 şartın olduğunu söylediği yönünde haberler çıktığını hatırlatılması üzerine, "Ya silahı bırakacaklar ya silahı bırakacaklar. Kendilerine dünyada başka yerler buldularsa gidebilirler. Şu an Kandil'dekiler başka bir yerdeler. Farklı yerlere de gidebilirler. Ama biz arkadaşlar böyle bir şeye karar verdiğimiz anda, açık ve net söyleyeyim, çok da izin alma gibi bir durumumuz söz konusu değil. Çünkü bu ülke NATO üyesidir, ülkemize herhangi bir saldırı anında gerekli cevabı anında verir" dedi.
"Şu hususu vurgulamak isterim bizler gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomiler olarak aynı sistemin parçalarıyız" diyen Erdoğan, Rusya, Çin, Amerika Birleşik Devletleri ve Almanya devlet başkanları ve yetkilileri ile yaptığı görüşmelerin odağında Suriye ve Ortadoğu'daki gelişmelerin yer aldığını söyledi. Rio'daki toplantının adeta bir BM toplantısı olduğunu ifade eden Erdoğan, Brezilya'daki konferansın sonucunda çeşitli alanlarda alınan kararların önemine dikkat çekti.
"Tek çözüm teröristlerin silah bırakması"
Yurt dışındayken Dağlıca'dan gelen 8 şehit haberini ve iki polisle ve bir sivilin yaralandığı Diyarbakır olayının haberini aldıklarını ifade eden Erdoğan, terörle mücadelenin aynı kararlılıkla sürdürüleceğini kaydetti. terör sorunun tek çözüm noktasının terör örgütünün silah bırakması olduğunu, terör örgütü silah bırakmadığı sürece güvenlik güçlerinin operasyonları durdurmasının asla söz konusu olmayacağını vurgulayan Erdoğan, "Terör örgütünün siyasi uzantıların ifade ettiği silahın bırakılması, operasyonların durdurulması talebi dürüstse, yani bunlar kendi iradelerini onların iradesinin üstünde kullanabiliyorsa, böyle bir güçleri varsa o zaman silahların bırakılması mümkündür. Silah bırakıldığı anda zaten güvenlik güçlerimizin operasyon diye bir derdi yoktur. Güvenlik gücü operasyonu gerekli gördüğü yerde yapar. Gerekli olmadığı zaman zaten neden operasyon yapsın, dertsiz başını neden derde soksun. Güvenlik gücü güvenlik sağlamak için var. Ülkemizin her karesinde yaşayan tüm insanlarımıza güvenlik temini, refah ve huzur için var. Bu keyfi bir olay değildir. Huzurun sağlanması içindir. Silahlar bırakıldığı anda operasyonlar kesinlikle bitecektir, biter" diye konuştu.
"İzin alma gibi bir durum söz konusu değil"
Erdoğan, düşen uçakla ilgili olarak Suriye'nin özür dilediği haberlerinin sorulması üzerine de "Bende böyle kesin bir bilgi yok. Yapacağımız görüşmeden sonra bunların hepsi ortaya çıkar. Çıktıktan sonra o net açıklamayı bir basın açıklamasıyla bildiririz" diye konuştu. Erdoğan, bir gazetecinin kendisi yurtdışındayken Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Özel'in Kandil'e girmek için hükümetin kararlılığı, ABD'nin razı olması ve kamuoyunun hazırlıklı olması gibi 3 şartın olduğunu söylediği yönünde haberler çıktığını hatırlatarak bu konunun ABD Başkanı Obama ile yaptığı görüşmede masaya gelip gelmediğini sorması üzerine de şu açıklamayı yaptı:
"Yapacağımız toplantıda bu konuda yapılacakların ayrıntıları görüşülecek. Bu toplantının ardından Kandil'i de Türkiye'deki Kandili de konuşuruz, bu konuşmadan sonra da neler yapılabileceğini ifade ederiz. Şehitlerimiz oldu şehitlerimizin ardından Genelkurmay Başkanımız ve kuvvet komutanlarımız anında bölgeye gitti. Orada yapılan operasyonlarla 31 tane teröristi inlerinde yakalayıp gereğini yaptılar. Daha önce söylendiği gibi yapanın yanında kâr kalmayacak, bedelini mutlaka ödeyecekler. Yurtdışında da söyledim: 'Ya silahı bırakacaklar ya silahı bırakacaklar'. Kendilerine dünyada başka yerler buldularsa gidebilirler. Şu an Kandil'dekiler başka bir yerdeler. Farklı yerlere de gidebilirler. Bu konuda Kuzey Irak da bu tablodan rahatsız. Barzani de bu konudan rahatsız olduğu için açıklama yaptı. Ama biz arkadaşlar böyle bir şeye karar verdiğimiz anda, açık ve net söyleyeyim, çok da izin alma gibi bir durumumuz söz konusu değil. Çünkü bu ülke NATO üyesidir, ülkemize herhangi bir saldırı anında gerekli cevabı anında verir."
"Yurtdışı seyahatlerimiz ertelenemez "
Erdoğan, Dağlıca saldırısının yine kendisinin önemli dış temasları sırasında yaşandığının hatırlatılarak bu konuda değerlendirmesinin sorulması üzerine de "Bunlar size merakı mucip konular ama biz bu tip şeylere alıştık ya da alıştırıldık. Bizim görevimiz alınması gereken tedbirlerdir, atılması gereken adımlardır. Biz devlet yönetiyoruz. Bu tip şeyler olacak diye bizim hiçbir zaman yurtdışı seyahatlerimiz ertelenemez veya bunlarla bağlantılı olarak yürümez. Biz yürüdüğümüz anda kurulu bir sistemimiz vardır, o sistemde arkadaşlarımız o görevi yürütür. Güçlü devlet de budur zaten. Şu an böyle bir devlet vardır ve ananında da cevapları verilmiştir. Bundan sonra yurtdışına çıkışlarımızda böyle bir şey deneyeceklerse yine cevaplarını alırlar. Bizim temennimiz bu raddeye gelmeden bu iş bitirilsin. Çünkü ülkemin belli bölgelerinde bu rahatsızlık çok daha fazla ama genele baktığınızda da bu rahatsızlığı görmek mümkün. Çünkü şehitler değişik illerden, her yerden. Oralarda analar ağlatılıyor. Biz anaların bacıların ağlamasını istemediğimiz için söylüyoruz. Yeri geliyor, Hakkari'de bir Kürt kardeşimizin evladı da aynı şekilde şehit ediliyor. Yani Kürt Kürdü de vuruyor. Yani Türk'ü Kürde Kürdü Türk'e vurdurmak böyle bir şey yok. Bu iş şirazesinden çıkmış. Yapanlar hedeflerinin ne olduğunun farkında değiller. Bu hedef bu milleti huzursuz etmektir. Buna da bizler müsaade etmeyeceğiz" dedi.
İstanbul programı iptal
Rio'dan Türkiye saatiyle 02:15'de hareket eden Ana uçağı, Senegal'in başkenti Dakar'da yakıt ikmali yaptıktan sonra Tunus üzerinden, İtalya, Yunanistan rotasını izleyerek İstanbul'a yöneldi.
Başbakan ve heyeti için İstanbul Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde hazırlıklıklar yapıldı. Başbakanın her yurtdışı gezisinde dönüşte yaptığı gibi yapacağı basın toplantısı için canlı yayın araçları yerini aldı. Saat 17:30 sularında İstanbul'a inmesi planlanan uçak, Yunanistan hava sahasına girdiği saat 16:00 sularında rotasını Ankara'ya çevirdi.
En Çok Okunan Haberler
- İstanbul'da berber ücretlerine dev zam!
- 'Hukuki başvurular yapılacaktır'
- Kılıçdaroğlu’ndan videolu mesaj
- Özgür Özel, Erdoğan'a seslendi
- Anlattığı anlar ortaya çıktı!
- Kayak merkezinde korkunç anlar... 17’si ağır 30 yaralı!
- Erdoğan'dan Özel'in 'savaş ilanı' sözlerine yanıt
- Akaryakıt tankeri patladı!
- 'Daha sert adımlar atacağız'
- Kızılcık Şerbeti'nin 'Nilay'ı senaryoyu ifşa etti!